Daha önce 4 YTL'ye mal olan tebligat gönderme işi de 4,7 yeni kuruşa indi. İnternet üzerinden gerçekleştirilen uygulamada Türk Telekom'un hizmetinden yararlanılıyor. SMS çağrılarına rağmen mahkemeye gelmeyen olursa bu sefer yasadaki zorlayıcı prosedüre dönülüyor. Postayla gönderilen tebligata da uymayanlara polis nezaretinde çağrı yapılıyor. Alınan bilgilere göre, soruşturmalarda bir tanığı dinlemek için aylarca beklemek zorunda kalan savcılık, yeni arayışlara başladı. Posta yoluyla gönderilen tebligatların yüzde 60'ından fazlasının geri dönmesi üzerine harekete geçti. Ceza Muhakemesi Kanunu'nda tanıkların çağrılmasına ilişkin maddeyi referans alan savcılık, cep telefonu mesajını keşfetti. Artık, dinlenmesi gereken tanık, mağdur, şikâyetçi ve şüphelilere anında ulaşılıyor. Mesaj gittiğinde şehir dışında olanlar bile hemen geri dönüyor. Uygulamanın vatandaşa değer verildiğinin bir tezahürü olduğunu dile getiren savcılar, bu yöntemle gelenlerin korku bir yana kendilerine teşekkür ettiğini anlatıyor. Savcılar, mesajın gönderildiği numaranın görüldüğünü, şüpheye düşen vatandaşların geri aradığında başsavcılığın bilgilendirme amaçlı telesekreter sesiyle karşılaştığını ifade ediyor. İstanbul'daki diğer başsavcılıkların da uygulamayı duyunca kendilerini aradıklarını belirten yetkililer, sistem oturduğunda diğer adliyelerde de aynı uygulamanın başlayabileceğine dikkat çekiyor. Savcılar, kısa mesaj uygulamasının özelliklerini ise şöyle sıralıyor: Kağıt israfı olmadığı için çevreci, hızlı, pratik, personel ve posta masrafı yok, soruşturmalar daha hızlı bitiyor. Normal şartlarda bir tebligatın hazırlanışı ve sahibine ulaşma süresi şöyle gelişiyor: Bilgisayarda yazılan tebligat zarfa konulup adres yazılıyor. Her zarf zimmet defterine kaydedilerek, postaya veriliyor. Postayla vatandaşa ulaşan tebligat, alıcının evde bulunmaması halinde muhtara veriliyor. Bu süreç ortalama bir ayı buluyor. Savcının bilgisayarda yazdığı mesajlar aynı ortamda saklanıp, internetten gönderildiği için sadece birkaç dakika zaman alıyor. Uygulayıcılar, yaklaşık 13 milyon nüfusu olduğu belirtilen İstanbul'da muhtarlık kayıtlarında 29 milyon kişi bulunduğuna dikkat çekerek, insanların sık sık ikametgah değişikliği yaptığını belirtiyor. Herkesin kalıcı cep telefonu numarasına sahip olduğunu kaydeden yetkililer, bu yöntemle mağduriyetlerin de önlendiğini söylüyor. Örneğin, adresinde bulunamayan tanık, şüpheli hakkında polis zoruyla getirme ve yakalama emri çıkarılıyor. Kişi, polis tarafından yakalandığında nezarethaneye atılıyor ve mahkemeye ya da savcılığa çıkarılıncaya kadar tutuklu kalabiliyor. SMS yöntemiyle çağrı ulaşan kişi bu uygulamaya maruz kalmaktan kurtuluyor. ZAMAN