367 tartışması,
Almanya’daki
Deniz Feneri davası,
Başörtüsü Düzenlemesi gibi konularda hemen eski
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı olarak “AKP’nin kapatılmasını gerektirir” yorumunda bulunan
Sabih Kanadoğlu’ndan
CHP’nin Alman vakfıyla olan ilişkisi konusunda şu ana kadar hiçbir açıklama gelmemesi manidar bulunuyor. Hukuki
Araştırmalar Derneği Genel Başkan Yardımcısı Avukat Ahmet Gül, Kanadoğlu’nun tarafsızlığını göstermesi için bu fırsatı iyi değerlendirmesi gerektiğini belirterek, “Şimdi konuş Kanadoğlu” çağrısında bulundu.
Gül, şöyle devam etti: “
Anayasa’nın 69. maddesine göre Kanadoğlu’nun da geçenlerde belirttiği gibi bu
kapatma sebebidir. Ana muhalefet partisi
yetkilileri kurmayları bunu bilmek zorundadır. Bu ispatlanırsa yasalar uygulanır.
Siyasi partilerin kapatılması sevimsizdir ama yasalar da çiğnenemez. Hukuk devletinin gereği budur. Kimse hukukun üstünde değildir. Kanadoğlu ise son 2 yıl içerisinde hemen hemen her konuda görüş vermekten çekinmezken, söz konusu CHP olunca sessiz kalması taraf olması anlamına gelmektedir. Bu kabul edilir bir durum değildir. Hukuk herkes içindir ve tarafgirliği kaldırmaz. Bir
hukukçunun konuşup konuşup ansızın susması vahim bir durumdur. Suçlunun korunması anlamı taşır. Hukuk devletine gitmek için büyük adımların atıldığı şu günlerde hukukçuların, adaletin tecelli etmesine
destek vermesi gerekiyor. Kanadoğlu iddia ettiği gibi tarafsız bir hukukçu ise şimdi konuşmalı ve Anayasa’nın 69. maddesini kamuoyuna anlatmalıdır. Başlatılan inceleme sonrasında nelerin olacağını ve sonucun nereye gideceğini
Sabih Kanadoğlu’ndan dinlemek istiyoruz. Sayın Kanadoğlu, ne diyorsunuz bu işe?”
O BELGE SAVCI'DA
CHP'nin Alman Ebert Vakfı'ndan 2005'te 85 bin
Euro yardım aldığına ilişkin haber üzerine bu parti hakkında inceleme başlatma kararı alan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın
Vakit Gazetesi'nden istediği kupürler ve
belgenin bir kopyası dün Başsavcılığa ulaştırıldı. Vakit Gazetesi muhabiri Hasan Tosun, sabah saatlerinde Başsavcılığa giderek, Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından bu konuyla ilgili olarak görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet
Savcısı Mehmet Mahir Kara'ya Alman Vakfı'ndan CHP'ye yapılan yardımı gösteren belgeyi ve konuyla ilgili
gazete kupürlerini bir
dosya içinde verdi.
Başsavcı
Abdurrahman Yalçınkaya'nın talimatıyla CHP hakkında inceleme başlatan Savcı Kara, Hasan Tosun'un ulaştırdığı dokümanlarla ilgili bir de
tutanak tuttu. Dokümanlar tutanağa şöyle geçti: “Hasan Tosun tarafından, 20
Eylül 2008, 21 Eylül 2008, 22 Eylül 2008 ve 23 Eylül 2008 tarihlerine ait Vakit Gazetesi ve 03.12.2005 tarihli Almanca bir sayfalık metin ibraz edilmiştir.
Tarafımızdan teslim alınarak, işbu tutanak birlikte
imza altına alınmıştır.”
HUKUKÇULAR NE DİYOR?
CHP hakkında resmen inceleme başlatan Başsavcılığın bundan sonra lehteki ve aleyhteki belgeleri toplayacağını belirten Anayasa Profesörü
Mustafa Kamalak, “Öncelikle
Başsavcılık, suç teşkil eden lehteki ve aleyhteki
delilleri toplar. Daha sonra iddiaları yeterli bulursa
iddianame hazırlayıp
Anayasa Mahkemesi'ne sunar. Delil toplama aşamasında CHP boyutu çok önemlidir. Vakıf tarafından fon ayrıldığı kesin ancak CHP kanadı iddiaları reddedecektir. Başsavcılığın işi zor. Çünkü ortada bir ödeme sözkonusu. Ancak bu
kayıt altına alındı mı, alınmadı mı? CHP, Anayasa Mahkemesi'nin inceleyeceği bir belgeyi kayıtlarına geçirir mi? Ben bu paranın kayıtlarda yer aldığını düşünmüyorum. Şahıslara elden ödeme yapılmış olabilir. Başsavcılığın olayı titizlikle araştırması gerekir” dedi.
KAPATMA DAVASI ZORUNLU
Emekli Yargıtay
Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gündel de sürece ilişkin şu bilgilere verdi: “Öncelikle Başsavcılık, eldeki belgeler ışığında sözkonusu Alman Vakfı'ndan CHP'ye yardım yapılıp yapılmadığını inceleyecektir. CHP'nin kayıtlarında böyle bir para girişinin olup olmadığını inceleyecektir. Böyle bir maddi yardım yapıldığı sonucuna ulaşırsa, ilgili siyasi parti hakkında
kapatma davası açılması bir zorunluluktur. Bundan sonraki süreç
AK Parti ve DTP için uygulanan gibi devam edecektir.”
“ŞÜPHELERİM VAR”
12 Eylül Savcısı ve eski
ANAP Milletvekili Faik Tarımcıoğlu da “CHP'ye kapatma kaçınılmaz. Ancak, AK Parti'ye tekzip edilmiş gazete kupürlerinden oluşan iddialarla dava açan Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı'nın CHP'ye dava açacağı konusunda şüphelerim var. Çünkü Yargıtay da, Anayasa Mahkemesi de, davalara hukuki olarak değil siyasi olarak baktığını göstermiştir” diye konuştu.
CHP-ALMAN İŞBİRLİĞİ
Bu arada; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, bütün siyasi partilerin faaliyetlerinin Başsavcılık tarafından rutin olarak Anayasa ve yasaların verdiği görev ve yetki çerçevesinde izlendiğini bildirdi.
Öte yandan,
Almanya'nın
Ankara Büyükelçiliği Sözcüsü Klemens Semtner, CHP'ye yardım belgesinin aslını görmeden 'uydurma' olduğunu iddia etti. Alman sözcünün bu tavrı “CHP-Alman
işbirliği”ni gözlerden gizleme çabası olarak yorumlandı. Bazı uzmanlar ise; belgenin kesinlikle doğru olduğunu, Alman
vakıflarının şimdiye kadar CHP'ye 122 milyon dolar yardımda bulunduğunu ifade ettiler.
VAKİT