İkinci
Ergenekon Davası'nın 92. duruşması,
sanık Mehmet
Haberal ile ilgili karar beklentisi ile başladı.
19 aydır hastanede bulunan Haberal'ın, aslında 13 ay önce
taburcu edilmesi gerektiğini söyleyen bir
rapor, geçtiğimiz salı günü
mahkemeye ulaşmıştı. 16
Ekim 2009 tarihli rapor, "Haberal taburcu edilebilir" diyordu.
Savcı, bu raporun mahkemeden gizlendiğini söyledi. Raporu gizleyenler hakkında da suç duyurusunda bulunulmasını talep etti. Taleple ilgili karar gün içinde çıkmadı.
Mahkeme, sanıkların taleplerini dinledi. Söz alanlardan biri
tutuklu sanık Mustafa
Balbay'dı. Balbay'ın gündeminde Darbe Günlüklerine verilen yetkisizlik kararı vardı.
MUSTAFA BALBAY:
KUVVET KOMUTANLARININ, BİRİNCİ ŞAHISLARIN YAZILAN NOTLARINI BU DAVANIN DIŞINDA TUTUYORSANIZ, BİZLERİ NEYLE YARGILAYACAKSINIZ?
Balbay'ın bu sözleri, "Darbe Günlüklerine yetkisizlik" kararı Ergenekonu
kapatma operasyonu mu sorusunu akla getirdi. Emekli
Albay Hasan
Atilla Uğur'un hedefinde ise mahkeme Başkanı Köksal
Şengün vardı. Ergenekon sanığı Uğur, Başkan Şengün'e,
soruşturma kapsamında yasal dinlemeye takılan
telefon görüşmelerini hatırlattı.
HASAN ATİLLA UĞUR:
BİR TELEVİZYON KANALINA AYAKÜSTÜ VERDİĞİNİZ RÖPORTAJDA, TELEFON GÖRÜŞMELERİNİZİN YAYINLANMASIYLA İLGİLİ ''BUNLAR BASİT ŞEYLER, VARSA RÜŞVET, BUNLARI BAYRAK YAPSINLAR'' DEDİNİZ. BENİM TELEFON GÖRÜŞMELERİMDE DE CEBİR VE ŞİDDET YOK, KÖKSAL ŞENGÜN İLE AYNI DURUMDAYIM