Markert, Türk yargı sisteminde
Avrupa standartları açısından birtakım düzenlemeler yapılması gerektiğini söyledi. Markert, "
Meclis,
HSYK ve Anasaya Mahkemesi'ne üye seçebilmelidir." dedi.
Venedik Komisyonu Genel Sekreter Vekili
Thomas Markert, Türkiye'nin acilen yargı
reformu yapması ve 1982
Anayasası'nı değiştirmesi gerektiğini söyledi. Markert, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) yapısını ve buraya üye seçilmesi sistemini eleştirdi. Sadece yüksek mahkemelerin kurula temsilci
aday göstermesini eleştiren Markert, "HSYK'ya, yüksek mahkemelerin aday gösterdiği kişilerden seçilmesi tuhaf. Diğer Avrupa ülkelerinde her
yargıç, kurula temsilci seçebiliyor." diye konuştu.
Fransa'nın
Strasbourg kentinde Today's Zaman'a konuşan
Venedik Komisyonu Genel Sekreter Vekili Thomas Markert, Türkiye'nin yargı sistemi üzerine açıklamalarda bulundu. 'Topluma
hesap verebilir' olunması açısından HSYK'nın
üye seçimi sisteminde değişiklikler yapılabileceğini belirten Markert, Meclis'in de yargıç olsun, olmasın bazı kişileri HSYK'ya üye olarak seçebilmesi gerektiğini söyledi. Markert,
toplumdaki çoğulculuğu yansıtması için
Anayasa Mahkemesi'ne yargıç seçilme sürecinin de değiştirilmesini önerdi. Markert, "Anayasa Mahkemesi, diğer mahkemelere göre biraz daha siyasidir. Bu yüzden meclisler, mahkemenin yapısında söz sahibidir; ancak Türkiye'de değil." diye konuştu. Markert,
iktidar ve muhalefet partilerinin aday seçiminde söz sahibi olması gerektiğini ifade etti. Alt mahkemelerin ise 'daha az siyasi' olması gerektiğini vurguladı.
AK PARTİ'YE KARŞI YENİ KAPATMA DAVASI TEMELSİZ
AK Parti'ye karşı yeni bir
kapatma davasının açılacağına yönelik söylentilerin hatırlatılması üzerine Markert, "Demokratik yollarla ülkeyi bu kadar yıl yönetmiş bir iktidar partisini kapatmayı istemek garip." diye konuştu. Savcıların
kapatma davası açma yetkisinin 'prosedürel' açıdan "problemli" olduğunu savunan Markert, Türkiye'nin bu açıdan benzersiz bir örnek teşkil ettiğini ifade etti.
Almanya örneği veren Markert, burada sadece meclisin ve iktidar partisinin kapatma için başvuru yapabileceğini hatırlattı ve "Yasal ve siyasi açıdan meclis ile hükümet arasında uzlaşı olmalı." dedi. Demokrat Toplum Partisi'nin kapatılmasına da değinen Markert, "Kanıtları bilmiyorum. Partinin,
PKK ile bağlantıları olabilir." diye konuştu. Venedik Komisyonu şiddet kullanan ya da şiddeti
teşvik eden partilerin kapatılabileceğini savunuyor. Siyasi yönden kararı sorgulayan Markert, "Yasal olarak haklı olsa bile siyasi açıdan partiyi kapatmanın bir manası var mı? Siyasi diyaloğu devam ettirmek ve bölgedeki durumu yatıştıracak reformları yapmak daha iyi olabilir miydi? Bunlar da düşünülmeli. Bu yüzden olayın siyasi yönü de önemli." ifadelerini kullandı.