MHP Genel Başkan Yardımcısı ve eski Sağlık Bakanı Osman Durmuş, yolsuzluk operasyonunu yürüten polislere yönelik gözaltılar için "Eğer tutuklanan polisler, yaptıkları görevlerden dolayı suç işlemişlerse bu suçun emredicisi, yürütmenin başı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Siz bu millete zulüm ediyorsunuz." dedi.
Osman Durmuş gündemdeki gelişmelerle ilgili yaptığı açıklamada Başbakanlığı ele geçiren kişinin "Başkan da benim, başbakan da benim, yargı da benim, yürütme de benim, yasama da benim" dediğine işaret ederek, TBMM'ye doğru dürüst görev yaptırılmadığını söyledi.
Durmuş sözlerini şöyle sürdürdü: "Yürütme zaten ağzının içine bakıyor. On iki yıl beraber çalıştığı insanlara görev tevdi ettiği, savcısıyım dediği dava da, bir suç varsa başbakan bunun savcısı. Direkt muhatabı. Eğer tutuklanan polisler, yaptıkları görevlerden dolayı suç işlemişlerse bu suçun emredicisi yürütmenin başı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Dolayısıyla savcılarımızın, adliye mekanizmamızın, bugün içeri atılan polislerle ilgili ne fiil suç isnat ediyorlarsa, aynısını Recep Tayyip Erdoğan için de isnat etmeleri gerekir. İşlemleri yapacaksınız sonra bir yerlerden baskı göreceksiniz, ben yapmadım da bunlar yaptı deyip hedef göstereceksiniz. Ama siz yürütmenin başı olarak bu işin içindeydiniz. Bu sizi kurtarmaz. İster köşke çıkın, ister çıkmayın. Siz bu millete zulüm ediyorsunuz."
'BU MİLLETİN ARTIK KAVGAYA, HUZURSUZLUĞA İHTİYACI YOK'
Durmuş, "Dün ordu generallerini, milli, milliyetçi ve millici olanların hepsini içeri attınız. Amerika istedi diye. Emperyal güçler istedi diye. Bugün de uygulamalardan vatandaşın rahatsız olduğunu görünce, vay biz yapmadık da, Cemaat'in adamları yaptı deyip şimdi onları atıyorlar içeriye. Bundan ne bu dünyada ne öte dünyada Recep Tayyip Erdoğan kurtulamaz. Bu vebalse vebali de ödeyecek, suçsa suçu da ödeyecek. Bu milletin artık kavgaya, huzursuzluğa ihtiyacı yok. Hele hele Recep Tayyip Erdoğan gibi birinin köşke çıkmasına hiç ihtiyacı yok. Özellikle, Türk milleti huzur bulmak istiyorsa Recep Tayyip Erdoğan’ı unuttursun. Sandıkta unutsun." ifadelerini kullandı.
Polislere kelepçe takılmasını da değerlendiren Durmuş, "Reza Zarrab altın rüşvetini veren adam, küpleri dolduran adam. O onların hamisi. Ona nasıl kelepçe vursunlar. Polisler Türk milletinin polisleri. Gözleri var görmüyorlar, kulakları var işitmiyorlar, dilleri var, durmadan birilerine çamur atıyorlar." dedi.
'BUNA TEK KİŞİLİK BİR DİKDATÖRYA DENİR'
Başkanlık sistemi ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan eski Bakan Durmuş, şunları dile getirdi: "Başkanlık sistemi Latin Amerika’da uygulanıyor, hiçbir ülkede huzur yok, devamlı ihtilaller oluyor. Amerika'da uygulanan başkanlık sisteminde başkanlık lauselliği dokunulmaz değildi. Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanı vatana ihanet dışında yargılanamaz. Ama yüz kızartıcı suçlar ve hızsızlıklar varsa Amerika’da başkanlar yargılanır. Nitekim meşhur Nixon olayı var. Orada bir yolsuzluk nedeniyle aşağı aldılar indiler. Cumhurbaşkanlığı makamından indirdiler, yargıladılar. Oda giderayak yerine bir başkasını başkan seçti. Seçtiği başkan da onu affetti. Türkiye'de aynı mekanizma olur mu olmaz mı onu bilmem. İster köşke çıkın ister burada kalın bu hırsızlıkların hesabı sorulacak. Hırsızı takip eden polisi içeri atıyorsun. Düzenlemeyi yapan savcıyı içeri atıyorsun. Hakimi sürüyorsun. Buna adalet denmez, buna tek kişilik bir dikdatörya denir. Bu kişinin de psikolojisi buna uygun. Dolayısıyla Türkiye'deki saygın psikiyatrlara söylüyorum. Bu ruh halini bir yargılamalılar. Bu adam bir paranoyak mı, yoksa bir nöroz mu, bunun kararını versinler, Türk vatandaşına da duyursunlar. Vatandaş olarak köşke çıkaracağımız adamın zihnen berrak, fikren hür, aklen sağlıklı olması lazım. Bu üç niteliği taşıdığından emin değilim, ben bir hekimim biliyorsunuz."
CİHAN