En büyük eleştiri ise 'demokratik açılım'ı destekleyen çevrelerden geliyor. Aydınlar, her fırsatta "Açılımı baltalayan taraf biz olmayacağız" diyen DTP'yi şöyle uyarıyor: Şovun anlamı yok, böyle devam edersen süreci baltalarsın. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve bakanların ardından aydınlar da DTP'ye 'sağduyu' telkin etti. Yapılan şovların giderek tahrik edici boyutlara ulaştığına ve süreci amacından saptırabileceğine dikkat çeken isimler, DTP'yi uyardı. Uzmanlar, DTP'nin bu tavrının demokratik açılım sürecini baltalayacağı ikazını yaptı. Doç. Dr. Ertan Beşe (Polis Akademisi Öğretim Görevlisi ve Stratejik Düşünce Enstitüsü uzmanı): Teslim oluş sürecini, yenilgi olarak göstermemek için şov yapıyorlar. Tabanlarını, psikolojik olarak canlı tutmaya çalışıyorlar. Dağdan inişler devam edebilir. Fakat DTP'nin bu tavrı devam ederse, açılım sürecini baltalarlar. Bence önümüzdeki dönemde DTP gücü yettiği ölçüde, bu tür şovların önüne geçmeye çalışacaktır. Hatem Ete (Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Siyaset Araştırmaları Koordinatörü): DTP bu süreçte, açılımın vazgeçilmez bir aktörü olduğunu ispatlamaya çalışıyor. Bu yüzden de bu şovu yaptılar. Aslında bunu yaptıkça da ne kadar pasif olduklarını gösteriyor. Çünkü dağdan iniş emrini verdirten devlet, emri veren ise Öcalan. DTP bu işin hiçbir yerinde yok. Bir yandan barış mesajları veriyor, diğer yandan şov yapıyorlar. Bu karşılama töreninin ilk ve son olması lazım. Her şeye rağmen kamuoyu iyimser olmalı. Bu görüntüler geçici, silahla bir yere varılamayacağı artık ortaya çıktı. Dağdan inişler devam edecek. Ramazan Davulcuoğlu (Ege ve Batı Akdeniz Sanayici ve İş Adamları Federasyonu-ESİDEF Başkanı): Türkiye tarihî günlerden, tarihî süreçten geçiyor. Bu önemli dönemeçte herkesin, sivil toplum örgütlerinin, siyasî partilerin, kurum ve kuruluşların çok sorumlu davranması gerekiyor. Bu konuda küçük hesaplar yapanları tarih affetmeyecek. Tarihî fırsat ıskalanmamalı, küçük çıkarlara, küçük beklentilere heba edilmemeli. Hasan Celal Güzel (Eski bakan): DTP'nin ve PKK'nın bu teslim oluşu, dağdan inişi şova dönüştürmesi çok rahatsız edici. İki gündür ekranlarda görünenler, 'demokratik açılım' sürecine destek verenleri bile rahatsız ediyor. Devlet Bahçeli ve Deniz Baykal'ın bile tenkitleri haklı görülüyor. Ben bile rahatsızım bu görüntülerden. Belirli bir DTP ve PKK tabanı dışında olan her kesim bu şovdan rahatsızlık duyuyor. Bu iş sessiz sedasız bir şekilde yapılmalı. İdareciler 'demokratik hukuk devletiyiz' diye bağırabilir ama bu teslim olma işinin şova dönüştürülmesine de izin vermemelidirler. Mehmet Ali Bayar (Eski DTP Genel Başkanı): Terör sorunu, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu günden bu yana bir numaralı sorunudur. Bu konuda atılacak her türlü adım desteklenmelidir. Neticede sorunun iki tarafı da ülkemizin insanıdır. Demokrasimiz bu sorunu halledemediği takdirde bırakın 21. yüzyıla girmeyi, 19. yüzyılın ayağımıza doladığı prangalardan kurtulmamız mümkün olmaz. Cumhuriyet'ten, devletten, demokrasiden rövanş alınmaz. Bu süreçte dikkatli olunmalı. Çünkü herkes gelişmelerden siyasî rant elde etmeye çalışacaktır. Başlangıçtaki bu heyecanların üzerine serinkanlılıkla gidilmeli. Şovlar yüzünden mesele askıya alınmamalı. Mehmet Aydoğan (İzmir Sivil Toplum Örgütleri Platformu Başkanı): Rant için hareket edenler, şov yapanlar bunun altında ezilecektir. Herkesi duyarlı, soğukkanlı, gerçekçi olmaya davet ediyorum. DTP'nin şovu vatandaşın tepkisini çekiyor. Hükümet büyük bir riziko alıyor. Her şeyini ortaya koyuyor. Provoke etmeden, şova dönüştürmeden herkesin üzerine düşeni yapması lazım. Bu Türkiye Cumhuriyeti devletinin baba şefkatiyle bunlara verdiği son şans. Akıllı kullansınlar.Zaman