Meclis'te basın toplantısı düzenleyen Vural, terör örgütü PKK'nın kaçırdığı çocuklar konusunda hükümeti sert sözlerle eleştirdi. "Çocuklar kaçırılmış, analar ağlıyor. 2 gün boyunca yollar terör örgütü tarafından kapatılıyor." diyen Vural, Güneydoğu'da milletin devletini aradığını söyledi. "Devlet adeta PKK’dan ricacı hale gelmiştir." diyen Vural, "Doğu ve Güneydoğu'da iki şehir arasında yol 2 gün süreyle kapatılıyor, devletten ses yok. Ülkenin toprakları içinde terör örgütü, çocukları zorla dağa kaçırıyor. Çocuklar kaçırılıyor sen neredesin? Dağa gitmişler haberin yok senin. 'Analar ağlamasın' dediniz, Doğu ve Güneydoğu'yu PKK'ya teslim ettiniz, analar ağlıyor." diye konuştu.
AK Parti'nin iktidarını HDP ile paylaştığını belirten Vural, "Nasıl bir çözüm süreci, PKK çocukları dağa kaçırıyor. 'Örgüte katılımda yaş sınırı vardır' diyerek dalgasını geçiyor, bir ülkenin Başbakanı kendi vatandaşlarının çocuğunu PKK'dan kurtarmak için Doğu ve Güneydoğu'daki paralel yapıya yalvarıyor." ifadesini kullandı.
Terör örgütünün çocuk kaçırmalarıyla ilgili bir soruya Vural, "Siyasi amaçlı yapıyor. Aslında çocuk kaçıranın da yol kesenin de kaynağı aynıdır, aynı zihniyettir. Orası PKK terör örgütüne, paralel bir yapılanmaya terk edilmiştir. Sorunun özü aynıdır çünkü orada devlet otoritesi ortadan kaldırılmıştır. Başbakan, PKK terör örgütünün eylemlerine hoş görünmek amacıyla kınamak yerine HDP'yi göreve çağırıyor. PKK'yı aklamak amacıyla sadece çocuk kaçıranlarla ilgili kimseye bir söz söylemiyor, HDP'yi göreve çağırıyor. Çocuk kaçıranlara bir tek laf söylemiyor. Hem yolu kesenlere hem de çocuk kaçıranlara gıkı çıkmıyor. Gıkı çıkmayan bir Başbakan ile karşı karşıyayız." karşılığını verdi.
Fransa'da PKK'lı kadınların öldürülmesiyle ilgili ses kaydının doğru çıkması konusundaki bir soruya ise Vural, MİT'in konuya ilişkin açıklama yapması gerektiğini vurguladı. Çocuk kaçırmayla ilgili bir başka soru üzerine ise Vural, "Pis ve kirli bir oyun oynanmaktadır. Çocuklarımızı kaçıran, yolumuzu kesen onlar, ama bu kaçırmaya yaltaklık yapanlar yol verenler, sanki iyi bir iş yapıyormuş gibi toplumda umut balonları uçuruyorlar. Bu bir psikolojik harekattır. Bugün okulları da PKK'ya teslim etmek isteyen bir AK Parti hükümeti var Doğu ve Güneydoğu'da." şeklinde konuştu.
Başbakan'a hediye edilen maden işçilerinin olduğu tabloyla ilgili bir soruya Vural, aslında Başbakan'ın madencilerin ağlanacak haline güldüğünü belirterek, trajikomik olduğunu ifade etti. "301 madencinin hayatını kaybettiği bir yerde madencilere yapılan saygısızlıktır." diyen Vural, Soma'daki maden kazası sebebiyle verilmiş olmasının üzüntü verici olduğunu söyledi.
Gülümsemeli fotoğrafları gören madencilerin üzülmüş olacağını belirten Vural, "Başbakan gülüyor, Miraç gecesini yaşadık, 301 madencimize rahmet okuduk ama Başbakan gülüyor. Yersiz, zamansız bir fotoğraf alışverişi. Van depreminde de Yunus'un fotoğrafını da şov olsun diye kendine hediye etmişlerdi, sonra Yunus ne oldu? Bu acılar üzerinden böyle fotoğraflarla siyaset yapmak siyasi edebe yakışmaz. Madenci fotoğrafı alırken gülümsemek Başbakan'ın tıynetine uygun olabilir ama şehit olan 301 madencimizin ruhuna aykırı bir tutumdur. 20 Mayıs'taki grup toplantısında gençle gülüyorlar, Rabia işareti yapıyorlardı. Orada Soma yerine Rabia işareti yaparak gülümseyenler, bunu istismar aracı olarak kullanıldığını ortaya koyuyor." sözlerini kaydetti.
CİHAN