KESK üyelerine vahim suçlama

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından haziran ayında terör örgütü PKK'nın amacına dönük faaliyette bulundukları iddiasıyla aralarında KESK üyelerinin de bulunduğu kişilere yönelik operasyona ilişkin dava açıldı.

KESK üyelerine vahim suçlama

Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığınca hazırlanan iddianame İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesinde kabul edildi. İddianamede 22'si tutuklu 31 zanlının, terör örgütüne üye olmak suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. -OPERASYON- İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına 6 ay önce gelen ihbarda, jandarmanın sorumluluk alanındaki bir bölgedeki ilköğretim okulunun öğretmenlerinin terör örgütü PKK'nın amaç ve stratejileri doğrultusunda çalışma yaptıkları ileri sürülmüştü. Teknik izleme ve istihbarat çalışmasının ardından düzenlenen operasyonlarda, İzmir'de 28, Ankara'da 3, İstanbul, Manisa ve Van'da 1'er kişi olmak üzere çoğu öğretmen 34 kişi gözaltına alınmıştı. Adliyeye sevk edilen 28 zanlıdan 14'ü tutuklanmıştı. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısının ''serbest bırakılmalara itirazı'' üzerine serbest bırakılanlardan 8'i daha cezaevine gönderilmişti. *** İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından haziran ayında terör örgütü PKK'nın amacına dönük faaliyette bulundukları gerekçesiyle aralarında KESK yöneticileri ve üyelerinin de bulunduğu kişilere yönelik operasyona ilişkin iddianamede, sanıkların KCK/TM-DEK yapılanması içinde faaliyet yürüttüğü iddia edildi. Özel yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan ve 8. Ağır Ceza Mahkemesinde kabul edilen 74 sayfalık iddianamede, terör örgütü PKK'nın kuruluş ve hedefleri ayrıntılı olarak irdelenirken, örgütün zamanla, ''bağımsızlık ve devlet gibi düzenli işleyen canlı bir mekanizmanın oluşturulabilmesi için sadece silahlı mücadeleyle yetinmeyip sosyal, siyasi ve diğer alanlarda da çalışma yapmak gerektiği'' sonucuna ulaştığı, elebaşısı Abdullah Öcalan'ın bu yönde talimatları bulunduğu kaydedildi. Terör örgütünün amaçlarına uygun faaliyet gösteren sivil toplum örgütlerinin ülke düzeyinde aynı çizgide eylem ve faaliyetlerde bulunması için koordinasyonun ''KCK/TM (Kürdistan Demokratik Topluluğu/Türkiye Meclisi) tarafından sağlandığı kaydedildi. -KCK/TM-DEK YAPILANMASI- Sendikal faaliyetleri ''yasal kamuflaj'' olarak kullanan terör örgütünün, geçmiş dönemde Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) içinde ''Yurtsever Emekçi Memurlar'' olarak örgütlendiği, 2005 yılı itibariyle de KCK/TM koordinesinde Demokratik Emek Konfederasyonunun (KCK/TM-DEK) kurulduğu kaydedildi. İddianamede,KCK/TM-DEK'in ''kamuda çalışan tüm sempatizan memurları kapsayacak şekilde'' yapılandığı öne sürüldü. İddianamede ''Demokratik Emek Konfederasyonu'' (DEK) yapılanmasının ele geçirilen tüzüğüne de yer verildi. Operasyon çerçevesinde yakalanan sanıkların bu yapı içinde faaliyette bulundukları, sanıklardan Mehmet Hanefi Kuruş'un da bu örgütün Ege Bölge Sorumlusu olduğu iddia edildi. -DEK YAPILANMASININ AMAÇLARI- İddianamede ''DEK yapılanmasının'' şu amaçlara ulaşmak için faaliyet gösterdiği ifade edildi: ''Sözde ana dilde eğitim hakkı verilmesi, Kürtçe dil dersi verecek öğretmenler yetiştirilmesi, Kürtçe'nin Türkçe ile birlikte resmi dil olması, uzun vade de Kürtçü-bölücü ideolojiye bağlı sendika oluşturulması, başta KESK üyesi olan 231 bin memur olmak üzere 463 bin DİSK üyesinin kontrol altına alınarak, başta seçimlerde örgüt ile ilişkili siyasi partinin oy oranını artırılması olmak üzere siyasi alanda örgütsel taleplerin kabulü bakımından elinde grev silahı bulunan işçi/memur yapısının baskı unsuru olarak kullanılması.'' Sanıkların ise, verdikleri ifadelerde suçlamaları reddettikleri, KCK/TM-DEK adındaki yapılanmadan haberdar olmadıklarını söyledikleri belirtilerek, şunlar kaydedildi: ''Şüpheli şahıslar her ne kadar bu şekilde ifade verseler de sadece sendikal faaliyet yürüttüklerini belirtmelerine rağmen, Eğitim-Sen tüzüğü incelendiğinde, DEK ismiyle bir organın olmadığının görüldüğü, ayrıca şüphelilerin il içinde ve dışında düzenledikleri toplantıları sendikal faaliyet olarak belirtmelerine rağmen üyesi olduklarını söyledikleri sendikalar tarafından görevlendirildiklerine dair belgeyle toplantı tutanakları ve benzeri somut belge sunamadıkları, yine soruşturma kapsamında, gerek illegal yapıyı ortaya çıkarmak maksatlı yürütülen çalışmalar esnasında, gerekse şüphelilerin evlerinde ve bilgisayarlarında ele geçirilen belgeler ile ajandalarında KCK-TM/KCK/TM-DEK ile ilgili bilgileri içeren yazılı belgelere ulaşıldığı, arama ve incelemeyle sözde KCK/TM-DEK tüzüğü, KCK/TM-DEK Merkezi Disiplin Kurulu Yönetmeliği, KCK/TM-DEK Merkezi Konferansı öncesi birimlerim vermiş olduğu raporlar, Merkezi Konferans'a yönelik talepler ve önerilere ait raporlar, KCK/TM-DEK tarafından benimsenerek tüm çalışmalarını bu anlayış doğrultusunda yürüttükleri anlaşılmıştır.'' Sanıkların bir bölümünün KCK/TM-DEK Merkezi Konferansı'nın delegesi olarak aynı uçakla Diyarbakır'a gittiklerinin tespit edildiği, ancak sanıkların bu iddiayı da reddederek, ''tesadüfen aynı uçakta bulunuyorduk'' şeklinde ifade verdikleri belirtildi. Sanıkların örgütsel bir hiyerarşi içerisinde birbirlerine talimat ve rapor verdikleri, toplantılar düzenleyerek bu illegal yapılanmayı toplantıya çağırdıkları, yapılanmanın giderlerini karşılamak amacıyla aidat/fon adı altında para topladıkları iddia edildi. -DTP FAALİYETLERİNE KATILIM- Sanıkların Demokratik Toplum Partisinin faaliyetlerine de katıldıkları öne sürülerek, şu ifadelere yer verildi: ''Ege Bölge yapılanması içerisinde yer alan şüphelilerin devlet memuru olmalarına rağmen 2009 yılında yapılan yerel seçimlerde terör örgütünün legal alandaki siyasi kanadı DTP adına toplantılara katıldıkları, müşahit eğitimi verdikleri, propaganda yaptıkları, DTP'den aday olan şahıslara para yardımında bulundukları, bu paraları oluşturdukları ve aylık olarak topladıkları Fon dan karşıladıkları, KCK/TM-DEK merkezi konferansında alınan 'İşsizleri ve mevsimlik işçileri örgütlemek için çalışma yapılacak, bu amaçla dernekler kurulabilir' talimatı doğrultusunda özellikle İzmir ili genelinde faaliyet yürüten çeşitli isimlerdeki bölücü örgüt yanlısı derneklere parasal yardım yaptıkları anlaşılmıştır.'' İddianameye dinleme tutanakları, ele geçirilen doküman dA eklendi. -TALEP EDİLEN CEZA- Özel yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıklar Mehmet Hanefi Kuruş, Songül Morsunbül, Lami Özgen, Hasan Umar, Mustafa Beyazbal, Haydar Deniz, Harun Gündeş, Nihat Keni, Elif Akgül Ateş, Sakine Esen Yılmaz, Aziz Akikol, Yüksel Özmen, Mine Çetinkaya, Süeda Demir, Şeyhmus Belek, Aydın Güngörmez, Erkan Deniz, Kemal Karakoyun, Hasan Soysal, Yüksel Mutlu, Ahmet Demiroğlu, Gülçin İsbert, Abdurrahman Daşdemir, Şermin Güneş, İsmail Demir, Murat Meriç, Meryem Çağ, Abdulcelil Demir, Mahir Engin Çelik, Selçuk Haspolat ve Faysal Ceylan'ın, terör örgütü üyeliği suçundan Türk Ceza Kanunu'nun 314/2 maddesi ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5. maddesi gereğince 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları istendi. Sanıklar, 19 Kasımda hakim karşısına çıkacak. AA
<< Önceki Haber KESK üyelerine vahim suçlama Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER