Al Jazeera'n'in haberine göre; sokak arasında bir kahvede konuşan Gençlik Federasyonu üyesi olduklarını belirten bir grup, 22 Mayıs'ta Uğur Kurt'un nasıl vurulduğunu, eli silahlı maskeli grupların kim olduklarını anlattı.

Olay günü İTO Ticaret Meslek Lisesi'nde Berkin Elvan ve Soma için adalet için boykot çalışması yaptıklarını belirten U.U., "Boykottan iki gün önce afişlerimizi indirmişlerdi. O okul polis için karakol gibi bir yerdir zaten. Geceleri polis bekler orada. Boykot günü okula doğru giderken polis önümüzü kesti, biz de mahalleye geri döndük. Zaten mahalleyi erken saatlerde ablukaya almışlardı. Polis bize ateş açtı" dedi.

Çatışma sırasında akrebin ön camından içeri molotof girdiğini söyleyen U.D.U., şöyle devam etti:

“Onun üzerine ateşi artırdılar. 20 elden fazla ateş edildi. 3 akrep vardı, her birinde 5 polis olsa 15 polis üzerimize tabancalarla ateş ediyordu. Uğur Kurt Cemevi’ne cenazeye gelmişti. Biz de Cemevi’nin sokağındaydık. Yani polis bize ateş ederken yanlışlıkla Uğur Kurt'u vurdu.”

Kurşunun Uğur Kurt'un kafasına isabet ettiğini gördüklerini, o ana tanık olduklarını vurgulayan U.D.U., “Direkt önümüzde düştü. Bu arada mahallede çatışma 1-2 saat daha sürdü. Sonra 14.30'da oturma eylemi başlattık. Cemevi'nin sokağında akşam 20.00'ye kadar oturma eylemimizi sürdürdük” dedi.

“Kimse bilerek, isteyerek birini öldürmek istemez. Polis eylemcileri kasıtlı olarak hedef alıp ateş eder mi” sorusuna cevap veren K.K., "Hayır. Polis üzerimize ateş açtı. Polis eylemcileri hedef olarak görüyor ve ateş ediyor. Eylemci de kendini savunmak için karşılık veriyor. Bu ülkede polisin kasti olarak ateş edip nasıl ceza almadan kurtulduğunu biliyoruz. Olayı bir şekilde meşru müdafaaya sokuyorlar. Buna daha önce çok tanık olduk. Bu olayda da işi meşru müdafaaya sokmaya çalışıyorlar" yanıtını verdi.

O gün üniversitede derste olduğunu söyleyen K.K. gelişmeleri sosyal medyadan takip ederek mahalleye (Okmeydanı) geldiğini anlattı. K.K., "Uğur Kurt vuruldu haberiyle bir grup arkadaşımla üniversiteden ayrıldık. Önce öldüğü sonra yaralı olduğu haberi geldi. Hastaneye Uğur Kurt'u sahiplenmeye gidiyorduk ama buna izin vermediler. Anadolu Parkı'nın yanında önümüzü kestiler. Yürüyüş yapmamıza izin vermediler. Sonra devlet müdahale etti" diye konuştu.

"CHP lideri Kılıçdaroğlu, grup toplantısında 'biz kutuplaşmadan yana değiliz. Yüzü maskeli kimse bunlar çıkarsınlar. Biz yüzü maskeli, elinde silah olan kişilere karşıyız. O kişiler acaba kim? Gezi olaylarında TOMA'ya molotof atan polisleri gördük. Evet eli silahlı maskeli bu kişiler kim? diye sormuştu. Bu sorunun cevabını görüştüğümüz gruptan B.K isimli kişi verdi: "Maskeliler Cephe milisleridir. Polismiş, MİT'çiymiş, herhangi bir apartmanın kapısını açın sorun bunlar polis mi diye gülerler. Sonuçta Kılıçdaroğlu'nun temsil ettiği parti de düzen partisi. AKP'den farklı değil. Bu düzen AKP-CHP onların düzeni. Kılıçdaroğlu da kendi düzenine tehdit oluşsun istemez. MHP de istemez. Şimdi kanlı bıçaklılar ama özünde hepsi aynı."

1 Mayıs'larda binlerce insanın maske taktığını belirten B.K., "Hem gazdan korunmak için, hem de 1 Mayıs'larda gösteriler sonrasında av başlar. Gözaltı terörü yaşanır. İnsanlar önlem amaçlı bu maskeleri takıyorlar. Kırmızı dünyada sosyalizmin rengidir" dedi.