Polis raporu tanzim ettirmediğiniz Artan araç sayısı, yetersiz kalan yollar ve dikkatsiz sürücüler, trafik kazalarının artmasında önemli rol oynuyor. Araç sahipleri özellikle büyük şehirlerde sürekli kazayla burun buruna yaşıyor. Şehir içlerinde büyük oranda maddî hasarlı kazalar yaşanıyor. Uzmanlar, ağır cezalarla karşılaşmak istemeyen sürücülerin, kazadan sonra dikkatli olmasını öneriyor. Suçsuz olmak ve aracınızın zarar görmemesi yeterli değil. Karşı taraf 'ben hallederim' dese bile kaza yerinden ayrılmayın. Aksi takdirde arkanızdan büyük bir ceza makbuzu kesilebilir ve birkaç gün sonra parayı ödemenizi isteyen ihbar yazısıyla karşılaşabilirsiniz. Zira sigorta şirketleri, polisin zabıt tutmadığı kazalarda müşterisinin beyanı üzerine karşı taraftan hasar masrafı talep edebiliyor. Bunu önlemek için sürücülerin kendi aralarındaki anlaşmayı kağıda dökerek karşılıklı imzalaması gerekiyor. Buna benzer bir durum İstanbul'da yaşayan Ş.K.'nın başına geliyor. Yenibosna'da çalıştığı işyerine giden Ş.K.'nın aracının sol arka çamurluğuna, park yerinden çıkmak isteyen bir sürücü çarpar. Kazaya sebebiyet veren aracın da sağ ön çamurluğunda maddi hasar meydana gelir. Hangi sürücünün kusurlu olduğunun tespit edilmesi için kaza mahalline trafik polisi çağrılır. İki saatten fazla beklenmesine rağmen polis kaza mahalline gelmez. Kazaya sebebiyet veren sürücü telefonla yakındaki polis merkezine durumu haber verir. Polis merkezinden, araç olmadığı için kaza mahalline polis gönderilemeyeceği, kazazede sürücülerin taksiyle merkeze gelip memur almaları önerilir. Ancak kazaya sebebiyet veren sürücünün isteğiyle taraflar araçlarına binerek polis merkezine gider. Yetkili amir, araçların yerlerinden oynatılmasına kızarak rapor tutmayacağını, tarafların anlaşmalarını veya Trafik Mahkemesi'ne başvurmalarını ister. Çaresiz kalan taraflar, kendi masraflarına razı olarak merkezden ayrılır. Ş.K. kazayı unuttuğu bir anda postadan kendisine ulaşan Başak Sigorta antetli yazıyla şoke olur. Yazıda üç ay önce karıştığı kazadan sonra tutulan kaza raporuna göre yüzde 100 suçlu olduğu ve hasar verdiği karşı tarafın 406 YTL olan hasar masrafını yasal faiziyle birlikte 435 YTL olarak ödemesi gerektiği belirtilmektedir. İlk defa böyle bir olay yaşadığını dile getiren Ş.K., "Kazada mağdur ben olmama rağmen bürokratik işlemlerle uğraşmamak için masrafıma razı oldum. Karşı tarafla anlaşmama rağmen sigorta şirketine, benim onun aracına çarptığım şeklinde beyan vermiş. Şikayetçi olmadığımızı kâğıda dökmediğimiz için kimin haklı olduğuna yargı karar verecek." diyor. Başak Sigorta Şirketi rücu memuru Beyhan Şimşek ise, "Bizim müşterimiz şirketimize kazayla ilgili beyanda bulunmuştur. Şirketimiz de kendisini haklı görmüş ve masraflarını ödemiştir. Ödenen miktar Ş.K.'dan yazıyla istenmiştir. Ş.K. duruma itiraz etmiştir. İtirazı ise üst komisyonumuzda değerlendirmeye alınmıştır. Olay yargıya intikal edecek, taraflar haklılığını bilirkişi önünde ispatlamaya çalışacak." dedi. Önemsemediği kazadan üç ay sonra gelen borç yazısıyla şoke olan Ş.K., şimdi sigorta şirketine yaptığı itirazın sonucunu bekliyor. Kendisinin haklı olduğunu savunan Ş.K., kendisine fatura çıkartan sigorta şirketiyle mücadele etmekte kararlı. Zaman