Kılıçdaroğlu, '
kaos' planlanın da yer alan belgelerin gerçek olduğunun açıklanmasına ilişkin sorulara sessiz kalmayı
tercih etti.
Kılıçdaroğlu, partisinin
Isparta İl Teşkilatı'nda gündemi değerlendirdi. Kılıçdaroğlu,
AK Parti'yi '
darbe ticareti' ve 'din ticareti' yaparak
halkın elinden gerçek gündemi almakla suçladı.
"Artık bu ülkede darbe olmaz." diyen Kılıçdaroğlu, "Darbe ticaretine de son verilmesi gerekiyor. Açık ve net söylüyorum; Darbe olacaksa da bunun önünde önce
CHP duracaktır. Bugüne kadar yapılan darbelerden en fazla zararı CHP görmüştür." dedi.
"Zincirbozan'a giden Sayın Recep
Tayip Erdoğan mıydı? 12
Eylül döneminde palazlananlar kimlerdi? Bunlar değil miydi?
12 Eylül'e alkış tutanlar bunlar değil miydi? 12 Eylül Ana
yasası'na alkış tutanlar bunlar değil miydi?" şeklinde sorular soran Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin 12 Eylül'ün ürünü olduğunu iddia etti.
Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin 'demokratikleşelim' diye yasa yapmadığının savunarak, '
Yargıyı nasıl ele geçirebiliriz?', 'Tek parti hükümetini nasıl kurabiliriz?' arayışı içinde olduğunu savundu. Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin bazı yasal değişiklikler yapılmak istenmesi,
sivil toplum örgütlerini ele geçirmekle,
yandaş medya oluşturmakla gündeme geldiğini iddia ederek Kılıçdaroğlu, "Aşama aşama gidiyorlar.
Türkiye aşama aşama faşizme gidiyor." açıklamasında bulundu.
Başbakan Erdoğan'a
Anayasa Mahkemesi Başkanı
Haşim Kılıç'ın
Anayasa değişikliğinin hangi ortamlarda yapılması gerektiğine ilişkin açıklamalarını okumasını
tavsiye eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti;
"Başbakan bir Anayasa değişikliğinin hazırlandığını söylüyor. Nerede yapılıyor bu Anayasa? Bir partinin mutfağında hazırlanan bir Anayasa değişikliği
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası olarak adlandırılabilir mi? Başbakan geçmişte Anayasa başkanlarının açıklamalarına ön yargı ile bakardı. Şimdi sağduyulu bir
yargıç anayasa değişikliklerinin hangi ortamda ve nasıl yapılması gerektiğini söylüyor. Hadi diğerlerine güvenmediniz bari Kılıç'ın söylediklerine itibar ediniz."
Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın uzlaşma kültürünün demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından birisi olduğunu bilmesi gerektiğini; muhalefeti de içine sindirmesi gerektiğini anlattı.
"AK PARTİ GÜVENOYU ALAMAZSA PARLAMENTOYU ÇALIŞTIRAMAZ"
Anayasa oylamasının hükümete güven oylamasına dönüşeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Kendine güven oylaması çıkmayan bir hükümetinde
erken seçimin önünde durması mümkün değildir. AK Parti iktidarda kalmak ve gitmemek için her türlü yolu denemeye azimli bir parti görünümü sergilemektedir. Bunun içinde yargı, medya ve sivil toplum ve sendikalar üzerinde
baskı kuruyor. Bu baskı nereye kadar gidecek." dedi.
Kılıçdaroğlu, referandumdan hayır oyu çıkmasının AK Parti'nin parlamentoyu da çalıştırmaması anlamına geldiğini belirtti.
CHP olarak yıpranmış ve kapanmanın eşiğine gelmiş bir partinin anayasa değişikliği yapmasına sıcak bakmadıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, çıkan sorunlarda hakemin halk olduğunu, çare olacaksa erken seçimse gidilebileceğini işaret etti.
KAOS PLANIN GERÇEK OLMASINA SESSİZ KALDI
Öte yandan, Kılıçdaroğlu'na, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın millete kaos planının gerçek olduğunun Genel Kurmay Başkanlığı tarafından açıklanmasının ardından bu seferde '
parmak izi araştırılsın' sözleri hatırlatıldı.
Kılıçdaroğlu, 'Siz olsaydınız Baykal'ın yerine ne yapardınız?' soru üzerine, "Ben genel başkanın yerinde değilim. Hukuk siyasallaşmadığı sürece herkesin hukuk verdiği kararlara saygı duyması gerekir. Ancak AK Parti iktidarı ile birlikte hukukun siyasallaştığını görüyoruz. Bizim
itiraz ettiğimiz noktada bu." diye
cevap verdi.
CİHAN