Manisa'da Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından organize edilen konferansta meclise sunulan anayasa değişiklik paketi konuşuldu. Konferansa konuşması olarak Yargıtay eski Başsavcısı Sabih Kanadaoğlu, YARSAV eski Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ve Prof. Dr. Süheyl Batum katıldı. Manisa Baro Başkanı Fadıl Ünal'ın yönettiği Kültür Sitesi Lale Salonu'nda düzenlenen konferansı CHP Manisa Milletvekili Şahin Mengü de izledi. Kanadaoğlu, konuşmasına AK Parti'yi kutlayarak başladı. Dünyada örneği görülmemiş bir şekilde gündemin AKP tarafından değiştirildiğini iddia eden Kanadoğlu, "Gündeme bu kadar egemen bir partiyi ancak kutlamak gerekir, Türkiye'nin acil ihtiyacı anayasa olmamasına rağmen, işsizlik, dokunulmazlıklar ve fiyaskoyla sonuçlanan açılımları varken birden bire anayasa değişikliği gündeme getirildi. Ve ülke bu işe kilitlendi. O nedenle kutluyorum" dedi. Kendisine bir gazeteci tarafından yapılan "Anayasa Mahkemesi'ni etkiliyor" yönündeki eleştiriye cevap veren Kanadaoğlu, "Bir mahkemenin vereceği karara önceden etki yapmak gibi bir niyetim söz konusu olamaz. İkincisi bir mahkemeye etki yapmak için o mahkemenin oluşması lazım. Şuan teklif TBMM'de. Eğer bu oylamada 330 çıkmazsa zaten bu teklif reddedilecek. 367'nin üzerinde de bir oy alabilir. O zaman yine bir iptal davasından söz edilmez. 330 ile 367 arasında kalırsa ve bu teklif 110 imza bulması halinde Anayasa Mahkemesi'ne gidecek. Daha önünde bir dava olmadan bana bu şekilde neden baskı yapıyorsun şeklinde yapılan eleştiriler bir anlam taşımıyor. Düşüncelerimi belirtmek benim için hem görev hem de haktır. Demokrasi var. Mahkemelere saygısızlık yapılmamalı" dedi. TÜRK HALKI MÜSADE ETMEYECEKTİR "Türkiye'de anayasa değişikliğine ihtiyaç var mı?" sorusuna cevap aranması gerektiğine dikkat çeken Kanadoğlu, "Evet, doğrudur. Anayasa değişikliğine ihtiyaç var. Peki bunun zamanı mı? Hayır değil. Çünkü anayasa değişikliği milletin dile getirdiği gerçek bir ihtiyaca dayalı olmalıdır. AB bu değişikliği istiyor gibi bir bahaneyle yargı reformu altında yargıyı kuşatma arzusu net ve açık bir şekilde ortadadır. Kendi ideolojik düşüncelerini yerleştirmek için gündemi değiştiriyorlar. Ve AKP buradan da karlı çıkacak. Eğer bu paket Anayasa Mahkemesi'ne gidip orada iptal edilirse bundan en büyük mutluluğu AKP duyacaktır. Türk halkı genelde mağdurun yanında oluyor. Ama bu bir aldatmacıdır. Türk milleti sağduyusunu, zekasını, aklını çok açık bir şekilde ortaya koyuyor. Bugün aynı oyunun tekrar oynanmasına Türk halkı müsaade etmeyecektir" dedi. Hazırlanan bir hükümet tasarısına teklif süsü verildiğini kaydeden Kanadoğlu, "Bu gerçekte bir hükümet tasarısıdır. Anayasa değişikliği yapma yetkisi yasamanındır. Anayasamız "Yürütme bu işin içinde olmasın" demiştir. Yasama, yürütme ve yargı ayrı güçlerdir. Bu güçler birbirlerinin üstünde değildir. Bu güvence net olarak teminat altına alınmak istenmiştir. Bu cumhuriyetin temel ilkeler dizisidir. Bunun değiştirilmesinin bile teklif edilmesi önlenmiştir. Şimdi kuvvetler ayrılığı ilkesi çiğnenmekte bir sakınca görülmeyen sistem haline gelmiş" dedi. SİZ ANAYASANIN SİSTEMATİĞİNİ BİLMİYORSUNUZ Kuvvet komutanlarının yargılanma yerinin yüce divan olsun denildiğini kaydeden Kanadoğlu, "Yargı birliğini kurmadan ve ceza hukukuna aykırı olarak bu sistemi getiriyorsunuz. TBMM başkanını buraya nasıl yerleştiriyorsunuz. Meclis Başkanı'nı yüce divana nasıl götüreceksiniz? Siz anayasanın sistematiğini bilmiyorsunuz. Yanlış yapıyorsunuz. Her şeyden önce komutanları yüce divana çıkarmak için önünüzde hiç bir argüman, sistem yok. O zaman siz bizi aldatıyorsunuz" dedi. BU HAP YUTULMAYACAK Referandum konusuna da değinen Kanadoğlu, "TBMM hangi maddelerin oylanacağına keyfi olarak karar veremez. Anayasa diyor ki, "Sen yasama olarak her isteğini yapma yetkisine sahip değilsin. Bir kere anayasaya sadık kalmalısın. Anayasa maddelerini ayrı ayrı oylamaya sunmalısın' diyor. Ama sen bunların hepsini önümüze getirerek bütün maddeleri oylamamızı sağlamaya çalışıyorsun. Başbakan diyor ki "Bu bir hap gibi". Soslarla acılığını giderip hap yutturmaya çalışıyorsun. Türk milleti bu hapı yutmayacaktır. Çünkü Türk milleti hapı yutmanın ne anlama geldiğini iyi biliyor. Türk milleti o bilinçtedir. Bu hap yutulmamalıdır, yutulmayacaktır" dedi. BİZ KARŞIYIZ YARSAV eski Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu da, "Hepimiz özgürlük istiyoruz. Hepimiz, darbelere hayır diyoruz. Hukuk devleti, hukukun üstünlüğü diyoruz. Neyle karşılaşıyoruz? Bugün bir anayasa teklifi metni önümüze konuluyor. İşte Türkiye Cumhuriyeti'nde demokrasinin önü açılacak, hukuk devletinin önü açılacak, çıta yükselecek, Avrupa birliği standartları geliyor deniliyor. Acaba öyle mi? Şu Anayaya metni taslağı eğer görevdeki bir askerde demiyorum, emekli bir askerde yakalansaydı, belli çizgideki gazeteler darbe eylem teşebbüs planı diye haber yaparlardı. Bu anayasa taslağı Cumhuriyet hukukuna darbe taslağıdır. Bu anayasa taslağı özgürlükleri bir kenara bırakılıp Türkiye'nin karanlıklara doğru götürülmek istendiğinin resmi belgesidir. Böyle bir belge TBMM'ye sunulmuştur. Biz özgürlük, demokrasi diyoruz. Biz bu anayasa taslağına hayır diyoruz. Çünkü hukukun üstünlüğünü istiyoruz. Ama siyasi iktidar kendi hukukunu hakim kılmak istiyor. Bir iktidarın hukuku anlayışı Türkiye Cumhuriyeti hukukuna hapsedilemez. Türkiye Cumhhuriyeti'nde hakim olacak hukuk düzeni cumhuriyet hukuk düzenidir ve bu asla değişmeyecektir" dedi. Prof. Dr. Süheyl Batum da AK Parti iktidarının halkı aldattığını savunarak, 2002 yılında Türkiye'de 4 dolar milyoneri varken, bu rakamın 7 yılda 36'ya yükseldiğini söyledi. DHA