Karzai, Ankara'da düzenlenen ''
Küresel Terörizm ve Uluslararası İşbirliği'' konulu uluslararası sempozyumda konuşma yaptı. Bu sempozyuma davet edilmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Karzai, Türkiye'nin
Afganistan'ın eski bir dostu ve
ülkesinin yeniden yapılandırılmasında aktif rol alan bir ülke olduğunu belirtti. Karzai, Türkiye'nin Uluslararası
Güvenlik Destek Gücü'ne (
ISAF) iki kez komuta ettiğini de hatırlatarak, bundan dolayı teşekkürlerini iletti. Artık değişen bir dönemde yaşandığını, teknolojinin insanlığın önüne büyük fırsatlar ve büyük bir zenginlik sunduğunu söyleyen Karzai, gelişen teknolojinin bir yandan rahat bir hayat sunarken, diğer yandan da dünyanın genelini çok etkileyemediğini, bu nedenle suçların, hastalıkların ve
terörün yayıldığını bildirdi. ''Bugünün dünyasında terör, insanlığın karşı karşıya olduğu en büyük tehdit haline gelmiştir'' diyen Karzai, çok büyük olan bu sorunla herkesin topyekün mücadele etmesinin önemine dikkati çekti. Birlikte hareket edilmemesi durumunda bu sorunun çözümünün mümkün olamayacağını söyleyen Karzai, bu sorunun tek bir ülke için geçerli olmayıp bütün dünyanın ortak sorunu olduğunu belirtti. Terörün temelinde nefret ve diğerlerine duyulan düşmanlığın bulunduğunu söyleyen Karzai, Afganistan'ın, zamanında özellikle Batı tarafından unutularak, bir kenara bırakıldığını ve bunun ülkesinde terörün gelişmesinde çok büyük etken olduğunu kaydetti. Karzai, terörün Afgan halkından değil, ülkenin son 30 yılda yaşadıklarından kaynaklandığına işaret ederek, SSCB'nin, Afganistan'ı işgali sırasında
İslami inançları güçlü olan Afgan halkı arasında komünizmi yaymaya çalıştığını, bunun da ciddi sorunlar ortaya çıkardığını bildirdi. Bu nedenle SSCB'ye karşı bir
özgürlük savaşının başladığını anımsatan Karzai, halkın büyük bir bölümünün ülke dışına göç etmek zorunda kaldığını, kalanların da SSCB'ye karşı direniş başlattığını belirtti. Bu direnişte Afgan halkına
yardım eden ülkelerin komünizme karşı mücadele için köktendinciliği seçtiğini ve
desteklediğini söyleyen Karzai, SSCB'nin çekilmesi ve Soğuk Savaş'ın sona ermesinin ardından ise Batı dünyasının Afganistan'ı tamamen unuttuğunu söyledi. Karzai, bunun üzerine çeşitli grupların ülkede
egemen olmaya çalıştığını ifade ederek, bu nedenle Afganistan'a aşırı uçların taşındığını bildirdi.
Hamid Karzai, ülkesinin şimdi zayıf bir ülke haline geldiğini, Afgan halkının zor koşullarda yaşadığını hatırlatarak, bir dönem
Taliban tarafından yönetilen Afgan halkının hep özgürleşmek istediğini, ama kapasitesi olmadığı için bunu yapamadığını kaydetti. Karzai, ABD'nin operasyonuyla Afgan halkının çok çabuk bir sürede özgürlüğüne kavuşmasının da bunu zaten her zaman istemesine bağlı olduğunu belirtti. Afganistan'ın operasyonun ardından yeniden imar edildiğini, kurumsal yapılanmanın gerçekleştirildiğini, okulların açıldığını, halkın kendi geleceği için oy kullanabildiğini söyleyen Karzai, bütün bunların uluslararası toplumun desteğiyle olduğunu ifade etti. ''Terör evrenseldir ve bütün dünyayı etkileyen bir sorundur'' diyen Karzai, buna örnek olarak yine kendi ülkesini göstererek, ABD'den binlerce mil uzakta olan Afganistan'dan kaynaklanan terör nedeniyle, 11 Eylül'de bütün dünyanın etki altında kaldığını kaydetti. Karzai, İranlı bir şairin, insanların her birinin bir vücudun parçaları olduğu ve bir parçadaki sorunun diğer parçaları da olumsuz etkilediğine ilişkin sözlerine atıfta bulunarak, insanlığın bir bölümünün kenara itilmesinin vahametine işaret etti. Afganistan'ın uluslararası
işbirliğinin de güzel bir örneği olduğunu söyleyen Karzai, terörün dini olmayacağına ilişkin şunları söyledi: 'Terörün dini, geleneği yoktur. Aynı şekilde bir değerler sisteminden de bahsedemeyiz. Günümüzde İslami köktencilikten söz ediliyor. Ben buna kesin karşıyım, çünkü İslam barışın dinidir. İslam'da masum bir kişiyi öldürmek, bütün insanlığın öldürülmesine karşılık gelir.'' Karzai, İslam adını kullanarak terör faaliyetlerinde bulunanların
gündem yaratmak için bu ismi kullandığını söyledi. İslam dünyasını rahatsız eden karikatürler konusuna da değinen Karzai, bu karikatürlere hoşgörü gösterilmemesi gerektiğini, ancak aynı şekilde bunlara şiddet gösterileriyle karşı çıkanların da kınanması gerektiğini bildirdi. Karzai, herkesin birbirinin inancı, dini ve değerlerine saygı göstermesi gerektiğini söyleyerek, Kur'an-ı Kerim'de İsa ve Musa'nın da
peygamber olarak gösterilmesinin önemine dikkati çekti. Karzai,
terörle mücadele sırasında nefret dolu mesajlar verilmemesi gerektiğini de belirterek, uluslararası işbirliğinin önemini vurguladı. Türkiye'nin medeniyetler ittifakındaki rolünün önemine de vurgu yapan Karzai, Türkiye'nin farlı medeniyetler arasında
köprü rolü üstlenme kabiliyetini taşıdığını bildirdi. Konuşmanın ardından
Genelkurmay Başkanı
Orgeneral Hilmi Özkök, Karzai'ye sempozyuma
katılım belgesi takdim etti.