İkinci ''
Ergenekon'' davasında, Hulusi Sayın'ın
Diyarbakır Asayiş
Kolordu Komutanı olduğu dönemde Jandarma
İstihbarat Gruplar Komutanlığı bünyesinde,
Arif Doğan yönetimindeki,
Cem Ersever, Abdülkerim Kırcı, Ali Yıldız, Hüseyin Kara ve Aytekin Özel adlı subayların da içinde bulunduğu grubun görev yaptığı tüm yerlerin ve tarihlerinin,
Genelkurmay Başkanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığından istenmesi kararlaştırıldı.
İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesince
Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesindeki salonda görülen
duruşmada ara kararları açıklayan
mahkeme heyeti,
Zir Vadisi'nde çekilen görüntülerdeki konuşmaların, çözümünün yaptırılması için TÜBİTAK'tan seçilecek bilirkişiye iletilerek
rapor aldırılmasına karar verdi. Zir Vadisi ile ilgili ulusal yayın kuruluşları tarafından naklen yayın yapıldığı belirtildiğinden, bu görüntülerin tespit edilerek gönderilmesinin istenmesi de karara bağlandı.
Genelkurmay Başkanlığına yazı yazılarak,
tutuklu sanıklardan Levent Ersöz'ün
Bursa Jandarma Bölge Komutanlığına ve Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanlığına kaç yıllığına atamasının yapıldığının, buralarda ne kadar süre çalıştığının sorulmasına karar verildi. Mahkeme heyeti, sanığın son görevinden
Bilecik Er Eğitim Tugay Komutanı olarak görevlendirilmesinin, ''
komutan emriyle yapılmış tedbiren bir görevlendirme mi, yoksa normal usulüne uygun bir atama mı olduğu ve
İstihbarat Daire Başkanlığı görevine göre
terfi sistemi açısından bir alt, üst veya eş bir görev olup olmadığının'' ayrıntılı şekilde bildirilmesinin istenmesine de hükmetti.
Mahkeme heyeti, Genelkurmay Başkanlığına yazı yazılarak, sanıklar Hasan
Atilla Uğur, Cihandar Hasanhanoğlu ve Mustafa Koç'un 2004 yılı Temmuz-
Eylül ayları arasında nerelere atandıkları ve bu atamaların normal atamalar olup olmadığının sorulmasına karar verdi.
-ARİF DOĞAN YÖNETİMİNDEKİ YAPI SORULDU-
Hulusi Sayın'ın Diyarbakır Asayiş Kolordu Komutanı olarak görev yaptığı dönemde, direkt
Jandarma Genel Komutanı ile irtibatlı Jandarma İstihbarat Gruplar Komutanlığı bünyesinde görev yapan Arif Doğan'ın yönetiminde, Cem Ersever, Abdülkerim Kırcı, Ali Yıldız, Hüseyin Kara ve Aytekin Özel adlı subayların da içinde bulunduğu, sık sık sınır dışı operasyonlara giden tim ve benzeri askeri grubun olduğu iddiasının bulunduğu ifade edildi. Mahkeme heyeti, Genelkurmay Başkanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığından, açıklayıcı bilgi istenmesini, bu kişilerin yaptıkları operasyonlarda timleri hangi isimlerle tanıttıkları ve tüm görev yaptıkları yerler ve tarihlerinin tek tek tespit edilerek bildirilmesinin talep edilmesini kararlaştırdı.
Mahkeme heyeti,
AK Parti hakkındaki
kapatma davası dosyası ve eklerinin
Anayasa Mahkemesinden istenmesine de karar verdi.
Davaya müdahillik talebinde bulunan Hüseyin Ocak vekili Gülseren Yoleri'nin bu talebini reddeden mahkeme heyeti, sanıklar
Cengiz Köylü ve Mustafa Levent Göktaş'ın avukatı Hasan Gürbüz'ün bu duruşmada sarf ettiği sözlerle ilgili olarak Silivri
Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.
Mahkeme heyeti, Mustafa
Balbay ve
Tuncay Özkan'ın da aralarında bulunduğu tutuklu sanıkların
tahliye taleplerini, Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün muhalefetine karşı oy çokluğuyla reddetti.
Duruşma 2 Eylül
Perşembe gününe ertelendi.
-BALBAY'DAN HEYETE TEPKİ-
Bu arada, tahliye taleplerinin reddedilmesinden sonra ayağa kalkan Balbay, kürsüye doğru ''Bu hakarettir. Adalet içinde değil, atalet içindesiniz. Adaleti beklemeye devam edeceğiz. Adalet istiyoruz'' diye seslendi.
Daha sonra duruşmayı izleyenlerin yanına yaklaşan Balbay, bu yaptığının moral bozukluğundan kaynaklanmadığını belirterek, ''Bir şey demek gerekiyordu, onun için konuştum. Sakın yanlış anlamayın. Can sıkıntımız yok, moral bozukluğumuz yok. Biz sizleri düşünüyoruz. Sizlerin canı sıkılmasın'' dedi.
Balbay'ın bir süre kızına sarılmasından sonra duruşma salonu boşaltıldı.