CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu, partisince
Konya Hükümet Meydanı'nda düzenlenen mitinge, ''Konya'dayız, büyük Mevlana'nın kentinde, hoşgörünün kentindeyiz'' diyerek başladı.
Konya'nın, CHP'nin en az oy aldığı kentlerden biri olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, bunun nedeninin Konyalılar değil, kendileri olduğunu ifade etti.
Konya'ya 4. gelişi olduğunu, bundan sonra daha fazla geleceğini ve halka yalan söyleyen, cebini dolduran, yalan talan düzenini kuran politikacılardan
hesap soracağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Yıllar yılı ülkeyi yönettiler, 8 yıldır yönetiyorlar,
Allah aşkına 8 yılda ne yaptılar bu ülkede? Çiftçi hayatından memnun mu, emekçi memnun mu, işsize iş buldular mı, sanayici hayatından memnun mu, ülkeyi yöneten insanlar acaba burada toplanan insanların sesini Ankara'dan Recep Bey duyuyor mu? Duymuyor.
Eğer vicdanı olsaydı, bu coğrafyada yatağa bir çocuk aç girerken o
altın kaplamalı musluktan akan suyla yüzünü yıkamazdı, vicdan taşırdı. Bu ülkede çocuklar yatağa aç giriyor. Açlık var, işsizlik var,
yoksulluk var.
İsraf, Müslümanlıkta
haram değil mi? Recep Bey inşallah duyuyordur.''
''MİLLETİ KANDIRMAK İÇİN DÜNYANIN PARASINI AKITIYORLAR''
Edirne'den Hakkari'ye kadar bütün bilboardlarda ''
evet'' yazdığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Bütün
gazetelerde her gün tam sayfa ilan, neredeyse 1 aydır devam ediyor, o sayfaların bedeli kaç lira biliyor musunuz? Bir günlüğü, bir gazete 40 bin lira... Yazık değil mi bu paraya, milleti kandırmak için dünyanın parasını akıtıyorlar. Neymiş 'evet' oyu verecekmiş, niye versin
evet oyu,
demokrasi mi gelişecek, özgürlükler mi gelişecek? Şimdi düşünün herkesin cep telefonu dinleniyor, bunun adı mı demokrasi? Benim özel hayatım kalmadı. Bunu yapan iktidarın getirdiği anayasaya bakın, Konyalı iş adamlarına sesleniyorum, sanayicilere, esnaf ve sanatkara,
çiftçiye, esnafa sesleniyorum. Bu anayasaya 'evet' çıkarsa,
Adalet Bakanı ve
Başbakan isterse bir gecede hepsinin evini bastırabilir, hapse tıkabilir ve siz şikayet edecek yer bulamazsınız. Çünkü bu anayasa vatandaşın hak aramak için Danıştaya başvurma hakkını elinden alıyor, Recep Bey bunu niye dürüstçe anlatmıyor?''
''KARŞIMA ÇIK DA SENİN BOYUNUN ÖLÇÜSÜNÜ ALDIRAYIM''
Başbakan Erdoğan'ın kendisine ''Bu CHP'nin genel başkanı millete konuşuyor ama anayasadan söz etmiyor'' dediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Konya'dan sesleniyorum, yüreğin varsa adam gibi adamsan istediğin televizyon kanalında ve istediğin gazetecilerle çık karşıma bakalım. Şimdi ben soruyorum, Recep Bey benim karşıma çıkmaya cesaret edebilir mi? Çünkü benim karşıma çıkacak adamda
mangal gibi yürek olması lazım.
Milletin önüne çıkıyorsun her türlü numarayı çekiyorsun, bütün afişleri pankartları Türkiye'yi baştan sona 'evet' ile donatıyorsun, e ben senin deyiminle 'Gariban Memur Kemal Efendi'yim', neden çıkmıyorsun karşıma, çık da senin boyunun ölçüsünü aldırayım.''
Seydişehir Alüminyum Tesisleri özelleştirmesinin
mahkeme kararıyla iptal edildiğini, mahkeme kararının uygulanmadığı için bu tesislerin şu an işgal altında olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, tesisin millete geri verilmesini istedi.
''DOKUNULMAZLIKLARI KALDIR BEN DE ''EVET'' DİYECEĞİM''
''Niye 'evet' diyeyim bana bir tane mantıklı gerekçe söyle'' diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
''Mantıklı gerekçe söyle ben sana 'evet' vereceğim. Veriyor mu mantıklı bir gerekçe, veremez. Zaten, mantıklı gerekçe olsaydı benim karşıma çıkar, beraber televizyon ekranlarında tartışırdık. Millet de kararını verirdi, kim doğru söylüyor kim söylemiyor diye... Evet, dokunulmazlıklardan bir milletvekili niye korkar? Bir milletvekili ihaleye fesat karıştırmamışsa,
kul hakkı yememişse, dokunulmazlıkların arkasına saklanmaz. Recep Bey'e söylüyorum, sen adam gibi adamsan, verdiğin sözü tutuyorsan getir dokunulmazlıkları kaldır, ben de ''evet'' diyeceğim.''