Nazlı Ilıcak'ın yazısının ilgili bölümü:
Metrobüs, nasıl
Boğaziçi Köprüsü'nden geçecek diye içime dert olmuştu. Bir şerit kapansa, otomobil trafiği tamamen aksayacaktı. Belediye, elbette,
araba sahiplerinden ziyade, durakta bekleşen halka öncelik vermeliydi ama,
köprünün metrobüs ile kısmen işgali, sadece öncelik sıralaması ile sınırlı kalmayıp,
araç sahipleri açısından zulme dönüşebilirdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, endişelerimi giderdi. Meğer, köprü üzerinde şerit ayrılmayacak, metrobüs normal trafiğin içine karışarak köprüden geçecekmiş. Derin bir "ohhh" çektim.
Başkanı bulmuşken, kendisine başka sorular da sordum:
- Kaç kişi metrobüsten yararlanıyor?
- Günde 520 bin kişi
Avcılar-
Mecidiyeköy hattını kullanıyor. Bunların yüzde 21.3'ü artık arabasına binmiyormuş. İki kişiden
hesap etsek, 50 bin araç
trafikten çekilmiş.
Kadıköy/Söğütlüçeşme hattı da açıldığında, çok daha fazla araç trafiğe çıkmayacak.
- E5 karayolunu daralttınız...
-
Hayır, daraltmadık, birçok ilâve yan şeritler açtık. Ayrıca E5'ten bin 246 minibüsü kaldırdık; ses çıkmadı. Çünkü, yeni hatlara verdik.
- Her yerde "AK Partili İstanbul Belediyesi galiba sosyalist" diye yakınıyorum. Araba sahibine, sosyal demokratların yapmadığı eziyeti yapıyorsunuz.
- İnşaatlar tamamlanınca, göreceksiniz trafik daha da rahatlayacak. Ama şunu da söyleyeyim, sosyal demokratlar slogan üretti, biz, hayata geçiriyoruz.
Kadir Topbaş beni çok sevindirdi. Çünkü, köprüde metrobüse bir şerit ayrılsaydı, ya evimi
Avrupa yakasına taşımak zorunda kalacaktım, ya da
Beşiktaş-
Üsküdar arası
dolmuş tekneleri kullanmaya mecbur olacaktım.
NAZLI ILICAK-SABAH