Diyarbakır'da görülen faili
meçhuller davasında
tanıklardan Mehmet Nuri
Binzet'in, mahkemede verdiği ifadeler de dahil daha önce söylediği bütün sözleri yalanlaması akıllarda soru işaretleri oluşmasına sebep oldu. Sanık avukatlarının ortaya attığı iddia ise kafaları karıştırdı: "Bazı kişiler, Binzet'e cezaevinde her gece vereceği yeni ifadeleri ezberlettiriyor."
Eski
Kayseri İl Jandarma Komutanı
Albay Cemal Temizöz ve
korucubaşı eski
Cizre Belediye Başkanı Kamil Atağ'ın da yargılandığı
faili meçhuller davasında ilginç gelişmeler yaşanıyor. Daha önce verdiği 3 farklı ifadede faili meçhul cinayetlerle ilgili ayrıntılı bilgiler aktaran tanık Mehmet Nuri Binzet, Diyarbakır 6. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde görülen son iki duruşmada kendisini bile yalanladı. Binzet, bir önceki duruşmada söylediğini bir sonrakinde yalanlıyor. 28 Mayıs'taki duruşmada bazı PKK'lıları komutanların odasında gördüğünü söyleyen Binzet, son duruşmada bunu inkâr etti. Korucuların evlerinin altında bulunan
sorgu odalarının, dışarıya ses gitmemesi için süngerle kaplandığını anlatmıştı. Ancak bu konuda da fikir değiştirdi. Odaların,
Körfez Savaşı döneminde gaz
bombalı saldırı korkusuyla süngerlerle donatıldığını ileri sürdü. Bir önceki duruşmada, "Ağabeyim Kamil Atağ,
terör örgütü içinde mücadele eden Hogir ve Dr. Baran ile görüşüyordu.
Karınca yuvası üzerinde işkence çektirildikten sonra öldürülen Mustafa Aydın olayında Hogir de vardı." demişti. Bunu da inkar etti.
Faili meçhuller davasında tanık olarak iki haftadır ifade veren Binzet, son duruşmada, yan yana oturan Temizöz ve Kamil Atağ'a dönerek gülümsedi. Temizöz ve Atağ'la ilgili daha önce verdiği bilgileri ısrarla reddetti. Korucu ve itirafçıların yer aldığı olayları ise "Hatırlıyorum.", "Söylemiş olabilirim." sözleriyle geçiştirdi. Bu durum
sanıkların yüz ifadesine de yansıdı. Temizöz ve Atağ duruşmada gülümserken, itirafçıların kızgın halleri dikkatlerden kaçmadı. Üç savcıya farklı tarihlerde ve farklı yerlerde verdiği ifadelerde Kamil Atağ'ın, JİTEM'in korucusu Cem Ersever'le görüştükten sonra kurucu olduğunu belirten Binzet, bunu da inkâr etti. Diyarbakır 6.
Ağır Ceza Mahkemesi, Binzet'in savcılara verdiği ifadelerin yer aldığı görüntüleri duruşmada izleyecek. Binzet, şimdiden görüntüleri boşa çıkarmak için zemin oluşturmaya çalıştı. Son oturumda, "
Savcı, ifadeleri
Genelkurmay Başkanlığı ve Başbakanlık'a göndereceğini, kayıtların sadece kendisinde kalacağını söyledi. Bu nedenle
kamera kayıtlarındaki bazı olayları 'gördüm' şeklinde anlatmış olabilirim. Kayıtların asla
delil olmayacağını söyledi. Delil olarak kullanılması halinde inkâr edeceğimi söyledim." dedi.
İFADE VERMEYİ KENDİSİ İSTEMİŞTİ
Binzet, geçmişteki ifadelerini reddederken, savcıları suçluyor. Oysa faili meçhullerle ilgili
soruşturma Binzet'in şikayetiyle başlamıştı. Başka bir suçtan cezaevinde bulunan Binzet,
Midyat Cumhuriyet Savcısı B.Ö.'ye
mektup yazarak ifade vermek istediğini belirtmişti. Savcı da bunun üzerine Binzet'in ifadesini almıştı. Binzet, daha sonra Diyarbakır'daki iki savcıya da aynı ifadelerde bulunmuştu. Binzet'in gösterdiği yerlerde somut delillere ulaşılması üzerine savcılar bu sefer faili meçhul dosyalarını incelemeye başladı.
Binzet'in ifadelerinin tamamını reddetmesi kafalarda soru işaretlerinin artmasına sebep oldu. Müdahil avukatlar önemli bir iddiayı ortaya attı. Avukatlar, Binzet'e, cezaevinde her
akşam birileri tarafından 'yeni ifadelerinin' ezberletildiğini iddia ediyor. ZAMAN