Doksanlı yıllarda işlenen ve PKK'ya mal edilen bazı suikast ve olaylar yeniden soruşturmalara konu oluyor. 

“Örgüt yaptı” denen eylemler, yıllar sonra tozlu raflardan inen dosyalara JİTEM faaliyeti olarak giriyor. Bunların başında 1993'teki, dönemin Diyarbakır Jandarma Asayiş Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın suikastı ve 1996'da 11 köylünün yakılarak öldürüldüğü Güçlükonak katliamı geliyor.

Yıllar sonra açılan soruşturmalarda savcılar her iki olayda da PKK'nın izine rastlamazken, eylemleri JİTEM'in gerçekleştirdiği bulgusuna ulaştı. 

Türkiye Gazetesi'nin haberine göre “JİTEM'i ben kurdum” diyen emekli Albay Arif Doğan'ın İstanbul Çavuşbaşı'nda ele geçirilen arşivinde yer alan belgeler ise JİTEM'in yapıp başka örgütlere mal ettiği eylemler hakkında önemli bilgiler içeriyor.

Arif Doğan, Ergenekon soruşturması kapsamında yargılanırken arşivinde yer alan 8 çuval JİTEM belgesi “devlet sırrı” olduğu gerekçesiyle adli emanete kaldırılmıştı. Savcı, 2. Ergenekon iddianamesinde belgelerin içeriğine kısaca değinirken, ek klasörlere 122 sayfalık bir liste özeti koydu. Burada, tamamının açıklanması halinde başta JİTEM'in varlığı olmak üzere pek çok karanlık olayı aydınlatabilecek belgeler var. 

“PKK'ya karşı güç kullanımındaki kapalı yöntem” başlıklı belgede yer alan şu ifadeler bu eylemlerin sırrını ifşa ediyor: “PKK'nın etkin propagandasına maruz kalan alanlarda PKK'ya karşı halkın antipatisini kazandıracak hareketleri deşifre olmadan uygun dozda yapma...” Bir başka belgedeyse, JİTEM elemanlarından, eylemin ardından olay yerine örgüt bildirileri bırakmaları isteniyor: “Bir terör olayı olmasına rağmen teröristlerin ve onlara yardım edenlerin evinin uçurulması gerektiği ve olay yerine PKK, HRK, ERNK bildirilerinin bırakılması gerektiği…”

Bir başka belgedeki şu ifadeler de dikkat çekiyor: “Yöre halkının adil ve otoriter davranışlardan hoşlandığını unutmamak gerekir. Ki bu da suçluyu adil yargılayıp anında infaz durumunu ortaya çıkarır. Bu olgu devlet terörü oluşturmayacak şekilde icra edilirse PKK'nın bölgedeki üstünlüklerinden biri dengelenmiş olur.” Bu belgeler,  “PKK adına dozunda eylem yapma” taktiğini pek çok yerde uyguladığını ortaya koyuyor. “Doz kullanımında”, bir tuğgenerali şehit edecek kadar “aşırıya” kaçtıkları da anlaşılıyor!