Ergenekon ana davasında Cumhuriyet gazetesine molotof kokteyli atmakla suçlanan tutuklu sanık Bedirhan Şinal, Hrant Dink öldürüldükten sonra Agos gazetesine yönelik eylem hazırlığında bulunduklarını söyledi. Şinal, Dink cinayetinin ardından polisin aldığı önlemler nedeniyle eylemin gerçekleşmediğini ifade etti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki Ergenekon ana davasında tutuklu sanık Bedirhan Şinal'in çapraz sorgusuna devam edildi. Üye Hakim Hüsnü Çalmuk, polisler tarafından kullanıldığını iddia eden Bedirhan Şinal'e, cezaevine girmeden önce kazancını nereden karşıladığını ve kendisini kullandıklarını iddia ettiği kişiler tarafından para verilip verilmediğini sordu. Polisler tarafından tanıştırıldığı Taksim'deki bir papaz ve iş adamları ile tarafından kendisine para verildiğini öne süren Şinal, "Ancak bana verilen vaadlerini yerine getirmediler" ifadesini kullandı. Bunun üzerine Çalmuk, polislerin yerine getirmediği vaatlerin ne olduğunu sordu. Şinal bu soruya ise kendisine 3-4 ay içinde cezaevinden çıkacağının söylendiğini, oysa 4 yıldır cezaevinden çıkamadığını söyleyerek cevap verdi. Çapraz sorgusu sırasında zaman zaman açıklamalarda bulunan Şinal, Hrant Dink öldürüldükten sonra Agos gazetesine yönelik eylem hazırlıklarında bulunduklarını söyledi. Gazeteye ve çalışanlara karşı nasıl saldırı olabilir diye hazırlıklarda bulunduklarını ifade eden Şinal, Dink cinayetinin ardından güvenliğin artması, çevik kuvvet ve polis devriye ekiplerinin artması nedeni ile bu eylemi gerçekleştiremediklerini söyledi. Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu, verdiği ifade ile Veli Küçük, Sedat Peker, Hüseyin Görüm, Emin Gürses, Seyhun Zaim, Bora Ballı ve Boğaçhan Kağan Murathan'a iftira attığını hatırlatarak Şinal'den iftira suçunun kanundaki karşılığını bilip bilmediğini sordu. Hapis cezasını 2-3 yıl olarak bildiğini belirten Şinal, davanın da düşeceğini iddia etti. Bunun üzerine Haşıloğlu, iftira atılan kişiler şikayetten vazgeçse bile davanın düşmeyeceğini söyledi. Haşıloğlu, "Kanunda her iftira ayrı suç olarak değerlendiriliyor" dedi. Eski ifadelerini kabul etmediğini belirten Şinal'in bazı kişilere iftira attığını yinelemesi üzerine Haşıloğlu, "Sen de seni suça azmettiren kişi kadar ceza alırsın. İftira suçlaması sonra illa da kişinin şikayetine bağlı dava açılmaz. Kamu davası da açılır. Boğaçhan Kağan Murathan şikayetinden vazgeçse de yine dava açılır" açıklamasını yaptı. Bunun üzerine Şinal, "Bana ifadenden dön mü diyorsunuz?" diye sordu. Haşıloğlu'nun, yasal haklarını hatırlatıldığını söylemesi üzerine Şinal, "İftira attım ne yapayım. Attırdılar. 40 yıl da yatarım. Ama bunu bana yaptıranlar da burada yatsın. Ben bunları yaptığımda yaşım 16'ydı. Devlet bana sahip çıksaydı. Suçlu ben miyim? Allah büyüktür. Yatamadığımız yerde de asarız kendimizi" şeklinde konuştu. Hakim Haşıloğlu'nun, oyuncu Şafak Sezer'in 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde tanık olarak verdiği ifadesinde Boğaç Kağan Murathan ile arkadaş olduğundan söz ettiğini hatırlattı. Haşıloğlu daha sonra da Sezer'i tanıyıp tanımadığını sordu. Bu soru üzerine Sezer'i sevmediğini ve izlemediğini belirten Şinal, "Onu da mı buraya getireceksiniz? Kadroda boşluk mu var?" diye sordu. Şinal'in bu sorusuna Hakim Haşıloğlu tepki gösterdi. Haşıloğlu, "Bedirhan, sen sorulan sorulara cevap ver. 20 yaşındasın ve belli bir zeka seviyesindesin. O tür ifadelerle mahkemeyi aşağılayıcı ifadelerde bulunma. Merakını kendine sakla. Her sorduğum sorunun bir anlamı var. Biz soruları sorarken binlerce sayfalık dosyayı inceledikten sonra soruyoruz" diyerek uyardı. Şinal'in çapraz sorgusunun da tamamlanması üzerine tutuklu sanık Fatih Derdiyok'un savunmasına geçildi. Bu olayla alakası olmadığını savunan Derdiyok, 18 yaşında cezaevine girdiğini, şu an 22 yaşında olduğunu söyleyerek suçsuz olduğunu öne sürdü.