Öymen, "Partimizin 1989
raporu 2008'deki parti programına da girmiştir. Dolayısıyla tüm partililerimiz o programa tabidir. Biz raporun arkasındayız, bunda kuşku yok." dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın,
Demokratik Açılım görüşmeleri sırasında
TBMM kürsüsünden göstererek
CHP'yi eleştirdiği 1989 Raporu yeniden gündemde. CHP Parti Meclisi Üyesi ve
Antalya Milletvekili Osman Kaptan'ın "Biz raporun dimdik arkasındayız" açıklamasının ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı
Onur Öymen de rapora sahip çıktı.
Partisinin Gürsu İlçe Başkanılğı'nın kongresine katılan Onur Öymen, kongre öncesi gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı. 1989 raporunun, partisinin geçerli saydığı bir rapor olduğunu anlatan Öymen, "Bu rapor 2008 yılında kabul ettiğimi yeni programımızda da
tescil edilmiştir. 2008 programımız partiyi bağlayan bir programdır. Bütün partililer bu programa bağlıdır. Bu bakımdan o rapordaki görüşlerimizden farklı bir görüşümüz yoktur. Bunu defalarca açıladık." diye konuştu.
Bir gazetecinin, "Peki buna rağmen hükümetin görüşme teklifini neden geri çevirdiniz?" yönündeki bir soruyu da cevaplandıran Öymen, görüşme teklifini kendilerinin hükümete götürdüklerini, ancak hükümetin bunu kabul etmediğini öne sürdü. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, şöyle devam etti:
"
Hükümetin teklifini geri çevirmedik, tam tersine görüşmeyi biz istedik. Genel başkanımız bir
mektup yazarak Başbakan'la görüşmek istedi, kendisini davet etti. Başbakan başka konularda olduğu gibi konuları farklı açılardan kamuoyuna getirdiği için görüşmenin kamerayla
kayıt altına alınmasını istedik. İlerleyen zamanlarda vatandaşlara konuşmaları aktarmak için görüşmeyi kayıt altına alma isteğimizi hükümet geri çevirmiştir. Mektupta 1989 raporu ve 2008 parti programının içeriği hakkında genel başkanımız Başbakan Erdoğan'a bilgi vermiştir. Biz Doğu Raporu'nun arkasındayız., bunda kuşku yok. Partimiz zaten 2008 programına bağlıdır. O rapor o programa grimiştir."
Hükümetin demokratik
açılımda yanlış yol izlediğini savunan Öymen, silahı bırakmamakta direnen
terör örgütüyle mücadele yerine müzakere yürütülüdğünü öne sürdü. Hükümetin bu tutumundan rahatsızlık duyduklarını dile getiren Öymen,
PKK'nın varlığını yok etmek için hükümetin yetersiz kaldığını söyledi. Öymen, şunları ifade etti:
"PKK varlığını
tasfiye etmek yerine müzakere edilmektedir.
Kuzey Irak ve ABD ile yapılan görüşmeler sonuç vermemiştir. Hükümetin elinde 7 yıldır sınırötesi harekat
yetkisi vardır. Sadece 7 gün bu yetkiyi kullandı, ABD Savunma Bakanı'nın açıklamasının ardından harekat sonuçlandırılmıştır. Yani
Türkiye merkezli bir
terör örgütü olsa, komşu ülkelere saldırsa dünyanın tehkisi ne olurdu. Ama maalesef Türkiye'nin çabaları cephaneliği merkezi
Kuzey Irak'ta bulunan terör örgütünü yoketmeye yetmemiştir. Bütün bunlar ABD ve Irak devletinin çözmesi gereken bir konudur. Hükümetin elinde halen meclisin verdiği yetki vardır. Terör sürdükçe
ekonomik ve sosyal tedbirleri hayata geçrimek mümkün olmayacaktır."
Öymen, ekonomik gelişmelerin de endişe verdiğini, hükümetin 'Dünyanın en büyük 17. ekonomisiyiz' açıklamasına rağmen, kişi başına düşen gelir itibariyle Türkiye'nin dünyada 50. sırada yeraldığını söyledi. (CİHAN)