Kayseri eski İl Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizöz, Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ‘Adam öldürmek', ‘Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak' ve ‘Adam öldürmeye azmettirmek' suçlamasıyla 9 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmaya başladı. Mahkeme salonunda Albay Temizöz ile diğer sanıkların sağında ve solunda jandarma erler yerine yüzbaşı rütbeli subayların durması dikkat çekti. Temizöz'ün mağdur yakınlarının bulunduğu tarafa bakamamaları dikkat çekti. NORMAL PROSEDÜRDE YÜZBAŞI YOK Mahkeme salonlarında tutuklu sanıkların bulunduğu alanın etrafında bir astsubay ya da uzman çavuş nezaretindeki jandarma erler nöbet tuturken, Albay temizöz için nöbetçi askerlerin rütbelerinin yükseltilmesi dikkat çekti. Mahkemede Temizöz ile diğer sanıkların sağına ve soluna iki yüzbaşı nöbetçi olarak görevlendirildi. Albay Temözöz için mahkeme salonunda uygulanan ‘rütbe' prosedürünün herhangi bir mesaj taşıyıp taşımadığı ve bundan sonraki duruşmalarda da aynı prosedürün uygulanıp uygulanmayacağı merak konusu oldu. AİLELERE HİÇ BAKAMADILAR Önceki günkü duruşmada dikkat çeken bir başka nokta ise yıllardır yakındarından haber alamayan mağdur aileleri ile onlarca fali meçhulden sorumlu tutulan sanıkların aynı salonda karşılaşması oldu. Aileler öfkeliydi ancak sanıkların, ailelerin bulunduğu tarafa duruşma boyunca hiç bakmaması çok dikkat çekiciydi. Mağdur avukatları, Albay Temizöz'ün hala görevde olup maaş almasının kabul edilemez olduğunu, hakkında 9 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istenen Temizöz'ün tüm yetkilerinin derhal alınması için Jandarma Genel Komutanlığı'na müracaat edeceklerini dile getirdiler. HSYK'DA GÖREVDEN ALMA GİRİŞİMİ Diyarbakır 6. Ağır ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada yaşananlar, Ali Suat Ertosun'un önergesiyle krize dönüşen HSYK toplantılarında yaşananları akıllara getirdi. HSYK üyesi Ertosun, Albay Temizöz'le ilgili 9 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen iddianameyi hazırlayan Özel Yetkili Savcı Ergun Tokgöz ile iddianameyi kabul eden Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Menderes Yılmaz'ın görevden alınmasını istemişti. Ancak Adalet Bakanlığı'nın kararlı tutumu ve kamuoyu baskısı bu girişimi sonuçsuz bırakmıştı. Siyasete müdahale edip Atak'ı belediye başkanı seçtirdim ‘Adam öldürmek', ‘Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak' ve ‘Adam öldürmeye azmettirmek' suçlarından 9 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanan Albay Cemal Temizöz, iddianamede “1993 yılında Cizre'de ‘terörle mücadele ediliyor' görüntüsü altında ‘korucu, itirafçı ve uzman çavuşlardan oluşan bir grup oluşturduğu' ve ‘söz konusu grubun, süreç içerisinde asli görevinden ayrılarak yargısız infazlar yaptırmakla' suçlanıyor. ÇOBAN VE GÖÇER BELEDİYE BAŞKANI Temizöz, hakkındaki iddilarla ilgili savunmasını yaparken, birçok konuda da itiraflarda bulundu. Güvenliği sağlamakla görevli bir asker olarak siyasete ve seçimlere müdahale ettiğini itiraf eden Temizöz “1994 yerel seçimlerinde ‘Salim Şık ve Haşim Haşimi'ye rağmen çoban ve göçer olan Kamil Atak'ın Cizre'de belediye başkanı seçilmesini sağlayarak PKK'nın Cizre'deki prestijine darbe vurdum” dedi. ÖLÜM KUYULARI PKK'NIN İŞİ Ölüm kuyularının PKK'nın işi olduğunu savunan Temizöz, “Terör örgütü mensupları prestijlerini kaybetmemek için ölülerini çatışmanın yaşandığı yerlere gömüyordu. Şimdi belirledikleri noktalarda kazılar yapıyorlar. Bölgedeki bütün kanunsuzluklar üzerine fatura ediliyor. Kimler tarafından ve ne maksatla öldürüldüklerini bilmiyorum” iddiasında bulundu. HIDIR ALTUĞ ASKER DEĞİLMİŞ “Adem Yakın ve Hıdır Altuğu'un daha önce asker olduğu yönünde savcılığa verdiğim ifademin değiştirilmesini istiyorum. Hıdır Altuğ'un askerliğini yapan personel olduğunu düşünüyordum. Aradan çok zaman geçmiş yanılmışım. Hıdır Altuğ asker değilmiş.” DTP MİLLETVEKİLLERİ TANIKLARLA GÖRÜŞTÜ “Tükenmez kalem” ve “Sokak lambası” ve Mehmet Nuri Binzet'in ifadelerini geri çekmeleri suçsuz olduğumu gösteriyor. Binzet'in ilk ifadeini tekrardan kabul etmesinin nedeni cezaevinde DTP'lilerle yaptığı görüşmelerdir. Tükenmez Kalem vazgeçti Albay Cemal Temizöz davasının hem tutuklu sanığı hem de ‘Tükenmez Kalem' rumuzlu gezli tanığı olan PKK itirafçısı Abdülhakim Güven, mahkemeye verdiği yazılı ifadesinde, gizli tanıklıktan vazgeçtiğini belirtti. Davanın gizli tanıklarının cezaevinde ifadelerini geri çekmeleri için tehdit edildikleri iddiaları ayyuka çıkmışken, gizli tanıklıktan vazgeçen Güven “Tehditle gizli tanık oldum. Yüzüm değiştirilecekti. Ancak savcı sözünde durmadı” iddiasında bulundu. STAR