Buna karşın 2 ayda tamamlandığı öğrenilen raporun
Marmaris Askerî Savcılığı'na gönderildiği ortaya çıktı. "Üzüntümüzden ne uyku uyuyabiliyoruz ne de yemek yiyebiliyoruz." diyen
baba Metin Deş,
askerî savcılığa sitem etti: "Madem sonuç 2 ayda çıktı, neden bu zamana kadar bize ulaştırılmadı? Oğlum gerçekten öldürüldü de bizden mi saklanıyor?"
Alınan bilgilere göre, 28
Şubat'ta
İzmir Adli Tıp Kurumu'na getirilen Deş için
kimya ve
biyoloji dairelerinde inceleme yapıldı. Sonuçlar da 6
Mayıs 2010'da Marmaris
Askerî Savcılığı'na gönderildi. Çocuklarının ölümünün
şüpheli olduğunu düşünen aileye ise olayın üzerinden bir yıl geçmesine rağmen
otopsi sonuçları ulaşmadı. Bu nedenle mağduriyet yaşadıklarını aktaran baba Metin Deş, "3-6 ay içinde elimize geçer dendi. Ama bir yıl geçti sonuç hâlâ bize gelmedi. Hem avukatımız hem de biz sonucu bekliyoruz." diye konuştu.
Taner Deş'in ölümü için askerî yetkililer 'kendisini asarak
intihar ettiğini' açıklamıştı. Ancak onunla aynı gemide bulunan asker arkadaşı, aileye ulaşarak, 5 sayfalık bir
mektup teslim etti. Mektupta 'gemide
alkol ve
sigara kaçakçılığı yapıldığı' iddia ediliyor ve Taner'in de komutanlara 'sizi ihbar edeceğim' dediği için öldürüldüğü savunuluyordu. Oğlunun öldürülmüş olabileceği düşüncesi baba Metin Deş'in bir yıldır yüreğini parçalıyor. "Ben oğlumun intihar ettiğine ihtimal vermiyorum." diyen baba, "Yeni bir otopsi yaptırmak istedim. Ancak ilk otopsi sonucu bize ulaşmadığı için yenisini yaptıramadım. Bir yıldır sonucu bekliyorum. Adli tıp kurumunun sonucu bize de göndermesini istiyorum." şeklinde konuştu.
SAVAŞ GEMİSİNDEN 5 BİN PAKET SİGARA İLE 300 ŞİŞE VİSKİ ÇIKMIŞTI
Emniyet müdürlüklerine gelen ihbarlar üzerine 2010 yılı Mayıs ayında İspanya'dan Erdek'e gelecek olan
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na ait Edremit isimli savaş gemisine
baskın düzenlenmişti. Askerî savcının gözetiminde yapılan aramada geminin cephanelik bölümünde 5 bin pakete yakın sigara ile 300
şişe viski koliler içine gizlenmiş olarak bulunmuştu. Sigaralar ve viskilere
savcılık tutanağı ile el konulurken, ihbarda adı geçen ve TSK personeli 3 kişiyle ilgili 'sigara kaçakçılığı' iddiasıyla adli
soruşturma başlatılmıştı.