Mağdurların gözü uyum yasasında

Milli Savunma Bakanlığı Hukuk Müşavirliği, Yüksek Askerî Şûra (YAŞ) kararıyla ordudan ihraç edilen Kıdemli Binbaşı Turgay Göncü (solda) ile Kıdemli Başçavuş Vahit Kaya'nın itiraz dilekçesine ret cevabı verdi.

Mağdurların gözü uyum yasasında

Bakanlık, anayasa değişikliğinden önce ordudan atıldıkları için itirazlarıyla ilgili bir işlem yapılmayacağını savunuyor. Hukukçular ise söz konusu sorunun çözülebilmesi için hükümetin acilen uyum yasalarını çıkarması gerektiğini söylüyor. Yüksek Askerî Şûra (YAŞ) kararıyla ordudan ihraç edilen subaylar, özlük haklarını geri almaya çalışıyor. Referandumla yapılan düzenlemenin ardından Milli Savunma Bakanlığı Hukuk Müşavirliği'ne başvuran mağdurlara olumsuz karşılık verildi. Eski Kıdemli Binbaşı Turgay Göncü ile eski Kıdemli Başçavuş Vahit Kaya'nın dilekçesine Hâkim Albay Ahmet Çetindağ imzasıyla gönderilen yazıda, anayasa değişikliğinden önce ordudan atılanlarla ilgili işlem yapılamayacağı, bu konuda kanunlarda herhangi bir hükmün bulunmadığı belirtildi. Mağdur avukatları, söz konusu belirsizliğin giderilmesi için YAŞ'la ilgili anayasa değişikliğinin gerektirdiği uyum yasalarının bir an önce çıkarılmasını istiyor. Edinilen bilgilere göre, Turgay Göncü ile Vahit Kaya, anayasa değişikliğinden sonra özlük haklarını alabilmek için 8 Ekim 2010'da Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) ile Milli Savunma Bakanlığı'na itiraz dilekçesi verdi. Bakanlık 1 Aralık 2010'da ilgililere gönderdiği cevapta, orduyla ilişiğinin anayasa değişikliğinden önce kesildiği için itirazıyla ilgili bir işlem yapılmayacağı notuyla birlikte ret yazısı iletti. Aynı gerekçe Vahit Kaya'ya da gönderildi. Milli Savunma Bakanlığı Hukuk Müşavirliği Hâkim Albay Ahmet Çetindağ imzasını taşıyan cevapta şu ifadelere yer verildi: "İnceleme neticesinde söz konusu değişiklikle Anayasa'nın 125. maddesine eklenen hükmün değişiklikten önce ilişiği kesilenlere uygulanacağına dair gerek Anayasa'da gerekse diğer yasalarda herhangi bir hüküm bulunmadığı görülmektedir. Bu kapsamda hakkınızda tesis edilen idari işlemin söz konusu anayasa değişikliğinden önce tamamlanmış olması nedeniyle dilekçenize herhangi bir işlem yapılması mümkün görülmemektir." Bunu emsal göstererek, özlük haklarını alabilmek için itiraz eden bütün YAŞ mağdurlarına da aynı cevabın verileceği ifade ediliyor. YAŞ mağdurlarının avukatı emekli Tetkik Hakim Albay Hasan Tüysüzoğlu, bakanlığın cevabının kendilerini bağlamadığını belirtiyor. "İdarenin tasarrufudur bu. Ne AYİM ne de bizi bağlar. Bizi ilgilendiren AYİM kararıdır." diyen Tüysüzoğlu, bu tartışmalara son vermek için hükümetin bir an önce uyum yasaları çıkarması gerektiğini belirtiyor. Tüysüzoğlu, "YAŞ mağdurlarından endişe ve tedirginliğe son verecek bir yasa yapsınlar. Bu tartışmalara da son verilmiş olur." ifadelerini kullanıyor. Mağdur avukatlarından Mehmet Katar da AYİM'in de buna benzer bir karar vermesinden endişe duyduklarını anlatıyor. YAŞ mağdurlarının bakanlık ve AYİM'e bırakılmadan geliştirilecek bir model üzerinden haklarının verilmesini istiyor: "Aksi halde mağduriyet ikiye katlanacaktır. Bu belirsizliği ortadan kaldırmak için bir an önce uyum yasaları çıkarılmalıdır." Bursa ASDER Şube Başkanı emekli Binbaşı Arif Çelenk de yazının, MSB'nin bilgisi dışında hazırlanmış olabileceği ihtimali üzerinde duruyor. YAŞ mağdurlarının özlük haklarının iade edilmesi konusunda hükümete güvendiklerini belirten Çelenk, "Uyum yasalarının bir an önce çıkarılması gerekiyor. Geliştirilecek modelde YAŞ mağdurları ne AYİM'e ne de ilgili bakanlıklara bırakılsın." diye konuşuyor. Çözüm bulamazsa idare kusurlu olur Emekli Askeri Yargıç Faik Tarımcıoğlu, YAŞ mağdurlarına gönderilen cevabi yazının izahının mümkün olmadığını anlatıyor. Tarımcıoğlu, "Böyle bir gerekçe olmaz. Bu 'ipe un serme' cevabıdır, zaman kazanmak için verilmiştir. İdare mutlaka surette çözüm bulmalıdır. Aksi halde kusurlu olur." diye konuştu. Tarımcıoğlu, anayasa değişikliğinin nasıl uygulanacağına dair uyum yasalarının çıkarılması gerektiğini hatırlattı. Şu ifadeleri kullandı: "Dava açmaya yasal zemin hazırlanmadan, pat diye ret cevabı vermek doğru değildir. 'Bu konuda bir kanun değişikliği yapılması bekleniyor.' şeklinde bir cevap verebilirdi. İnsanları boş yere beklenti içinde tutmanın anlamı yok."
<< Önceki Haber Mağdurların gözü uyum yasasında Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER