'Dikkat Misyonerler Geliyor' kitabının yazarı gazeteci
Dr. Adnan Odabaş, din tebliği adına
ülkeyi gezip
misyonerlik faaliyetinde bulunan
Hristiyanların
2020' yılında Türk nüfusunun yüzde 10'unu Hristiyanlaştırma Projesi olduğunu iddia etti.
Odabaş, bu kapsamda misyonerlerin
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)'ya sızabileceklerini savundu. Bu durumun milli birlik ve bütünlük açısından büyük bir
tehlike olacağına işaret eden Dr. Adnan Odabaş, gizliden misyonerlik faaliyeti yapan bazı
sivil toplum örgütlerinin de Vakıflar Kanunu'nun değiştirilmesiyle Hristiyan mülklerini almaya çalıştıklarını söyledi. Dr. Odabaş, söz konusu vakıfların bugüne kadar ülke genelinde
Yalova ili büyüklüğünde mülk edindiklerine dikkat çekti.
Gazeteci-
Yazar Dr. Adnan Odabaş, Ondokuz
Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nde 'Türkiye'de Misyonerlik Hareketleri' konulu bir konferans verdi. Öğretim üyeleri ile öğrencilerin büyük ilgi gösterdiği konferansta misyonerlerin din özgürlüğü adına yürütülen çalışmaları, anlatan Dr. Odabaş, bunları gazetesinde haber yapması sebebiyle birçok kez sözlü ve fiili saldırıya uğradığını söyledi. Misyonerlerin asıl amaçlarının ülkeyi bölmek olduğunu iddia eden Dr. Adnan Odabaş, bu yüzden yürüttüğü mMücadeleye devam edeceğinin altını çizdi. Dr. Odabaş, "Amaçları masum din tebliği değil, din ve vicdan hürriyeti adı altında ulusal birliğimize saldırmaktır. Ama manevi önderi Hz.
Muhammed (s.a.v.), siyasi önderi
Mustafa Kemal Atatürk olan yüce Türk milletini bölmeye, Kelime-i Tevhit rüzgarlarıyla dalgalanan ay yıldızlı Türk bayrağını yere indirmeye güçleri yetmeyecektir." dedi.
"HEDEFLERİ 2020 YILINA KADAR YÜZDE 10"
Misyonerliği TSK ve onun nezdinde milli birlik ve bütünlüğü için büyük bir tehlike gördüğünü vurgulayan Dr. Odabaş, "Bu tehlike orduya sıçrayabilir. Bu tehlikeyi defalarca ordu yöneticilerine anlattım. Kitaplar verdim. Dünyada hiçbir devlet yok ki Türk milleti kadar vatanını hak etmiş olsun. Sürekli şehit vererek bedel ödüyoruz.
Ordumuz bu vatan için böyle mücadele veriyor, birileri de sizin hakkınızda bu ülkenin içerisinde sizin gibi yaşayan, camiye belki de hacca giden birileri de sizi bölmeye çalışıyor. 2020 yılına kadar Türk halkının yüzde 10'unu Hristiyanlaştırma projeleri var. Üzerinde vakıflar çalışıyor ve çok korkunç bir sermayeleri var. Diyelim ki bunlar orduda birilerini Hristiyanlaştırdı. Bundan biz nasıl etkileniyorsak, subaylarımızın da etkilenebileceği bir olay. Türk nüfusunun yüzde 10'unu Hristiyanlıştırma mücadelesini nasıl kazanma şansımız olacak. Yüz askerden 10'unun Hristiyan olduğunu düşünürseniz, 100 askerin başındaki komutanın Hristiyanlığı kabul ederse o asker komutanın emrine girer mi girmez. Ve çatışma kendi içimizde başlar. Bazı askerlerin eşlerinin başlarının kapalı olmasından dolayı ordudan uzaklaştırıldığını duyuyoruz. Ama yarın Hristiyanlığı kabul etmiş birisini TSK'dan atmaya kalkarsanız
Avrupa ayağa kalkar. Onun için bu misyonerlik meselesinin ulusal birliğimiz için TSK'ya girmemesi gerektiğini düşünüyorum." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin içinde misyonerlik yapan hainler olduğunu da öne süren Dr. Adnan Odabaş, bunlar arasında herkesin basından takip ettiği
Sağlık Eğitim Vakfı (ESV)'nın geldiğini söyledi. Bu vakfın başında
Yaşar Yaşer'in olduğunu, eşi eski Çağdaş Eğitim Vakfı (ÇEV) Başkanı Gülseven Yaşer'in de aynı faaliyetlerde bulunduğunu ve Amerika'ya kaçtığını öne sürdü.