Başbilen kaybolduktan üç gün sonra, 7
Ağustos 2006'da arabasında ölü bulunduğunda çantasında yer alan tank projesi de ortada yoktu.
Kuşkulu ölümleriyle gündeme gelen
Aselsan mühendislerinden
Hüseyin Başbilen'in
cinayete
kurban gitmiş olabileceği endişesi Başbilen'in üzerinde çalıştığı projeleri ve bunların akıbetini de gündeme getirdi.
Ankara Adli Tıp Heyeti'nin "
intihar" kanaatine
itiraz eden
aile Sincan Ağır
Ceza Mahkemesi'ne itiraz dilekçesi verdi. Dilekçeyle "
milli tank" projesinde
gönüllü çalışan Başbilen'in tanklarla ilgili sinyalizasyon ve sofistike elektrik konusunda geliştirdiği tekniklerle ilgili olarak 4 Ağustos 2006'da brifing vermeye hazırlandığı ortaya çıktı. Askeri uzmanların da bulunduğu bir
heyet tarafından dinlenecek olan Başbilen evinden son kez çıktı. Üç gün sonra yani 7 Ağustos'da boğazı ve sol bileği kesilmiş olarak bulunan Başbilen'in tank projesinin de kayıp olduğu öne sürüldü.
KANAS UZMANI
Aselsan'da özellikle
suikast silahı "kanas" üzerinde uzmanlaşan Başbilen, pekçok silahın geliştirilmesi projesinde görev aldı. Başbilen daha sonra tank üzerine çalıştı.
Milli Savunma Bakanlığı,
Şubat 2006'da bin adet "Yeni Nesil Tank Alımı
Projesi"nden vazgeçerek, "milli tank" projesine start verince Aselsan diğer firmalar gibi çalışmalara başladı. Başbilen de bu çalışmalarda gönüllü olarak yer aldı ve tanklarla ilgili sinyalizasyon ve sofistike elekrik aksam konusunda projeler geliştirdi.
PROJESİ HEP YANINDAYDI
Projesini tamamlayan Başbilen, 4 Ağustos 2006'daki brifing için hazırlanmaya başladı. O gün Başbilen'in yanı sıra pek çok mühendisin projesi askeri uzmanların da bulunduğu bir heyet tarafından dinlenecek ve incelenecekti. Projesini çantasına koyan Başbilen, 4 Ağustos günü sabah evden çıktı. Kendisinden bir daha haber alınamayan Başbilen, üç gün sonra arabasının içinde ölü bulundu. Hep yanında taşıdığı tank projesi ise ortada yoktu.
ALİ EYVAZ - YENİ ŞAFAK
'SİNYAL KIRICI' OLARAK ÇALIŞTI
Kayıtlara 'intihar ettiler' diye geçen üç mühendisin ortak özelliği branşlarının elektrik sistemi olması ve "sinyal kırıcılar" üzerinde çalışmış olmaları. Üç mühendis geçmişte Aselsan'ın uzun yıllar TAİ ile birlikte geliştirmeye çalıştığı F-16 uçaklarının dost-düşman ayrımı yapmasına olanak tanıyan şifre çözümlerinde görev aldılar.
Boş çantaya savcı el koydu
Ailesi Başbilen'in üzerinde çalıştığı projeyle ilgili kağıt tomarlarının ve proje müsvettelerinin yeraldığı çantanın boş olduğunu hem jandarmaya hem de savcıya söyledi. Mahkemeye verilen itiraz dilekçesinde de detaylı olarak bu proje çalışmasından bahsedildi.
Savcılığın boş çantayı diğer deliller arasında muhafaza ettiği belirtiliyor.
Başbilen'in arabasında kendi kullandığı sigara dışında iki sigara paketi çıktı. Paketlerin üzerinde
parmak izi olmasına karşın bu izlerin kime ait olduğu da tespit edilemedi.
Adli makamların Hüseyin Başbilen'in ölümüyle ilgili "intihar" tespitine ailesi Sincan
Ağır Ceza Mahkemesi verdiği dilekçeyle itiraz etti.
AİLENİN İTİRAZI
Dilekçede şu değerlendirmeye yer verildi. "Hüseyin Başbilen'in kaybolduğu gün önemli bir proje teslim etmesi söz konusudur. Bu önemli proje ile ilgili Aselsan'da brifing verecektir. Bu proje ile ilgili olan dosyalar kendisinin yanında bulundurduğu evrak çantasındadır." Bugüne kadar cinayet soruşturması açılmadığı için Hüseyin Başbilen'in üzerinde çalıştığı proje ve projelerle ilgili adli makamlarca herhangi bir araştırma da yapılamadı. Fakat
İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndaki 3 uzmanın "cinayet olabilir" görüşü nedeniyle Sincan
Ağır Ceza Mahkemesi'nin cinayet soruşturması başlatabileceği belirtiliyor. Cinayet şüphesinin artması üzerine Başbilen'in üzerinde çalıştığı projeler ve bunların akıbeti de mercek altına alınacak. Bunun için de çalıştığı kurum olan Aselsan'dan bilgi isteneceği belirtiliyor.