Mahkeme başkanının gönderilmesi yönünde görüş bildirdiği
dosya iki üyenin karşı çıkmasıyla incelemeye alındı. Islak imzalı
belge dosyasını
İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'ne geri gönderen
Yargıtay 11. Ceza Dairesi bu dosya ile
Cihaner dosyasının birleştirilmesine gerek olmadığına karar verdi.
İstanbul 13.
Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Köksal
Şengün, basına mensuplarına yaptığı açıklamada
Islak imzalı belge dosyasının tekrar kendilerine gönderildiğini söyledi. Bununla birlikte
Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin Cihaner dosyalarının birleştirme kararının da gönderildiğini belirten Şengün, "Birleştirmeye istinaden 11. Ceza Dairesi'nin yazısı da geldi. Birleştirmeye istinaden dosyayı incelemeden gönderilmesini istiyor. Ben gönderilmesi yönünde görüş bildirdim. Üye hakimler ise dosyayı incelemeye aldı.
Erzurum 2.
Ağır Ceza Mahkemesi'nin birleştirme kararını inceleyecekler." dedi.
İki üye hakimin inceleme kararına iki sayfa muhalefet şerhi koyan Şengün, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Cihaner
dava dosyasının Islak imzalı belge dava dosyasıyla birleştirilme kararını 10
Mayıs 2010 tarihinde verdiğini ancak dosyanın kendilerine 18 Haziran 2010 tarihinde ulaştığını söyledi. Cihaner dava dosyasının birleştirme kararından 38 gün gibi uzun bir süre sonra kendilerine ulaştığını ima eden
Köksal Şengün, "Birleştirme kararının verildiğinde Erzurum, dava dosyasından el çekmiştir. Ancak dosya bize bu kadar zaman sonra ulaştı. Gerisini siz düşünün" dedi. Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi, birleştirme kararı vermesine rağmen dosyayı iki kez Diyarbakır'a göndermişti.
Şengün, Yargıtay'dan gelen yazıda, Islak imzalı belge dosyası ile Cihaner dosyasının birleştirilmesine gerek olmadığı yönünde kararın da yer aldığını belirtti.
Öte yandan,
mahkeme başkanı Köksal Şengün, yargıyı etkileme soruşturması kapsamında
teknik takibe takılması ile ilgili yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunduğunu söyledi. Şengün'ün eski
Adalet Bakanı Seyfi Oktay ve bazı avukatlarla görüştüğü, bu avukatların Şengün'ü etkileyerek
Ergenekon sanıklarını
tahliye ettirmeye veya Şengün'ün davayı bırakması yönünde
baskı yaptıkları iddia edilmişti.