Bu arada dini kisve altında Türkiye'de görülmemiş eylemlere
imza atan kimi kanlı örgütlerin, kılık değiştirerek faaliyetlerine devam etme çabası içinde oldukları belirtiliyor.
Söz konusu derin yapıların bu maksatla halkın itibar ettiği gurupların içine sızmaya çalıştıkları da alınan bilgiler arasında. Eli kanlı örgütlerin bu sayede kendilerini faydalı yapılar olarak lanse edip, daha sonra Türkiye'nin masum insanlarına ağır bir
darbe vurma planı içinde oldukları değerlendiriliyor.
Türkiye'nin her geçen gün biraz daha aydınlanan ufkunun kararması için son dönemde bütün şer hizblerinin harekete geçtiği görülüyor.
Şer odakları, bir yandan spekülatif eylemlerle Türkiye'yi dünya kamuoyu önünde zor duruma düşürürken, diğer yandan da bazı çevrelerin "Türkiye'de huzur kalmadı" şeklindeki propagandalarına zemin hazırlamaya çalışıyorlar.
Amaçlarına erişme konusunda 'kafa kestirecek' kadar ileri giden karanlık güçlerin, ülkede karışıklık meydana getirecek her türlü eyleme imza edebilecek kadar yoldan çıktıkları görülüyor.
Bu süreçte uzun yıllar 'derin yapılar' tarafından
taşeron olarak kullanılmış sözde dini görünümlü bazı
terör örgütlerinin, halkın takdirini toplamış gerçek dindarların aralarına sızma çabasında oldukları duyuluyor.
Karanlık odakların ülkede kafa karışıklığı meydana getirmek ve masum insanları itibarsız hale getirmek için gerektiğinde hiç okumadıkları saygın İslami eserleri evlerine ve iş yerlerine koydukları da gelen bilgiler arasında.
Büyük şehirlerde istedikleri zemini bulamayan söz konusu şer odaklarının kendilerine alan olarak
Anadolu'yu seçtikleri faaliyetlerini özellikle
doğu, güneydoğu ve orta Anadolu bölgelerinde yoğunlaştırdıkları tespit edilmiş durumda.
Söz konusu illegal örgütlerin
Diyarbakır başta olmak üzere doğu ve güneydoğu'da 40 kadar
dernek kurduğu ve zararsız görünmek adına çocuklara yönelik kurslar düzenledikleri, bu suretle halkın sempatisini kazanmaya çalıştıkları belirtiliyor.
Bütün bu yapılanmanın amacının özüne bağlı Anadolu insanının güçlenmesine engel olmak ve Türkiye'nin dünyayla bütünleşme sürecini baltalamak için planlandığı ancak asla başarılı olamayacağı vurgulanıyor.
SAMANYOLU HABER