Karaköy sakinlerinin büyük çoğunluğu geceyi yakın köylerdeki akrabalarında geçirirken, sabahın ilk ışıklarıyla köylerine gelenler evlerinin enkazında, kullanılabilir durumdaki eşyalarını ve “hatıraları”nı aramaya başladı. Yangının sabaha karşı tamamen söndürülmesiyle birlikte evlerinin enkazını gezen köy sakinleri, geride kalan eşyalarını ararken gözyaşlarını tutamadı. Yaşanan felaketin ardından konuşmakta zorlanan ve geceyi çadırda geçiren köy sakinlerinden Ümmü Gülsüm Şen, evinin tamamen yandığını, hayvanlarının ise kayıp olduğunu anlatıyor. Yangında, birçok köy sakini, evini ve hayvanlarını kaybederken, alevler
genç kızların da çeyizini ve hayallerini yok etti. Yangın nedeniyle evi kullanılamaz hale gelen Hanife Şen’in en büyük üzüntüsü torunu Gülifer Yaşar’ın çeyizinin yanması oldu. Şen, “Yangın, hem evimi hem de büyük emekler harcayarak hazırladığım torunumun çeyizlerini yok etti.” diyor. Yanan çeyizleri ile birlikte hayalleri yıkılan genç kızlardan biri de 22 yaşındaki Hanife Sabuncu. Hanife 23 Nisan’da aynı köyden Mustafa Arput’la evlenecekti. Düğün için tüm
hazırlıklar tamamlandı,
Bursa’dan ev kiralandı, temizliği yapıldı. Düğün için davetiyeler dağıtıldı ve iki genç dünyaevine girmek için gün saymaya başladı. Ancak
düğüne sayılı günler kala
köylü kadınların ekmek yapmak için yaktıkları ateşi tam söndürmemeleri felaketin başlangıcı oldu. Şiddetli esen lodosun da etkisi ile kısa sürede çevredeki çalı çırpıya sıçrayan kıvılcımlar 150 hanelik Karaköy’ü tamamen küle döndürdü. Köylüler, gözyaşları içerisinde yanan evlerini izlerken yeni bir yuva kurma hayalleri
yangınla birlikte küle dönen Hanife Sabuncu hikayesini şöyle anlattı: “Düğün için her şeyi tamamladık, gün sayarken bu felaket başımıza geldi. Çeyizimle birlikte tüm hayallerim de kül oldu.”
Düğün öncesi çeyizleri yandı
Kısa bir süre sonra askerdeki nişanlısının gelmesiyle düğün yapmayı planlayan 21 yaşındaki Şükran Sevinç de çeyizini yangında kaybeden gözü
yaşlı genç kızlardan biri. El emeği göz nuru dökerek hazırladığı çeyizini kaybetmenin acısını ağlayarak yaşayan Şükran Sevinç; “Çeyizimi tamamlamış, nişanlımın yolunu gözlüyordum. Askerden gelir gelmez düğün yapacaktık, ama artık çeyizim kül oldu, Devletten
yardım bekliyoruz.” diye konuşuyor. Şükran’ın dayısı Hasan Sevinç ise Şükran’ın öksüz büyüdüğünü belirterek şunları söylüyor: “Şükran’ın sadece yaşlı bir babası vardı, yiyeceklerinden kısarak çeyiz yapmıştı. Ama artık o güzelim çeyizler kül oldu. İlgililerden yardım bekliyoruz.”
Fadime ve Mustafa Güne de evlerinin tamamen yandığını, hayvanlarının telef olduğunu ifade ederek, üzerlerinde bulunan
elbise dışında hiçbir şeylerinin kalmadığını anlattılar. Bursa’da yaşayan Mustafa Türedi ise bütün yatırımını köyüne yaptığını dile getirerek, “Bütün kazancım o evdi. O da gitti. Evimi kaybettim; ama canımı kurtardığım için mutluyum.” dedi. Karaköy’e gelerek felaketi yerinde inceleyen
Vali Nihat Canpolat, vatandaşın yaralarının kısa sürede sarılacağını söyledi.
Türk Kızılayı Bursa Yerel
Afet ve
Müdahale Lojistik Merkezi sorumlusu Yusuf
Çağlayan ise köy girişindeki boş bir alana, vatandaşların kalması için 5’er kişilik 28 çadır ile 2 ikmal çadırı kurduklarını söyledi. Talebe göre çadır sayısının artırılacağını belirten Çağlayan, köy halkına 3 öğün sıcak yemek dağıtılacağını kaydetti.