31 yıllık sürgünün ardından Temmuz'da
Türkiye'ye dönen
Kürt siyasetçi
Kemal Burkay, Kürt seçmenin yapısını "
Kürtler, tek kalıptan çıkmış değil, Kürtlerin politik tavırları bir değil" sözleriyle değerlendirdi. İki ay Türkiye'yi gözlemleyen Burkay, "Kürt halkı, tarihte belli dönemlerde belli sloganların arkasına takılır giderler, bu her zaman doğru yönde gittiklerini göstermez. Kürtlerin hepsinin
Öcalan'ın arkasından gittiği kanısında değilim, Ak Parti, BDP'den daha fazla oy alıyor. İkincisi Kürtlerin sessiz bir çoğunluğu var, bu çoğunluk
PKK'lı falan değil" diye konuştu.
Kemal Burkay 50 yıldır siyasetin içinde. Türkiye İşçi Partisi'nde başladığı siyasi yaşamını halen sürdürüyor. 1976 yılında bir grup Kürt arkadaşıyla kurmasından bu yana, sosyalistliğiyle Kürtlüğü bir arada yürüyor. Temmuz'da 41 yaşında ayrıldığı vatanına dönen aydınlarımızdan Kemal Burkay, Kürt halkı, PKK ve BDP'ye ilişkin önemli tespitlerde bulundu.
KÜRTLERİN SESSİZ ÇOĞUNLUĞU...
Burkay, "Kürtler, tek kalıptan çıkmış değil, Kürtlerin politik tavırları bir değil. PKK çıktığı zaman biz kitleseldik. PKK politikasını bize düşmanlık sayıyor. Şimdi PKK'yı çok eleştirdik biz dolayısıyla Kürtler arasında kimse PKK'yı eleştirmiyor değil düne kadar PKK yanında olan, onun listesinden milletvekili olanlara sormak lazım, görmediler mi yanlışları, şimdi hala görmüyor mu yanında olanlar, ayrılanlara bir şey demiyorum" diye konuştu.
Kürtlerin tarihte belli dönemlerde belli sloganların arkasına takılır gittiklerini ve bunun her zaman doğru yönde gittiklerini göstermeyeceğini savunan Burkay ahaber'e verdiği röportajda, "Kürtlerin hepsinin Öcalan'ın arkasından gittiği kanısında değilim, Ak Parti, BDP'den daha fazla oy alıyor. İkincisi Kürtlerin sessiz bir çoğunluğu var, bu çoğunluk PKK'lı falan değil, Öcalan'ı böyle kutsayıp peygambere çevirdiler. Bize putlar, diktatörler gerekli değil. Biz
demokrasi ve
özgürlük istiyoruz. İşin kötü tarafında Türk aydınları içinde de bunu destekleyenler var. Öcalan'ın taraftarları var, onlar belli, gidip köyünde toprağını alacak kadar kutsayanlar var ama bütün Kürtler değil. Kürtler de değişiyor, PKK'nın son şiddet eylemleri onaylanmıyor. Herkes sesini çıkartamıyor özgürce, bunun zamanı var" dedi.
ÖCALAN ESAD'I ÖRNEK ALIR
Burkay, Abdullah Öcalan'a ilişkin de "Tamam ben Öcalan'ı kendime
rakip olarak görmüyorum. Düşman olarak da görmüyorum. Tutuklu bir insan. Özgürlüğüne kavuşursa bundan rahatsız olmam. Bakın bir
Arap Baharı yaşanıyor,
Saddam çöktü gitti,
Esad Öcalan'ın örnek aldığı kişilerdir bunlar,
taklit ettikleridir" dedi.
KÜRTLERİN HABERİ OLMADAN...
1993'te Şam'da Öcalan ile imzalanan
protokole de değinen Burkay, "
Talabani bir girişimde bulunmuştu, silahların susması için. O dönemde PKK ile protokol imzaladık, ortak istemlerimizi Türk tarafına ilettik, federasyon da vardı, silahların susması da vardı. 10 maddeydi. Şimdi ki protokol, MİT ile Öcalan arasında olduğu söylenen protokoldür. Kürtler adına yapılıyor. İmralı'da yatan bir kişi bütün Kürtler adına bir protokol imzalıyor. Ben bunu
komik buluyorum. Nasıl oluyor da bir tek Kürt bütün Kürtler adına protokol imzalıyor. Kürtlerin haberi var mı içeriğinden?" dedi.