Klip yüklenmeye başlamazsa play tuşuna basarak birkaç kez deneyin. LÜBNAN'DA YAŞAYANLAR KAÇIYOR Sayda, Sur, Nebatiye bölgelerinde ise halk, okul gibi kamu binaları başta olmak üzere ülkenin iç kesimlerinde kurulan kamplara yerleştiriliyor. Bazı Hıristiyanlar, İsrail bombalarından kaçan Müslümanlara kapılarını açıyor. Tatilcilerin ilgi gösterdiği Beyrut’ta, gökyüzünü kaplayan yoğun duman sebebiyle artık güneşi görmek bile zor. Hizbullah’ın kalesi olarak bilinen kentin güneyindeki banliyölerde deprem manzaraları hakim. Her saldırının ardından olay yerine gelen Hizbullah üyeleri, hasar tespiti yapıyor. Gerillalar caddelerde devriye geziyor, yabancıları durdurup arama yapıyor. Beyrut’a yapılan bombalı saldırılar şehrin altyapısına da zarar verdiği için sık sık elektrik ve su kesintileri yaşanıyor. BM rakamlarına göre 500 bin Lübnanlı, İsrail bombardımanı nedeniyle yaşadıkları yerleri terk etti. Başkente ulaşabilenler, saldırıların uzağında kalan Hıristiyan mahallelerindeki okullarda misafir ediliyor. Bunlardan biri de Sad El Buçeriye okulu. Okulda kalan 800 kişi boş sınıf ve koridorlarda yerlere serilen battaniyeler üzerinde yatıyor. Elektrik olmadığı için mum ışığında oturan Lübnanlılar, derme çatma imkanlarla yemek yapmaya çalışıyor. Okuldakiler, daha çok İsrail'in bombaladığı Sur ve çevresindeki köylerden gelmiş. İsrail saldırıları, çok sayıda etnik ve dinî grubun bulunduğu ülkede dayanışmayı da artırmış durumda. Öyle ki; başkente ulaşan Müslümanların yiyecek ve içecek ihtiyaçlarını çevrede yaşayan Hıristiyanlar sağlıyor. Okulda yaşayan Şii kökenli Samira Cezine, ailesiyle güneyden gelmiş. Evlerinin bombardımanda yıkıldığını söyleyen Cezine, İsrail'in, Hizbullah'a verdikleri destekten dolayı kendilerini cezalandırdığını söylüyor. Ancak Hizbullah'a güvendiklerini vurgulayan Cezine, “İsrail'in karşısındayız. Evimiz yıkılsa bile Hizbullah ile beraberiz. Ne olursa olsun Nasrallah'ı izlemeye devam edeceğiz.” diyor. Cezine, kendilerine kapılarını açan Hıristiyanlara da teşekkür ediyor: “Hıristiyan Beyrut bize kapılarını açtı. Onlara çok teşekkür ediyoruz. Saldırılar bitene kadar bize destek olacaklarını söylediler.” Beyrutlular, 24 saat boyunca süren bombalamalardan dolayı büyük tedirginlik yaşıyor. Şehrin Hıristiyan mahallelerinde bile akşam saatlerinden sonra büyük bir sessizlik yaşanıyor. Savaştan önce binlerce insanın doldurduğu caddeler bomboş durumda. Bombalanan yerlerde ise Hizbullah üyelerinin dışında kimse yok. Taksiciler, yüksek para tekliflerine rağmen hedef alınan bölgelere gitmek istemiyor. İki günden beri birlikte seyahat ettiğimiz aracın şoförü de önceki gece gerçekleşen saldırıların ardından can güvenliği gerekçesiyle işi bıraktı. Türkiye'nin Beyrut Büyükelçiliği de şu ana kadar Lübnan'dan 1000'den fazla Türk vatandaşının tahliye edildiğini bildirdi. Büyükelçi İrfan Acar, Beyrut'ta 10 bine yakın Türk vatandaşının yaşadığını, kalan vatandaşları da feribotla tahliye etmek için bakanlık ve diğer yetkililerle görüşmelerin sürdüğünü aktardı. İrfan Acar, Lübnan'da meydana gelen gelişmeleri kaygıyla izlediklerini ifade ederek, ülkede istikrarın sağlanmasını temenni ettiklerini söyledi. Zaman