İsviçre'deki temasları içinde Cumhurbaşkanı Doris Leuthard ile de biraraya gelen Cumhurbaşkanı Gül, İsviçre
yönetiminin minare yapımına
referandum sonucunda
yasak getirilmesinden dolayı çok mahcup olduğunu söyledi.
İsviçre temaslarını tamamlayan Cumhurbaşkanı Gül, dönüş yolunda gazetecilerin sorularını
cevapladı. Temasları sırasında minare yasağının gündeme gelip gelmediği yönündeki soru üzerine Gül, İsviçrelilerin yasak konusunda çok mahcup olduklarını söyledi. Gül, "Minare konusunda mahcuplar tabii. Ama
halk öyle karar vermiş, yapacakları bir şey yok. Onlara, 'Müslümanlar için zaten bütün yeryüzü
mescit' dedim. Yasak başlayınca başka adımlar da gelir, bu sizin imajınızı bozar dedim. Yönetim olarak bundan kaygılılar. Zaten yönetim desteklememişti" diye konuştu.
KIBRIS GELİŞME OLABİLİR
Annan Planı'nda olduğu gibi İsviçre'nin yeniden
Kıbrıs konusunda devreye girmesinin söz konusu olup olmadığının sorulması üzerine Gül, bu konuda 2011 yılında gelişmeler olabileceği sinyalini verdi. İsviçre'nin Kıbrıs ve
Ermeni meselesinde yeniden devreye girme isteğinde olduğunu belirten Gül, "Gerek Kıbrıs, gerek Ermeni konusunda gayet tecrübeli ve arzulular. Bu tür konularda aracı olma niteliğine sahip bir diplomatik gelenekleri var. Ben de destekledim" dedi.
RUSYA'NIN ÇABALARI
Ermeni meselesinin çözümüne yönelik
Türkiye ile
Ermenistan arasındaki görüşmelerin başlaması için İsviçre ve
Rusya başta olmak üzere ciddi çabaların bulunduğuna dikkat çeken Gül şunları söyledi: "Şu anda bölgede ilgili ülkelerin liderleri olarak gayretler var. Rusya da dahil buna. Rus liderler hem
Medvedev, hem Putin iyi niyetli olarak bir çalışma yürütüyorlar. İstişare içindeyiz karşılıklı olarak. Bu olay bütün Kafkasya'nın istikrarı açısından önemli. O yüzden bu işlere ne kadar yukarıdan, büyük ölçekten bakılırsa o kadar yararlı olur. Kafkasya'nın istikrarı
Avrupa ile
Asya arasında duvarları kaldırıyor. Avrasya'nın potansiyeli ortaya çıkıyor.
Güvenlik sorunları çözülünce Avrasya'nın potansiyeli fışkırır."
Ekmeğimiz ve müziğimizi paylaşamıyoruz
Nisan ayı ile birlikte soykırım iddialarının gündeme getirileceğinin hatırlatılması üzerine Gül şu karşılığı verdi: "Biz şu tarih geliyor, ondan dolayı şu işleri yapalım demiyoruz. Kimse Türkiye'yi bir
baskı altında zannetmesin. Bir baskı altında Ermenistan'la yakınlaşmayı istiyor diye düşünülmesin. Amerikalı dostlarımız, Ermeni dostlarımız böyle düşünmesin. Türkiye olaya Kafkasya'nın istikrarı açısından bakar. Komşusu Ermenistan ile ilişkiler içerisinde olmayı ister. Nihayetinde aynı toprakların insanlarıyız. Ermenistan'a giderseniz ekmeğini, müziğini paylaşamayız. Bakın 'Sarı Gelin'i paylaşamıyoruz.
Tarih boyunca da iyi ilişkilerimiz var. Biz böyle özgüvenle bakıyoruz."
ABDÜLKADİR SELVİ