Eski
Genelkurmay Başkanı,
emekli orgeneral
Hilmi Özkök,
Ergenekon soruşturmasını yürüten iki savcıya
İzmir'de ifade verdi. Soruşturma savcıları
Zekeriya Öz ve
Fikret Seçen ile İzmir Adliyesi'nde bir araya gelen Özkök, 8 saat boyunca soruları yanıtladı. "Tanık" sıfatıyla savcılara ifade veren Özkök,
Milliyet'in konuya ilişkin sorularına, "yorum yok" yanıtını verdi. Özkök, bir süre önce yine Milliyet'e yaptığı açıklamada, "Hukuk çağırırsa icabet etmek gerekir diye düşünürüm. Sanık veya
tanık olarak
mahkeme çağırırsa 'gitmem' denilemez" demişti.
Savcı önce Bursa’ya gitti
Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı
Zekeriya Öz, geçtiğimiz hafta irtibat kurduğu Özkök’le, ikamet ettiği İzmir’de hafta sonunda
buluşmak üzere randevulaştı. Öz'ün, İstanbul'dan ayrılışının dikkat çekmemesi amacıyla eşi ve çocukları ile birlikte önce Bursa'daki
ailesini ziyaret ettiği öne sürüldü. Bu sırada Ergenekon soruşturmasında görevli diğer
Cumhuriyet Savcısı Seçen de İstanbul'dan ayrılarak İzmir'e gitti.
Özel oda tahsis edildi
Aile ziyaretini tamamlayan Öz, makam aracıyla İzmir'e geçti. İzmir'de Seçen ile buluşan Öz, cuma sabahı
erken saatlerde İzmir Adliyesi'nde Özkök ile bir araya geldi. Çok gizli olarak gerçekleşen buluşma için İzmir adliyesi'nde 2 savcı ve Özkök'ün kullanması amacıyla özel bir oda tahsis edildi.
Sabah 10.00 sıralarında İzmir Adliyesi'ne gelen Özkök savcılarla buluştu.
8 saat sürdü
Öz ve Seçen, Özkök'ün "tanık sıfatıyla", 8 saat süreyle ifadesini aldı. Savcıların, özellikle,
ikinci Ergenekon iddianamesinin temelini oluşturan "
darbe" iddialarına yoğunlaştığı öğrenildi. Özkök'ün de o dönem yaşanan süreç ve iddialar hakkında bilgi verdiği kaydedildi.
‘Yorum yok’
Milliyet'in sorularını yanıtlayan Özkök, "yorum yok" demekle yetindi.
Ergenekon savcılarının hazırladığı ve "darbe iddiaları" ağırlıklı ikinci iddianemede, dönemin
Genelkurmay Başkanı Özkök'ün, iddia edilen darbe girişimlerine dönük olumsuz yaklaşımına ilişkin bölümler yer almıştı.
‘İfade veririm’ demişti
Ergekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan
Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay'a ait olduğu öne sürülen günlüklerde de dönemin komutanlarıyla yapılmış sohbetler yer almış, darbe hazırlığı ile ilgili olduğu öne sürülen konuşmalarda, hükümet ve dönemin Genelkurmay Başkanı Özkök aleyhine ifadeler olduğu ortaya çıkmıştı. Özkök,
Milliyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Fikret Bila'ya 18 Mart'ta yaptığı ve büyük yankı uyandıran açıklamalarında, "Günlüklerdeki iddiaları nasıl değerlendiriyorsunuz? Komutanların ve gazetecilerin sizinle ilgili değerlendirmeleri var" sorusuna, "Arkadaşlarımdan bana karşı böyle değerlendirmeler ve hareketler beklemem" demişti. Özkök, "Mahkeme talep ederse ifade vermeye gider misiniz" sorusunu ise şöyle yanıtlamıştı:
"Ben faydalılık prensibine göre hareket ederim. Hukuka bir faydası olacaksa diye bakarım. Hukuka saygı duyarım. Hukuk çağırırsa o zaman icabet etmek gerekir diye düşünürüm. Sanık veya tanık olarak mahkeme çağırırsa herhalde 'gitmem' denilemez. Tabii avukatlarıma ve Genelkurmay'ın hukukçularına danışırım. Çünkü o zaman Genelkurmay Başkanı'ydım. Sanık veya tanık olarak farketmez."
‘Var da demem yok da demem’
Özkök, Milliyet'e 9 Temmuz 2008'de yaptığı açıklamada da, eski
Deniz Kuvvetleri Komutanı, emekli Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu öne sürülen darbe günlükleri konusunda, "Darbe girişimi var da demem, yok da demem" diye konuşmuştu. Balbay'a ait olduğu öne sürülen günlüklerde adı geçenlerden biri olan eski Genelkurmay Başkanı emekli
Orgeneral Yaşar Büyükanıt da Milliyet'e; "Mahkeme çağırırsa 'gitmem' deme lüksü yok. Hukuk çağırırsa giderim, doğru neyse onu söylerim" demişti.
TOLGA ŞARDAN - MİLLİYET