Seyhan Ziraat Odası Başkanı Süleyman Girmez, bu yılki karpuz üretiminin çok büyük bir kısmının yine kabak aşılı fidelerle yapıldığını söyledi. Karpuzun tadının kötü olmasının kabak fideli karpuzlardan ziyade onun zamansız ve erken hasat edilmesinden kaynaklandığını vurgulayan Girmez, “Aslında kabak aşılı karpuzlar kamuoyunun bilgilendirildiği gibi tatsız tuzsuz ürünler değil, zamanında ve döneminde toplanması kaydıyla çok daha farklı lezzetlere ulaşabilen bir ürün. Zamanında ve döneminde hasat edilen karpuzların birçoğunun gerçek karpuzdan ayırt edilebilmesi mümkün değil. Geçen yıla göre ekilen alan noktasında yüzde 15-20 arasında eksiklik var. Bunun en büyük nedeni ise sınır ticareti nedeniyle yurt dışından karpuzun ülkeye sokulması.” dedi. 

Artık kabak aşılı karpuz üretilmemesinin bu şartlarda söz konusu olamayacağını ifade eden Girmez, “Çünkü gerek üretim maliyetleri açısından gerek dayanıklılık açısından kabak aşılı kullanmak zorunda kalıyor üretici. Çünkü normal çekirdek üretimi yaptığında dekara 6-7 ton alırken, kabak aşılıda bunun yaklaşık iki mislini alıyor. Dolayıyla kabak aşılı fideleri tercih ediyor. Bunun dışında başka avantajları var. Orijinal karpuz çekirdeğiyle ekili arazide birkaç yıl geçmeden tekrar karpuz ekilemiyor ama kabak aşılı fideler her yıl aynı araziye ekilebiliyor.” diye konuştu. Piyasadaki sorunun tüccarın fazla para kazanma hırsından kaynaklandığının altını çizen Girmez, “Sorun, tüccarın piyasaya daha erken girebilmek için henüz tam anlamıyla hasada gelmemiş kabak aşılı karpuzları hasat etmesiyle başlıyor. Aslında bununla ilgili yaptırım var. Hasat dönemleri belirleniyor ancak kontrol mekanizması çok iyi çalışmıyor. Gıda Tarım Hayvancılık İl Müdürlüğü, ‘hasada gelmemiş ürünlerin hasat edilmemesi’ noktasında her sene tebliğ yayınlar, ancak bunun kontrolü çok geniş bir arazide kolay değil.” ifadelerini kullandı.

Piyasaya karpuz fidelerinin temininde en önemli firmalardan biri olan Polentar Tarım yetkilisi Tayfur Mart’ta aşılı karpuzla ilgili piyasada aşırı bir bilgi kirliliği olduğunu ifade etti. Karpuzun tadının bozulmasının aşılı karpuzdan ziyade ürün hasadının erken yapılmasından kaynaklandığını kaydeden Mart, “Zamanında hasat yapılması durumunda karpuzun tadında kesinlikle bir değişikli olmaz.” dedi. Çukurova’da yaklaşık 120 bin dönüm alanda karpuz ekiminin yapıldığını açıklayan Mart, “Geçen yıla oranla baktığımızda aşılı fide satımı aynı ancak ekimi yapılan arazide yüzde 15 gibi bir eksiklik var. Yani bu alanın tamamına yakınında aşılı karpuz ekimi yapılıyor. Bunda verimin yanında, riskin az olmasının da önemli bir payı var. Aşılı karpuzda kayıp riski yüzde 5 iken, aşısızda tamamen kayıp verebilirsin. Ayrıca çiftçi aşısız ektiğinde o tarlayı 4-5 yıl ekemiyor. Aşılı olduğunda her yıl ekim yapılabiliyor. Sorun aşılı olmasından değil, hasadın erken yapılmasından kaynaklanıyor. Avrupa’da da zaten aşılı ekim yapılıyor.” şeklinde konuştu.

CİHAN