Kart, komitacılık kavramını "Nitelikli olan
örgütlere sahip çıkmamak ve parti içi dar kadroculuk" anlamında kullandığını söyledi.
Türkiye Büyük
Millet Meclisi (
TBMM)'nde Hrant Dink'in
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (
AİHM)'nde yargılanmasına ilişkin
basın toplantısı düzenleyen Kart, gündemle ilgili gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.
Kart, bugün basında yer alan
Önder Sav'ı komitacılıkla suçladığı yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine, "Ben bu açıklamamın arkasında duruyorum. Ben bunları 8 yıldır söylüyorum.
Kongre ortamlarında söylüyorum. Kimseyi kişisel olarak
hedef almadığımı da belirtmek istiyorum. Şunu söylemek istiyorum.
CHP'nin nitelikli olmayan örgüt yapısına sahip çıkmak, bana yakın olsun da kim olursa olsun temsil keyfiyeti olmayanlara kişisel ve siyasi gerekçelerle sahip çıkmanın yanlışlığını anlatıyorum. Bir kişiye yükleyemezsiniz. Bu siyasetti bir
hasta anlayıştır. Beni bu tür tuzakların içine çekemezsiniz. CHP'li kimliğimi hiçbir zaman kaybetmem. Nitelikli olan kadrolara sahip çıkmamak, bütün organlara açmamak kadroculuk anlamında söylemek istiyorum." ifadelerini kullandı.
CHP'li
Atilla Kart, "Açıklamalarınıza Tepki geldi mi?" şeklindeki bir soruya, "Çok yönlü değerlendirmeler geldi." demekle yetindi. Kart, bu tür konuları kamuoyu önünde tartışmaya meraklı olmadığını, ancak yeri geldiği ve ihtiyaç olduğu için bunları dile getirdiğini kaydetti.
Medyada kendisi hakkında "
Baykalcı" nitelemesinin yapıldığını, bunun doğru olmadığını iddia eden Kart, "Ben Baykalcı değilim, hiçbir zaman da Baykalcı olmadım. Hiç kimsenin adamı olmadım. Ben CHP'liyim. Hiçbir grubun veya kişinin adamı olmadım. Sayın Baykal, bir dönem benim genel başkanımdı elbette ki saygı duydum. Tıpkı bugün Kemal Kılıçdaroğlu'na duyduğum saygı gibi." dedi.
Kart, tüzük tartışmalarına ilişkin ise "Aslında o tüzük değişikliğinin de hayata geçmesi kanısındayım. Bunların partinin yetkili organlarında tartışılması gerekir." şeklinde konuştu. Kart, CHP'nin her yeni lider ve kadro çıkarabilme potansiyeline sahip olduğunu savundu.
Kart, Hakkâri'de meydana gelen patlamaya ilişkin olarak ise şunları söyledi: "Terörün bitmesini dış dinamikler var. Devletin istihbarat örgütleri bu noktada her halde acaba üstlerine düşen görevi hakkı ile yerine getiriyorlar mı? Bütün bunları değerlendirmek gerekir."