Emniyet mensuplarına yönelik
Kocaeli merkezli 8 ili kapsayan operasyonda gözaltına alınan 11 polis, savcılığın tutuklama istemiyle sevk ettiği
mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Saatlerce
adliye önünde bekleyen polis yakınları ve vatandaşlar ile serbest kalan polisler büyük sevinç yaşadı.
Cumartesi günü, Kocaeli merkezli, 8 ilde başlatılan operasyonda 17 polise işlem yapıldı. Kocaeli
Emniyet Müdürlüğü'nün yanı sıra
İstanbul,
Diyarbakır,
Edirne,
Sivas,
Bitlis,
Gümüşhane ve Ardahan'ı kapsayan operasyonda 17 polisin ikametlerinde
arama yapıldı. Pazar günü de söz konusu 17 polisten 11'i gözaltına alındı. Emniyette ifadeleri alınmayan polisler, dün sabah saatlerinde Kocaeli Adliyesi'ne sevk edildi. Savcıların sabah saat 10 sıralarında başladığı ifade alma işlemi
akşam saatlerine kadar sürdü. Soruşturma savcısı gözaltındaki 11 ismi tutuklama talebiyle mahkemeye sevk etti. Mahkemede saat 21.30 sıralarında başlayan işlem, bugün sabah saat 05.30 sıralarında sona erdi. Mahkeme, 'yetersiz
delil' nedeniyle 11 polisi serbest bıraktı.
Polislerin adliyeye getirildiği saatten itibaren,
destek amacıyla adliye önünden ayrılmayan vatandaşlar ve polis yakınları, kararı duyunca büyük sevinç yaşadı. Sevinçlerini birbirlerine sarılarak ortaya koydu.
Gözaltına alınan 8 polisin avukatı Hüseyin Bacacı, karar sonrası adliye önünde gazetecilere bir açıklama yaptı. Bacacı, "Kocaeli merkezli 11 polis arkadaşımız gözaltına alınmasıyla başlayan süreç bugün sabah saat 05.30 sularında son buldu. Son bulma gerekçesi de yeterli delil olmaması nedeniyle serbest bırakılması şeklinde olmuştur. Zaten aksi durumu beklemiyorduk. Dosyada herhangi bir somut delil, suç unsuru vesaire bir şey yoktu. Ama korkularımız vardı. Üç dört saat önce basınla görüştüğümüzde bu korkularımızı dile getirmiştik. Ama hukukun üstünlüğüne inanan bağımsız yargı mensuplarının olduğunu bilmek, mesleğimiz adına, hukukçuluğumuz adına bize büyük onur verdi. Tekrar geçmiş olsun diyorum" dedi.
Bacacı,
soruşturmaya
bakan koordinatör savcının değişmesine ilişkin, "Koordinatör savcıların değişmesinde benim şahsi kanaatim dış etkenlerin bir şekilde siyasi baskının olduğu yönündeydi. Ama hakime hanım bu baskılara
boyun eğmedi diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Eski
İstihbarat Şube Müdürü Ali
Öztürk'ün eşi Aysel Öztürk de "Olması gereken oldu diyorum. Sadece beklettiler, süreç uzun sürdü. Ama doğru olan buydu. Bu süreç bitmiştir. İnşallah bundan sonra böyle bir şey yaşanmaz." dedi. Gözaltına alınanlardan istihbarat şube müdürü Özgür Nikbay'ın ağabeyi Uğur Nikbay da "Sonuçtan çok memnunum çok mutluyuz. Bu yargılamada emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. Yüreğimiz ağzımızdaydı ama sonuç güzel oldu. Herkes bize destek verdi sağ olun var olun" diye konuştu.
Serbest kalan istihbarat şube müdürü Özgür Nikbay da şunları kaydetti: "Bizim burada gözaltına alınmamızın sebebi şahsi kanaatimi söyleyeyim. Bizlere dosyamızda mevcut bulunan, isnat edilen bir
takım tirajı
komik,
iftiralar diyorum ben bunlara. Bunlar, isnat değil iftira üstelik tirajı komik iftiralar. Bunlardan dolayı değil, bana göre bizim gözaltına alınmamız, burada şuanda içerisinde bulunduğumuz at izinin it izine karıştığı süreçten dolayı düşünüyorum. Kusura bakmayın bu tabirimi af buyurun. Bu süreç öyle bir süreç ki delilden sanığı giden insanların cezalandırıldığı,
sanık bulup da daha sonra sanığın bir takım muamelelerle, il
legal gayri insanı muamelelerle, dosyanın altını doldurmak için deliller bulmaya çalışan insanların ödüllendirildiği bir dönemdeyiz. Şu anda bizim hakkımızda isnat edilen bu suçlar, tirajı komik iddialar diyorum ben bunlara. Bu iftiraların temelinde
illegal dinleme yaptığımız, şeklinde bir ifade var. Bakın biz illegal
dinlemeler yapmıyoruz. Bizim yaptığımız dinlemelerin tamamı hukuk uygun, legal dinlemeler. Fakat bu legal dinmeleri yapan insanlar bizim gibi insanlar burada suçlu gibi gösterilip
adalet önüne çıkartılıp insanlar afişe ediliyor. Öte yandan ülkemizde 'telekulak' kelimesini, bu ifadeyi sokan bir insan, meslek hayatında bütün delilleriyle, illegal dinleme odalarıyla, sistemleriyle yakalanan daha sonra bu çalışma neticesinde devletin en üst düzey ileri gelen insanları dinleyen meslektaşlarımızdan birisi, tutulup bu ülkede bir ilimizin başına il
emniyet müdürü olarak getiriliyor. Şu anda bizim sürecimiz böyle bir süreç. Biraz önce bahsettiğim o sürecin gerekleri bunlar. Şunu da söyleyeyim. 6-7 ekim olaylarıyla birlikte ülkemizi terörize eden, ülkemizin büyük bir bölümünü terörize eden insanları organizatörü pozisyonlarındaki KCK'lıların birer birer cezaevlerinden çıkartılıp onlara yönelik çalışma yapan insanların, bizim gibi insanların onların yerine cezaevine tıkılmaya çalışıldığı bir süreç. O yüzden bu sürece ben at izinin it izine karıştığı süreç diyorum. Bizim gözaltına alınmamızın bana göre tek sebebi budur."
Serbest kalan bir polisin babası
Erdem Özergün ise, "Bundan büyük mutluluk olmaz adalet yerini buldu. Çünkü çocuklarımızın en ufak hatası kusuru yoktu. Herşeyi hukuka uygun şekilde yaptılar, görevlerini layıkıyla yaptılar. Onun müfakatını da adalet içerisinde bulunan dürüst insanlar sayesinde kavuştular. Çok mutluyum.
Allah herkese bu sevinci yaşatsın. İnşallah Allah böyle acılar yaşatmaz, hukuksuzlar yaşatmaz. Herkese teşekkür ediyorum." diyerek duygularını dile getirdi. Adliye önünde bekleyen vatandaşlar ve polis yakınları ile serbest kalan polisler adliyeden ayrıldı ve evlerine gitti.