Bayan Memioğlu, eşinin tavrının 'parti içi
demokrasinin bir gereği' olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtti. Parti yönetiminin, davranışın sebebini sormadan '
ihraç istemiyle
disiplin' soruşturması başlatmasını da eleştirdi. "Daha demokrat ve özgürlükçü bir parti olmalıyız." diyen Memioğlu, eski Genel Başkan Deniz
Baykal döneminde bu konuda istenen düzeyde olmadıklarını, Kemal Kılıçdaroğlu'ndan daha umutlu olduklarını kaydetti: "Bu dönem için her konuda umutluyuz. Bu dönemde özgürlükler ve
demokratikleşme konusunda da önemli gelişmeler yaşayacağımızı düşünüyoruz."
Başkan Şerif Memioğlu,
CHP'li olduğunu ancak
referandumda '
evet' oyu kullanacağını açıklamıştı. Partinin en üst karar organlarında görev alan eşi
Lütfiye Memioğlu ise referandum tavrını henüz belirlemediğini, bu konuyu eşiyle netleştireceğini söyledi. Memioğlu, eşinin
Başbakan Erdoğan'ı 'Evet' şapkasıyla karşılamasını şöyle değerlendirdi: "Kendisi 40 yıllık CHP'li, çok deneyimli bir politikacıdır. Eşimin 'evet' kararı da kendi özgür iradesiyle aldığı bir karardır. Çünkü 12 Eylül'ü yaşamış bir insan. Gözü önünde arkadaşlarına işkenceler yapılmış, bu konuda duygusal olması normal. Partimizin politikası farklı olabilir, ama parti içi demokrasi gereği bazen partililer farklı düşünebilir. Buna herkesin saygı göstermesi gerekir." Lütfiye Memioğlu, eşinin Erdoğan'ın mitingine katılmasına da şu sözlerle
destek verdi: "Eğer bir Başbakan şehrimize geldiyse, eşim de bir ilçe belediye başkanı olarak gider, onu karşılar. Çünkü gelen, bizim de başbakanımız ve aynı zamanda misafirimizdir, onu en iyi şekilde ağırlamak görevimizdir."
Lütfiye Memioğlu, ihraç edilse bile eşiyle CHP'li olmaya devam edeceklerini vurguladı. Disiplin kararının kendilerini çok üzdüğünü ifade ederek, "Kendisiyle bizzat konuşulmalı ve neden böyle bir tavır sergilediği sorulmalıydı. Partiye bunca yıl
hizmet vermiş bir insan böyle bir sebepten partiden atılmamalı. Eğer illa atacaklarsa, önce gelip bir Yedisu'nun halini görmeliler. Bugüne kadar gelip de halimizi soran olmadı." şikâyetinde bulundu. Kayseri'de MHP'li bir başkanın Kemal Kılıçdaroğlu'nun otobüsüne bindiğini de hatırlatan bayan Memioğlu, demokrasilerde bu tür şeylerin olabilmesi gerektiğini savundu.