Alpogan, ''
Atatürk eğer başka bir fikirde olsaydı, 'Batı'ya gidin, Batı'yı bulun, Batı'ya benzeyin' derdi. Muasır
medeniyeti, herhangi bir coğrafi yapıya kendimizi sıkıştırmadan çağdaş uygarlığı almak ve uymak olarak anlıyoruz'' dedi.
Atatürk'ün doğumunun 125. yılı kutlamaları kapsamında, MGK Genel Sekreterliğinde ''Yurt Dışı Gezilerinin Atatürk Üzerindeki Etkileri'' konulu bir panel düzenlendi.
Saygı duruşunda bulunulması ve
İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başlayan panelde,
Hacettepe Üniversitesi
Ankara Devlet Konservatuvarı
öğretim üyeleri Prof. Dr. Binnur Ekber ile Doç. Dr. Bige Bediz Koçak, davetlilere
müzik dinletisi sundu.
MGK Genel Sekreteri Alpogan, panelde yaptığı konuşmada, Atatürk'ün doğumunun 125. yılında, kurduğu
Cumhuriyette yaşayan insanlar olarak, şu anda nerede olunduğuna ilişkin bir tespit yapma ihtiyacı duyduklarını belirtti.
Bunun en güzel ifadesini, Anayasanın ''
Türkiye Cumhuriyetinin demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olduğu'' ibaresinde bulduklarını kaydeden Alpogan,
demokrasi ve laikliğin cumhuriyetin temel nitelikleri olduğunu söyledi. Alpogan, ''sosyal niteliğin vazgeçilmez, hukukun da olmazsa olmaz bir nitelik olduğunu'' vurguladı. Alpogan, ''Demokrasi olmazsa
laiklik olmaz, laiklik olmazsa demokrasi olmaz. Sosyal haklar, sosyal anlayış, insan haklarının çok önemli bir parçası olduğunun da bilincindeyiz'' dedi.
-MUASIR MEDENİYET-
Atatürk'ün büyük
komutan, devlet adamı, büyük diplomat olması nedeniyle söylediği binlerce ilke ve değer içerisinde 2006 yılına en uygun olanın, ''muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkmak''
hedefi olduğunu vurgulayan Alpogan, bugünkü Cumhuriyetin, Osmanlı'nın ardından kurulmuş, her türlü imkanı kısıtlı, harpten çıkmış, insan kaynakları kısıtlı bir cumhuriyet olmadığını söyledi. Türkiye'nin, dünyadaki 20 büyük ekonomi arasında yer aldığını, GSMH'nin 361 milyar dolara ulaştığını, 73 milyon nüfusa rağmen fert başına düşen milli hasılanın 5 bin doları aştığını, ticaret hacminin 200 milyar doları geçtiğini ifade eden Alpogan, ''Türkiye, uygarlık yolunda önemli adımlar atmış bir
ülke. O zaman bu ülkeye yakışan, Büyük Atatürk'ün direktifi doğrultusunda muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkmak olmalıdır'' diye konuştu.
-''TEMEL HEDEF''-
Alpogan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Biz büyük Ata'yı, kurduğu Cumhuriyeti, kapalı bir
toplum içerisinde değil, dış dinamiklerle halen daha karşılıklı etkileşim içerisinde olan bir cumhuriyet olarak görüyoruz.
Asıl büyük rekabetin, gerçekten muasır medeniyet seviyesine değil, onun üzerine çıkarmakta yoğunlaştığını, en azından Genel Sekreterlik ve personeli olarak anlıyoruz. Bu nedenle temel hedefin bu noktada yoğunlaşması gerektiğine inanıyoruz.''
-''BATI OLARAK YORUMLAMIYORUZ''-
Alpogan,
Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Yılmaz'ın paneldeki bir sözüne katılmadığını da belirterek, şunları söyledi:
''Muasır medeniyet seviyesini, MGK Genel Sekreterliği 'Batı' olarak yorumlamamaktadır. Atatürk eğer başka bir fikirde olsaydı, 'Batı'ya gidin, Batı'yı bulun, Batı'ya benzeyin' derdi. Muasır medeniyet, Türkiye Cumhuriyeti'nin Atatürk nesilleri ve mirasçıları olarak, neredeyse, herhangi bir coğrafi yapıya kendimizi sıkıştırmadan önemli olan çağdaş uygarlığı almak ve uymak olarak anlıyoruz ve bu yönde çalışmalarımızı devam ettiriyoruz.''