NATO devlet ve hükümet başkanları İttifak'ın gelecek 10-15 yılını şekillendirecek yeni stratejik konsepti onayladı.
Belgede, AB üyesi olmayan
Avrupalı NATO müttefiklerinin (
Türkiye,
Norveç ve
İzlanda) AB misyonlarına önemli katkı yaptığı vurgulanarak, ''NATO ve AB arasında stratejik
ortaklık için AB üyesi olmayan Avrupalı NATO müttefiklerinin bu çabalara bütünüyle
katılımı elzemdir'' denildi.
Diplomatik kaynaklar, Türkiye'nin ısrarlı talebiyle metne giren bu ifadenin, Türkiye'nin Avrupa Savunma Ajansı'na ortak üyeliği, Avrupa
Güvenlik ve Savunma Politikası'na dahil olması ve operasyonlarda karar mekanizmasına katılım beklentilerini yansıttığını kaydetti.
Belgede, ''NATO'nun AB ile stratejik ortaklığı, karşılıklı tam açıklık, şeffaflık, tamamlayıcılık, her iki kurumun
yetki ve kurumsal bütünlüğüne saygı ruhu içinde bütünüyle güçlendirmek istediği'' ifade edildi.
NATO'nun 5'inci maddesi olan kollektif
savunmayı güçlendiren ifadelere yer verilen belgede, ''NATO üyeleri saldırılara karşı daima birbirine
yardım edecek'' denilerek, bu taahhüdün ''güçlü ve bağlayıcı'' olduğu vurgulandı.
-NÜKLEER CAYDIRICILIK POLİTİKASI SÜRÜYOR-
''
Nükleer ve konvansiyonel kapasitelerin uygun karışımına dayalı vazgeçiricilik, genel stratejimizin temel unsurudur'' ve ''nükleer silahlar var oldukça, NATO nükleer
ittifak olarak kalmayı sürdürecektir'' ifadelerinin de yer aldığı NATO belgesinde, nükleer caydrıcılık politikasının sürdürüleceğine işaret edildi.
NATO'nun herhangi bir ülkeyi tehdit olarak göstermemesi gerektiğini vurgulayan Türkiye, bu görüşünün belgeye yansımasını sağladı. Yeni stratejik konseptte, ''İttifak, hiçbir ülkeyi düşman olarak değerlendirmez. Fakat kimse, herhangi bir üyesinin güvenliği tehdit edildiğinde, NATO'nun kararlılığından şüphe duymamlıdır'' denildi.
Onaylanan yeni stratejik konseptle birlikte NATO, balistik füzeler ve siber saldırı gibi 21'inci yüzyılın tehditlerine göre yeni yeteneklerin geliştirilme iradesini gösterdi.
Belgede siber saldırıların daha sık ve daha organize yaşanmaya başlandığı ve hükümetlere, iş dünyasına, ve kritik altyapılara daha ağır
maliyet verdiği tespiti yapılarak, bunların bellli bir aşamadan sonra NATO üyelerinin
refah, güvenlik ve istikrarının tehdit edebileceği uyarısında bulunuldu.