Elektrik kesintisinden çöp dağları ve gazetecisiz basın toplantılarına kadar binbir aksak yaşandı.
Gazeteciler, bunun gördükleri en kötü organizasyon olduğunu söyledi. İşte NTV muhabirinin ağzından gazetecileri canından bezdiren organizasyonda yaşananlar:
etiket' title='Sabah haberleri'>Sabah saatlerinde zirve için
İstanbul Kongre Merkezi'ne gelen katılımcılar, giriş kartları içeriden dağıtılmasına rağmen, kartı olmayanların içeri alınamayacağını öğrendi.
Maçka, Harbiye arasında kilometrelerce gidip gelip tüm kapılarda şansını deneyen gazeteci ve katılımcılar Hyatt Regency Otel'in yakınında kurulan çadırda uzun süre bekletildikten sonra, güvenlik görevlileri eşliğinde Maçka'ya yürütülüp arka yoldan Harbiye'ye geri getirildiler. 1,5 saatte zirvenin yapılacağı alana girebilen gazeteciler defalarca arandı.
Kontrolleri bir bölümünü yapan polis,
aramaların mantıksızlığını, "
Asker böyle istedi" diye açıklarken başka arama noktasında bulunan askerler ise "Böyle emredildi" dedi.
Tüm
elektronik cihazlara 'dış kapıda
kontrol edildi' diye etiket yapıştırıldı ancak hiç kimse içeri alınan cihazların etiketi var mı diye bakmadı.
Kontrol noktalarında görevliler arasında ve katılımcılar arasında o kadar çok
tartışma çıktı ki bunaldığını söyleyen bir
polis memuru, tartıştığı gazeteciyi dışarıda kavgaya davet etti.
Zirvenin yapıldığı merkezin arka kapısından çöplerin arasından içeri alınan gazeteciler inşa halindeki koridorlardan salona girebildiler.
Gazetecisiz basın toplantısı
Defalarca yapılan kontroller sonrasında içeri girebilen gazeteciler NATO'nun Halk Diplomasisi'nden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Jean-Francois Bureau'nun basın toplantısına gazeteci alınmayacağını öğrendiler.
Saat 11.15'teki basın toplantısının basın olmadan olmasının anlamsız olacağını uzun uğraş sonucu anlatabilen gazeteciler 10.30'da toplu halde götürülmeleri kararlaştırıldı.
Kapının önünde gazetecileri alan mihmandar, kapıdan çıkmak yerine alt kattan çıkılacağının emredildiğini belirterek, kongre merkezinde çıkış aramaya başladı.
Gazetecilerle salondan salona, koridordan koridora dolaştırılan gazeteciler 11.15'te dışarı çıkabildiler. 11.15'te binanın dışına çıkarılabilen gazeteciler, bu kez de kendilerini toplantının yapılacağı salona götürecek aracı beklemeye başladılar. Araç 10 dakikada bulunabildi.
Gazeteciler Genel Sekreter Yardımcısının basın toplantısı yaptığı İTÜ'ye 11.50'de varabildi. Gazeteciler, İTÜ'ye ulaştığında görevliler basın toplantısının sona erdiğini söylediler. Bunun üzerine ikna edilen Bureau bu kez gazetecilere tekrar aynı açıklamayı yaptı.
"2 tarafı da suçlamak istemiyorum"
Bureau, "Bu koşullarda çalışmak çok kolay değil. NATO Savunma Bakanları Toplantısı, ev sahibi
ülke ve NATO'nun ortak çalışmasıdır. İki tarafı da suçlamak istemiyorum. Meslektaşlarımla konuşup sorunları çözmeye çalışacağız. Bizim için yaşananlar çok kötü çünkü basın kamuoyuna ulaşmamızın anahtarı. Ne bizim için iyi ne sizin için iyi. Siz çalışamıyorsunuz biz de bu toplantının önemini kamuoyuna anlatamayacağız. Halk için de burada neler olduğunu öğrenemeyecek. Daha iyi olabilirdi" dedi.
Elektrik kesildi
Zirvenin yapıldığı İstanbul Kongre Merkezi'nin saat 13.00 sıralarında elektrikleri kesildi. Karanlığa bürünen merkezdeki yabancılar, "Türkiye'nin elektrik faturasını ödeyecek parası yok galiba" diye dalga geçtiler.
Basın merkezi'nde internet bağlantısı güvenlik gerekçesiyle yoktu. Afganistan'da NATO'nun internetin kullanımıyla ilgili yaptıklarını anlatan NATO Genel Sekreter Yardımcısı Bureau, basın merkezindeki internet yasağının mantığının sorulması üzerine gülerek, "Bu
akşam sonuna kadar internetin olacağını umuyoruz" dedi.
Merkezde bir çok koridor kapısı emirle kapatılıp başında görevli bekletildiğinden tuvalate gitmek için 100 metrenin üzerinde yürümek gerekiyor. 100 metre yürüdükten sonra kapalı tutulan kapınıntam arkasına gelinebiliyor ama kapıdan kimse geçirilmiyor.