Mahkeme bu kararıyla her iki davanın sanıkları arasında irtibat olduğuna işaret etti. Sanıklar aynı
mahkemede hakim karşısına çıkacaklar.
Her iki davanın konusu olan
belgelerin orijinalleri bir
subayın yolladığı ikinci
ihbar mektubu ile ortaya çıkmıştı. Mektubu yollayan subay,
Albay Dursun Çiçek'in içinde bulunduğu cunta yapılanmasının ortak hareket ettiğini öne sürüyordu.
Millete Komplo Planı Belgesi deşifre olduğunda tarih
12 Haziran 2009'du. Planda açık açık Muhterem
Fethullah Gülen Hocaefendi'nin uydurma suçlarla itham edilmesi onu sevenlerin hapishanelerde çürütülmesi, mütedeyyin insanlara zulmedilmesi emrediliyordu. Dindar insanları
hedef alınması, belgenin ortaya çıkmasından 2 ay önce dönemin
Genelkurmay Başkanı Emekli
Orgeneral İlker Başbuğ'un
Harp Akademileri Komutanlığı'nda yaptığı konuşmayı hatırlattı.
Başbuğ, "
terörist de bir insandır" dediği o konuşmasında cemaatleri hedef almıştı. Ortaya çıkan belgelere göre,
İnternet Andıcı ve
İrtica İle Mücadele
Eylem Planı aynı planın parçası. Yani o günkü sözlerin iftira olduğu bugün ortaya çıkmış oldu.
İhbar mektubunu yollayan
meçhul subay, Millete Komplo Planı ortaya çıkınca Karargah'ta belge temizliği yapıldığını yazmıştı. Meçhul subay, "
İlker Başbuğ'un planın karargahtan yok edildiğine emin olduktan sonra kameraların karşısına geçip belgeyi inkar ettiğini" öne sürmüştü.
Dönemin
Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, imzanın gerçekliği Jandarma, Emniyet kriminal ve
Adli Tıp tarafından tescillenen millete
komplo planı için "kağıt parçası" demişti.