Radikal Gazetesinden Neşe Düzel’e verdiği
röportajda Topbaş, “
İstanbul’daki aydınlatma probleminin çözülmesi halinde suç oranı da düşer” dedi. İşte o röportaj…
-İstanbul'da bir de hızla büyüyen
asayiş sorunu var. Bu birinci planda Emniyeti ilgilendirse de, belediyenin de başta arka sokaklar olarak bütün şehri ışıklandırarak ve Emniyet güçlerinin rahatça müdahale edebileceği tarzda yolları açık tutarak bu sorunun çözümüne yardımcı olması mümkün değil midir?
-Mümkündür. Ben Tayyip Erdoğan'dan başbakan olduğunda rica ettim ve geçen ay
Enerji Bakanı'yla İstanbul'un aydınlatılması için bir
protokol yaptım. Şimdi biz belediye olarak ana arterleri, meydanları, sahilleri, aydınlatıyoruz. 100 trilyon liralık bir yatırımla İstanbul'u ışıl ışıl bir şehir yapma yönünde bir adım attık. Şu anda 40 trilyon liralık harcama ihalelerimiz çıktı. Bakırköy'den itibaren sahil yolunun bütün salaş yerleri ışıl ışıl oldu. Şimdi
Bebek istikametinde gidiyoruz.
Kadıköy sahilinin de aydınlatma ihalelerini yaptık.
Beyoğlu Belediye Başkanı'yken,
Brüksel Belediye Başkanı'na 'Akşam saat dokuzdan sonra yaşanan olumsuzluklara karşı ne yaptınız' diye sordum.
-Ne
cevap verdi?
-'Şehri ışıklandırdım ve asayiş sorunu yüzde 60 çözüldü' dedi. Gerçekten polis verilerinde bunu görüyoruz. Aydınlatılan sokaklarda
kapkaç,
yankesicilik,
hırsızlık, saldırı olayları en az yüzde 40-50 azalıyor. Suç karanlıklarda gizleniyor.
Aydınlık olan yerde eşkal tanımlanıyor. İstanbul'un ciddi bir şekilde aydınlatılması lazım. Zaten İstanbul'un en büyük handikapı karanlık bir şehir olmasıdır. Eğer İstanbul'un dünya kenti olma iddiası varsa, 24 saat yaşayan aydınlık bir şehir olması şarttır.