ABD Başkanı Barack Hüseyin Obama, Tophane-i Amire'de üniversite öğrencileri ile biraraya geldi. Obama öğrencilerin iklim değişikliğinden, Türkiye'nin AB üyeliğine, Filistin-İsrail sorununa kadar değişik konulardaki sorularını yanıtladı. Obama sözlerinin başında öğle ezanı okunana kadar konuşmasını bitirmeyi planladığını açıklaması dikkat çekti. Obama, öğrencilere söz vermeden önce saatine bakarak, "Ezandan önce programı bitirmeyi umut ediyorum. Yarım saatimiz var" dedi. OBAMA'YA ZOR SORU Başkan Obama'ya, Başbakan Erdoğan'ın Davos'taki "One minute" tepkisiyle ilgili olarak ne düşündüğü soruldu. Konuk Başkan, "Sonuçta ben orada değildim. Ancak ortak bir barışı sağlamak mümkün. Bunu da ancak iki devletle sağlanabileceğine inanıyorum. Her iki tarafın da uzlaşması gerekiyor. Bunun içinde siyasi irade şart. Bunun için Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye'nin bu konuda insanlara ne yapacaklarını söylemesi tabiki mümkün değil ama cesaretlendirmesi mümkün. İyi bir dost olmak mümkün" ifadesini kullandı. Barack Obama Türkiye'deki son programında öğrencilerle buluştu. Tophane-i Amire'de üniversite öğrencilerine hitap eden Obama önemli ve net mesajlar verdi. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ni üye olması gerektiğni söyleyen Obama, Ortadoğu'daki sorunun ise Filistin'in ayrı bir devlet kurması ile çözülebileceğine vurgu yaptı. İklim değişikliği için önemli adımlar atacakları mesajı veren Obama, Türkiye'nin toprak bütünlüğünün korunmasının önemine dikkat çekti, Kürt vatandaşların ise eşit haklara sahip olması gerektiğini dile getirdi. Türkiye'ye ilk ziyaretini yaptığını anck bunun güzel mekanları görmek için olmadığını söyleyen Barack Obama, "Türkiye ile ortaklığımızı yinelemek için geldim. Türkiye'nin demokrasisine saygımdan, bölgede ve dünyada çok kritik bir rol oynadığına inandığım için geldim. Müslüman dünyasıyla karşılıklı saygıyı yeniden inşa etmek için geldim." dedi. ABD ve Türkiye arasındaki dostluğun 150 yıllık geçmişe dayandığını, iki ülkenin 50 yıldır müttefik olduğunu ve derin bağları bulunduğunu belirten Obama, "Geçmiş yıllarda zorluklar olduğunu biliyorum. Bazı spesifik politik farklılıklar oldu. Ortak çıkarlarımız olduğunu zaman zaman unuttuk. Dostluğumuzu unutmamız gerekiyor." şeklinde konuştu. İki gün boyunca Gül ve Erdoğan ile çok olumlu görüşmeler yaptığını anlatan Barack Obama, "ABD ve müslüman dünyası arasında diyalogu geliştirmek istiyoruz. Gençlere barışçıl müreffeh bir gelecek bırakmak istiyoruz. Açık, dürüst, karşılıklı saygı ile diyalogun olacağına inanıyorum. Temaslarımda yeni bir döneme dikkat çekiyorum. İnsanlar ve ülkeler arasında duvar öremeyiz. Birbimizi dikkatlice dinlemeliyiz. Birbirimize saygı duymamız gerekir. Fikir birliği olmadığı zamanlarda bile saygı duymalıyız. Daha müreffeh bir dünya için çalışmalıyız. Daha fazla çocuğa eğitim verebilmek için neler yapaliliriz? Sağlık hizmetlerini nasıl heryere götürebiliriz? Nasıl yeni istihdam alanları oluşturabiliriz? Bizim gerçek sınavlarımız bunlar." ifadelerini kullandı. Obama yaptığı kısa konuşmanın ardından gençlere dönerek bir kaç soru kabul etmek istediğini söyledi. Salondakilerin çoğu elini kaldırınca Obama, "Ezandan önce programı bitirmeyi planlıyorum. Yaklaşık yarım saatimizi var." dedi. İLK SORU KYOTO Bilgi Üniversitesi'nden bir öğrenci iklim konusu ile ilgili bir soru sordu. Öğrencinin, "Yurtta sulh cihanda sulh ifadesini kullandınız. Barış tabiatta olmalı bence. ABD ne zaman Kyoto'yu imzalayacak?" şeklindeki sorusuna Obama, "Çok iyi bir soru." şeklinde karşılık verdi. ABD Başkanı şöyle devam etti: "Bildiğiniz gibi, bir çoğunuzun bildiği gibi iklim değişikliği yaşanıyor. Çok yakın bir gelecekte bunun önüne geçmek için adım atmazsak okyanusların yükseleceği belirtiliyor. Değişin hava koşulları aşırı sonuçlar doğurabilir. İnsan medeniyetine büyük darbe vurabilir. ABD Koyoto Protokolü'nü imzalamama kararı verdi. Çin ve bir kaç ülke bunu yaptı. Ben bunun hatalı olduğunu düşünüyorum. ABD en büyük karbon üretecisi konumunda. Çin de aynı şekilde. Yakın bir gelecekte Kopenhag'ta uluslarası bir anlaşma imzalanacak. ABD'nin Kyoto'yu imzalaması artık önemli değil çünkü anlaşma bitmek üzere." TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİĞİ KONUSUNDA Bir başka öğrenci ise Obama'ya, "Türkiye'nin AB'ye üye olması gerektiğni söylediniz. Sizden sonra Sarkozy'nin açıklamaları oldu. Bu konunun AB'nin iç meselesi olduğuna dair." şeklindeki açıklamaları hatırlattı. Obama, "Doğrudur. ABD, AB üyesi değildir. Dolayısıyla bu bizim kararımız da değil. Bu benim fikir sahibi olmamı önlemiyor. Avrupalılar da ABD'nin politikaları konusunda fikir sahibi oldu ve bunu dile getirmekten kaçınmadılar. Bun dile getirerek yanlış yaptığımı düşünmedim. Türkiye'nin AB'ye katılımın doğru bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum. Türkiye NATO üyesi olabiliyorsa, askerlerini müttefikilerini korumak için gönderebiliyorsa, askerler hayatlarını tehlikeye atabiliyorsa Türkiye AB'ye niye giremesin? Neden seyahat dolaşımı özgürlüğü olmasın? Böyle düşünüyorum. Başkan Sarkozy iyi bir dost ve müttefik ama dostlar bazen fikir ayrılığına düşebilir. Ümit ediyorum zaman geçtikçe bu sonuç gerçekleşecektir. Sarkozy'nin bu konudaki muhafetinin Ermeni sorunu ile ilgili olduğunu düşünmüyorum." ifadelerini kullandı. TÜRKİYE'NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ Bir başka öğrenci de ABD'de başkanlık makamndaki isimlerin değişmesi ile politikaların değişmeyeceği kanaatinin insanlarda hakim olduğunu belirterek, "Siz ve Bush arasındaki farklar nedir? Kuzey Irak'ta bir Kürt devletine izin verir misiniz?" gibi iki ayrı soru sordu. Obama ilk olarak Kürt devleti ile ilgili soruyu yanıtladı ve şunları söyledi: "Biz çok netiz. Çok açığız. Türkiye'nin toprak bütünlüğü ile ilgili. Türkiye bizim müttefikimiz. NATO üyelerinin de bir görevi müttefiklerinin toprak bütünlüğünü korumaktır. Türkiye'nin parçalanarak bölünmesine yönelik herhangi bir şeye karşı oluruz, olmaya da devam edeceğiz. Türkiye'deki Kürt azınlığın bu toplumda özgür bırakılmasını, eşit fırsatlara erişebilmesini isteriz." Barack Obama, eski Başkan Bush ile farklı olduklarını da söyledi. Obama, "Ben farklı bir sima olsam da politikaların Bush'tan farklı olmayacağı söyleniyor. Bu zamanla ortaya çıkacaktır. Mesela Irak konusunda. Ben Irak'taki savaşa karşı çıktım. Kötü bir fikir olduğunu düşünüyorum. Oradan askerlerimizi çekeceğiz. Ama bunu dikkatlice yapmalıyız. İklim değişikliğine Bush'tan daha fazla önem veriyorum.Politikalar zamanla farklı sonuç verecektir. El-Kaide' class='textetiket' title='El Kaide haberleri'>El Kaide meselesine gelince. Masum insanların havaya uçurulmasını hiçbir şekilde kabul edemem. Buna sabrım olamaz. El Kaide tehtidini yok etmek için ne gerekiyorsa yapılmalı. Sadece askeri yöntemler değil farklı yöntemler de kullanılobilir. Eğitim gibi." ifadelerini kullandı. FİLİSTİN DEVLETİ KURULMALI Başbakan Erdoğan'ın Davos'taki çıkışının hatırlatılması üzerine obama Ortadoğu sorununa da değindi. "Başbakanınıza çok büyük saygı duyuyorum." diyen Barack Obama, "İnanıyorum ki barış Ortadoğu'da mümkündür. İki devletli çözüm olacağını düşünüyorum. Filistin ve İsrail devleti. Bunun için iki tarafın da uzlaşacağını zannediyorum. Siyasi irade ve cesaret gerekiyor. ABD ve Türkiye'nin rolü insanların ne yaptığını söylemek değil cesaretlendirmektir. İnanmak zorundayım. Filistinli annelerin ve İsrailli anneleri çocukları için aynı şeyi istediğine. Anneler çocuklarının şiddete maruz kalmasını istemiyor. Otobüsü binenen çocuklarının patlatılmasını istemezler. Bir gün anneleri görev başına getirsek bazı şeylerin çözüleceğini sanıyorum." şeklinde konuştu.