Ergenekon davasının dün yapılan 28. duruşmasında tek tutuklu kadın sanık olan Türk Ortodoks Patrikhanesi'nin sözcüsü Sevgi Erenerol savunma yaptı. Erenerol, Ergenekon soruşturmasını başlatan Ümraniye bombalarının sahibi Oktay Yıldırım ile kendisini aile dostu Muzaffer Tekin'in tanıştırdığını söyledi. Erenerol, kendisinde ele geçirilen Ergenekon belgesini, cezaevi ziyaretinde Tekin'in tavsiyesiyle internetten indirdiğini söyledi. KÜÇÜK'Ü SAVUNDU Erenerol savunmasında Muzaffer Tekin'in Kıbrıs Harekatı'ndaki başarısından dolayı madalya ile ödüllendirildiğini, Veli Küçük'ün de terörist olarak burada yargılanmasının anlaşılamaz bir durum olduğunu ileri sürdü. Türk Ortodoks Kilisesi'nin kurucusu birinci Papa Eftim'in torunu olduğunu söyleyen Erenerol, Fener Rum Patriği Bartholomeos'un kendilerine Türklüğü unutturmaya çalıştığını iddia etti. Erenerol, 'İstanbul dışına çıkartılması istenen Fener Rum Patrikhanesi İstanbul'da bırakılmıştır. Bugün neden İstanbul'da bırakıldığı daha iyi anlaşılmaktadır. İçimizdeki 'Truva Atı'dır. Mübadele ve 'tehcirden' bugün Türkiye sorumlu tutulmaktadır" dedi. PATRİĞİ SUÇLADI Danıştay Saldırısı'nın Fener Rum Patrikhanesi'nin Cenevre'de toplantı yaptığı tarihte gerçekleştirildiğini söyleyen Erenerol 'Bu toplantıya Bartholomeos, 'Ekümenlik' sıfatıyla katıldı. Aynı gün Muzaffer Tekin de Danıştay Saldırısı ile ilgili aranmaya başlandı. İki olayda hakim güçlerin neden başpapaz yerine Tekin'e yöneldiği anlaşılmıştır. Hedef mi şaşırtılmak istenmektedir' dedi. Patriğin 'Ekümenlik' sıfatını alması halinde dünyadaki bütün Ortodoksları kontrol altına alacağını söyleyen Erenerol, buna karşı çıkan Türk Ortodoks Patrikhanesi'nin hedef alındığını, kendisinin de bu yüzden tutuklandığını ileri sürdü. TEKİN, AĞABEYİM Erenerol, tutuklu sanıklardan Oktay Yıldırım ile 2005'de Muzaffer Tekin aracılığıyla tanıştığını, ancak fazla samimiyetleri olmadığını söyledi. Diğer sanıklardan Mehmet Zekeriya Öztürk ile Ulusal Kanal'daki bir program sayesinde tanıştıklarını anlatan Erenerol, 2003'teki Kıbrıs Mitingi'nde tanıdığı Tekin'in çok sevdiği ve saydığı bir kişi olduğunu kendisine 'kardeş gibi' yakın olduğunu ifade etti. Ergün Poyraz'ı ise Hablemitoğlu'nun cenazesinde tanıdığını kaydeden Erenerol, "İstanbul'a geldiğinde de evimizde kalır" dedi. BAKMADIM DEDİ CD'DEN AYRINTI VERDİ Sevgi Erenerol, kendisinde ele geçirilen ve Selçuk Üniversitesi çalışanlarının fişlendiği CD'yle ilgili 'Kimsenin kişisel verilerini kaydetmedim. Listedeki bilgiler Selçuk Üniversitesi'nden birisi tarafından hazırlanmıştır. Ben bu CD'yi hiç açmadım. İddianamede yer verilen listedeki kişiler hâlâ çalışıyor. Onlara sorabilirisiniz' dedi. Erenerol, 'Derin ve gizli yapılanma' adlı belgenin bulunduğu CD'deki yazının da yazar olan arkadaşı Burhan Yılmaz tarafından hazırlanan bir kitabın taslağı olduğunu ileri sürdü. Hiç tanımadığı kişilerle kilisede toplantı yapmış Sevgi Erenerol, Türk Ortodoks Kilisesi'nde 'birkaç aile dostu ve hiç tanımadığı kişiler' dediği sanıklarla yaptığı toplantıları izah edemedi. "Birkaç aile dostu ve tanımadığım kişilerle Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yıkmaya çalışmak iddiasını hayretle karşıladığını söyleyen Erenerol, "Sevgi Erenerol'un kilisesinde gizli toplantılar yapılmıştır" suçlamasını kabul etmediğini belirtti. Bu ifadenin kasıtlı olarak kullanıldığını, kilisenin kendisine ait olmadığını bildiren Erenerol, buradaki ayinlerin polis tarafından bilindiğini kaydetti. Lobi belgesini Tekin anlattı Kendisinde ele geçirilen 'Ergenekon Lobi Belgesi'ni 'yakın dostum' dediği Muzaffer Tekin'in cezaevi ziyaretinde tavsiyesi üzerine internetten elde ettiğini ileri süren Sevgi Erenerol, 'Derin Ergenekon' isimli yazının, yazar olan arkadaşı Burhan Yılmaz'ın kitabının bir taslağı olduğunu ileri sürdü. Sevgi Erenerol, iddianamede Ulusal Güç Birliği adlı örgütü harekete geçirme görevinin kendisine verildiğinden bahsedildiğini hatırlatarak “Bundan şeref duyarım” şeklinde konuştu. YENİ ŞAFAK