Katar'da Başbakan Tayyip Erdoğan ile ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın başbaşa görüşmesinde "uzadığı" gerekçesiyle odaya girmek isteyince kriz oluşturan ABD'nin Doha Büyükelçisi Joseph LeBaron "tanıdık" çıktı. LeBaron'un 1960 ve 1980'li yıllarda toplam 6 yıl süreyle İstanbul, Adana ve kısa süreli de olsa Ankara'da bulunduğu, büyükelçilikte çalıştığı belirtildi. Türkçe, Arapça, Farsça ve Fransızcayı çok iyi derecede konuşan Le Baron'un görev alanı ise istihbarat. Önceki gün Erdoğan ile Clinton'un 20 dakika olarak planlanan görüşmesi 1 saate çıkınca LeBaron, Clinton'u uyarmak için odaya girmek istemişti. Türk görevlilerce durdurulan LeBaron, içeri girmekte ısrar edince devreye Başbakan Erdoğan'ın dış politika danışmanı Büyükelçi Fuat Tanlay girmiş, LeBaron'u Clinton'un Türkiye başbakanı ile görüştüğü şeklinde uyarmıştı. Ancak LeBaron, "Bu görüşme bitmeli. Clinton'un Katar Şeyhi ile randevusu var o görüşme daha önemli" deyince Tanlay, "Bizim önemimizin ne olduğuna sen karar veremezsiniz. Ülkeme hakaret edemezsin. Bu senin haddine değil" demiş ve iki diplomat birbirinin boğazına sarılmıştı. Önceki gün yaşanan bu gerilimde sinirden kapıları tekmelediği belirtilen LeBaron'un 1960'ların başında ABD ordusuna katıldığı ve bu süre içinde Adana'daki İncirlik Üssü'nde bulunan ABD Hava Kuvvetleri'nde "istihbarat subayı" olarak görev yaptığı öğrenildi. 3 yıl süreyle Adana'da görev yapan LeBaron'un bir süre sonra ordudan ayrılarak Dışişleri'ne girdiği belirlendi. Diplomat olarak kariyerini sürdüren LeBaron'un ilk görev yerinin de krize neden olduğu ABD'nin Doha Büyükelçiliği olduğu ortaya çıktı. LeBaron'un bu defa 1980'lerde bir diplomat olarak Türkiye'ye geldiği ve ABD İstanbul Başkonsolosluğu'nda görev yaptığı öğrenildi. Ankara'da ABD Büyükelçiliği'nde kısa bir süre de görev alan LeBaron'un özellikle "Ortadoğu ve istihbarat paylaşımı" konularında görev aldığının altı çizildi. NOT ULAŞTIRILDI Başbakanlıktan yapılan bilgilendirmede görüşmenin uzaması nedeniyle, LeBaron'un Clinton'a "programıyla ilgili bilgi aktarmak istediği" belirtildi. Elçinin notunun Clinton'a ulaştırıldığı, Clinton'ın görüşmenin sürmesinden yana inisiyatif kullandığı belirtilen bilgilendirmede elçinin kontrolünü yitirdiği vurgulandı. 'Gerekli yanıt verilmiş' ABD Doha Büyükelçisi Joseph Evan LeBaron ile tartışan Büyükelçi Fuat Tanlay'a meslektaşlarından destek geldi. Emekli büyükelçi ve eski CHP Milletvekili İnal Batu: Fuat'ı tanırım, tepkisinde haklıdır. Bir Türk başbakanının görüşmesinin daha önemsiz olduğunu iddia ederek içeri girmeye çalışan meslektaşını uyarması hakkıdır. Çünkü Amerikalı elçinin 'daha önemli' lafı oldukça yanlış. Türk heyetine gelip nazik ve bir diplomata yaraşır şekilde, 'Bakanımızın başka bir randevusu var, müsaade ederseniz girip hatırlatayım' demek başka, 'daha önemli görüşmesi var' diyerek odaya girmeye çalışması başka. Emekli Büyükelçi Nüzhet Kandemir: Olaylar bu noktaya gelmemeliydi. Ancak bu noktaya geldikten sonra o münasebetsizliğe gerekli yanıt verilmeliydi. Elçi doğru yaptı. Büyükelçi süre uzadığı için uyarıda bulunmak istemiş, ancak böyle bir talebi olduysa 'çat kapı' içeriye giremez. Bu doğal talebin not şeklinde usulen içeriye aktarılması gerekir. Gergin bir ortam doğmuş, ancak ABD elçisi de gereksiz bir ifade ortaya koymuş. Bizim elçimiz de gereken yanıtı vermiş. SABAH