Buna göre daire 5 şubeden oluşuyor. Havacılık şubesinin tek görevi 'irticayla mücadele.'
Kozmik belgelerin saklandığı odaya ise tam 4
kilitli kapıyı açılarak girilebiliyor.
Islak
imzalı '
İrtica ile Mücadele Eylem
Planı' davasında dün kritik bilgiler gün yüzüne çıktı. Tutuklu
sanık Albay Dursun Çiçek,
savunmasında Genel
kurmay'da irtica ile mücadeleye yönelik bir birim olduğunu
itiraf etti. Destek Daire Başkanlığı'nın 5 şubesinden biri olan bu birimin adının ise 'Havacılık ve istihbarat' olduğunu kaydetti.
Kozmik belgelerin saklandığı yerin ne denli güvenli olduğunu da şu cümlelerle anlattı: "İçeri girmek için
personel olmak gerekir ki girmek için de
kart gerekir. Personel değilseniz, isminiz kaydedilir, kimliğiniz de alındıktan sonra içeri girebilirsiniz. Benim görev yaptığım bölüme girebilmek için ana girişten sonra 3. şubenin kilitli kapısını açmanız gerekir. Daha sonra üçüncü kilitli bir kapı daha çıkar karşınıza. Benim oda kapısı. Bundan sonra da odada gizli belgelerin bulunduğu dolabı açmak için iki kilit lazım. Yani
iftiracı, bu 4 kilidi de açmayı başarmış, benim dolabımdan yağdan kıl çeker gibi bu iftira belgesini ortaya çıkarmış."
Belge,
12 Haziran 2009'da 'AKP'yi ve Gülen'i bitirme planı' başlığıyla
Taraf Gazetesi'nde yayımlandı. 10 Kasım'da ise meçhul
subay tarafından savcılığa ıslak imzalı orijinali gönderildi.
BİR ASKERİN İSMİNİ VERDİ
Albay Çiçek,
İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde yaptığı savunmada sık sık sesini yükseltti. 1990 yılında kurmay olduğunu, 2004 yılında Bilgi Destek Daire Başkanlığı'nda göreve başladığını belirtti. Psikoloik
Harekat Dairesi adı verilen ve görev yaptığı Destek Daire Başkanlığı'nın 5 şubeden oluştuğunu vurgularken, "Bunlardan ilki
terör konularına
bakan şubedir. İkincisi
havacılık ve istihbarat şubesidir ki sadece irticaya bakar. Benim görev yaptığım 3. Şube ise NATO, tatbikat ve dış konularla alakalı işlemlere bakar.
İrticayla uzaktan yakından alakası yok. Hulusi Gülbahar arkadaşın çalıştığı 4. Şube, Silahlı Kuvvetlerin halkla bütünleşmesi konularına bakar. Beşinci şube ise
destek şubesidir." dedi.
TEHDİT ETTİ: HESAP SORACAĞIM
Çiçek, belgenin
Nisan 2009'da hazırlandığına kimin karar verdiğini sinirli ve yüksek bir ses tonuyla sordu. Ardından şu ifadeleri kullandı: "Belgenin neresinde tarih yazıyor. Bu plan değil,
pilav. İftira, yargısız
infaz belgesi. Bana çektirdiklerinin hesabını soracağım."
Çiçek'in şu sözleri dikkat çekti: "
Savcı, 'Dursun Çiçek bu planı
karargahta hazırlamadıysa' diyor. Oysa baştan karargah içerisinde başbaşa verip hazırladığımızı söylüyordu. İddianame hazırlandıktan sonra görüyoruz ki Dursun Çiçek şerefsizi bu planı hazırlamış. Bu şerefsizliği,
iddianame-
soruşturma savcılarına iade ediyorum."
'3 KARDEŞİM TÜRBANLI'
Albay Çiçek'in şu sözleri de
duruşmaya damgasını vurdu. Çiçek, 'Ben irtica işinden anlamam. Bu konunun tartışılmasından da rahatsızım. 5 kardeşiz. 3'ü kız ve
türban takıyor'' şeklinde konuştu.
‘ŞEHİT OSAYDIM' DEYİP AĞLADI
Bu arada Çiçek, geçen yıl
Mart ayında
Genelkurmay Askeri Disiplin Mahkemesinde
başkanlık görevi yaparken bir binbaşının belge sızdırdığı iddiasıyla yargılandığını hatırlattı. Çiçek, ''
Binbaşı, 'Bu suçtan yargılanacağıma şehit olsam daha iyi' dedi. Ben de keşke Güneydoğu'da şehit olsaydım bunları yaşamasaydım'' diyerek ağladı.
7 KEZ ONAYLANAN İMZA SAVUNMASI: İMZA ÖZÜRLÜYÜM
Albay Dursun Çiçek,
sahte belge üzerinde tek gerçeğe yakın olan şeyin imzası olduğunu iddia etti. Çiçek, ''Çünkü
taklit edilebilen bir imza. Ben imza özürlüyüm. En zayıf noktam bu. Ben de bunu kabul ediyorum. İmzam değişken ve taklit edilmesi kolay.'' dedi. Çiçek'in imzası Jandarma Kriminal dahil 4 kurum tarafından 7 kez onaylanmıştı. Jandarmanın raporunun ardından ise
İnternet sitesinde yayımlanan ses kaydında Çiçek, "Bir kazık yedim. Ha ileri bir adım atmak için o kazığa razıyız." ifadesini kullanmıştı. Çiçek, raporunda
şüpheli bir cümle bile kurmadağı için Jandarmaya sitemde bulunmuştu.
PLAN ÇIKINCA BÜROSU LAĞVEDİLMİŞTİ
Albay Çiçek'in duruşmada yaptığı savunma Bilgi Destek Daire Başkanlığı'nın
yasa dışı faaliyet gösterdiğini ortaya koydu. Çiçek, 2005 yılında yapılan düzenlemeyle
psikolojik harekat yapma yetkisi elinden alınan Genelkurmay'ın yeni kurulan birimlerde bu faaliyetlerini sürdürdüğünü itiraf etti.
Psikolojik harekat yetkisi 2005 yılında Genelkurmay'dan alınarak Milli
Güvenlik Kurulu'na verilmişti. Bunun güzerine Psikolojik Harekat Daire Başkanlığı kapatılmıştı. Ancak bu dönemde yeni kurulan Bilgi Destek Dairesi'nin yetkisi olmadığı halde psikolojik harekata davam ettiği Çiçek'in sözleriyle doğrulanmış oldu.
Hukukçular Genelkurmay'a bağlı söz konusu şubelerde bilgi destek adı altında yapılan 'psikolojik harekat"ın yasalara aykırı olduğunu, Genelkurmay'ın böyle görevi olmadığını vurgulamıştı. Dünkü duruşmada Çalıştığı şube ile ilgili bilgiler veren Çiçek, biri destek olmak üzere 5 şubeden oluştuğunu belirttiği Bilgi Destek Dairesi'de yapılan görevleri yasal bir faaliyet gibi anlattı.
Suçlamaların tümünü reddeden Çiçek, plan ortaya çıktıktan sonra "Genelkurmay'ın neden kendi şubesini lağvettiği"yle ilgili bir açıklamada bulunmadı. Çiçek'in altında ıslak imzası bulunan belgenin fotokopisi ortaya çıktıktan sonra 3. Bilgi Destek Şube'nin lağvedildiğini Taraf gazetesi duyurmuştu. Kapatılan 3. Bilgi Destek Şubesi'nin yerine aynı alanda çalışacak yeni bir birim kurulmuş,
Genelkurmay Başkanlığı Özel Sekreterliği'ne bağlı olacak bu birime Çiçek dahil, karargâhta "çok güvenilen" 10 subay atanmıştı.