İşte TÜBİTAK'tan en son Balyoz raporu

TÜBİTAK Balyoz darbe planı CD ve belgeleriyle ilgili yeni bir rapor hazırladı

İşte TÜBİTAK'tan en son Balyoz raporu

TÜBİTAK'ta görevli 3 bilirkişi tarafından hazırlanan son raporda, çelişkilerin ve farklı tespitlerin bilirkişilerin farklı uzmanlık alanlarına sahip olmasından kaynaklandığı belirtildi. Balyoz soruşturması kapsamında hazırlanan 4 farklı rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için yeni bir rapor hazırlandı. TÜBİTAK'ta görevli Erdem Alparslan, Tahsin Türköz ve Doktor Hayrettin Bahşi tarafından hazırlanan rapor 17.06. 2010 tarihinde savcılığa ulaştı. İNCELENEN CD'LER ORİJİNAL Üç bilirkişi tarafından hazırlanan 18 sayfalık raporda savcıların "Bir CD'nin orijinalliğinden ne kast edilmektedir? Orijinal ile olmayan CD ne anlama gelir? Bir CD veya içindeki bilgilerin orijinalliği veya gerçekliği nasıl kanıtlanabilir?" sorusuna bilirkişiler "Belirli bir firma tarafından üretilen, üzerinde kullanım ve yasal hakları olan ve bandrol taşıyan CD/DVD için orijinal tanımı kullanılır" şeklinde cevap verdiler. Raporda incelemek üzere verilen CD'lerin orijinal oldukları ifade edildi. DEĞİŞİKLİK YAPILDIĞINA DAİR HERHANGİ BİR BULGUYA TARAFIMIZCA RASTLANMAMIŞTIR Savcıların, "CD'lerde son kullanıcı, dokümanların oluşturulduğu tarih, saat bilgisi dokümanlar üzerinde işlem yapan son yazar bilgisi, en son kaydedilme zamanı, kaç kez işlem yapıldığı gibi kısımlarda geçmişe dönük değişiklikler yapılma ihtimali mevcut mudur? İnceleme konusu CD'lerde bu tür değişiklikler yapılmış mıdır veya bu tür değişikliklerin yapıldığına ilişkin emareler var mıdır? Bu tür değişiklikler yapılması mümkün ise bu tespit edilir mi?" sorularına "Bir CD tekrar yazılabilir özellikte değil ise, yazdırılmış olan dosyalarda sonradan değişiklik yapılamaz. B19 adet CD içerisinde tekrar yazdırılma özelliğine sahip CD bulunmamaktadır. İlgili CD'ler incelendiğinde CD'lerdeki dosyalara ait son kullanıcı, dokümanların oluşturulduğu tarih, saat bilgisi, dokümanlar üzerinde işlem yapan son yazar bilgisi, en son kaydedilme zamanı, kaç işlem yapıldığı gibi üstverilerde değişiklik yapılması teknik olarak mümkündür. CD'lerdeki dosyalara ait son kullanıcı, dokümanların oluşturulduğu tarih, saat bilgisi, dokümanlar üzerinde işlem yapan son yazar bilgisi, en son kaydedilme zamanı, kaç işlem yapıldığı gibi üstverilerde değişiklik yapıldığına dair herhangi bir bulguya tarafımızca rastlanmamıştır" denildi. YAZDIRILMA TARİHİ KAYDETME TARİHİNDEN ÖNCE OLABİLiR Savcıların "İncelenen dokümanların yüzde 30'unun yazıcıya gönderilme tarihleri dosyaların oluşturulma tarihlerinden önceki tarihleri içerdiği, normal olarak dosyanın oluşturulma sırasındaki tarihin yazıcıya gönderme tarihinden daha önceki bir tarihe ilişkin olması gerektiği 11 Mart 2010 tarihli bilirkişi raporunda belirtilmiştir. Bu ne anlama gelmektedir, bu tip dokümanlar hangi CD'lerdedir ve hangi dokümanları içermektedir?" sorusuna ise, "Yazıcıya gönderme tarihinin oluşturma tarihinden eski olması mümkündür. Örneğin, Mart 2010 tarihinde oluşturulmuş olan bir dokümanın Nisan 2010 tarihinde yazıcıdan çıktısı alınmış olsun. Bu doküman Mayıs 2010 tarihinde tekrar açılıp farklı kaydet seçeneği ile kaydedildiğinde oluşturma tarihi Mayıs 2010 olarak değişir fakat yazdırılma tarihi Nisan 2010 olarak kalır. Bu bilgiler ışığında, yazdırılma tarihi oluşturulma tarihinden önceki bir tarih olarak görünen dosyaların farklı kayıt edildiği veya kopyalanarak kullanıldığı değerlendirilmektedir" cevabı verildi. TEK SEFERDE YAZILMIŞ, HERHANGİ BİR EKLEME YAPILMADIĞI TESPİT EDİLMİŞTiR Savcıların bir diğer sorusu üzerine ise raporda, "İncelenen CD'lerden 16 No'lu CD dışındakilerin tek seferde yazıldığı ve üzerine daha sonra herhangi bir ekleme yapılmadığı tespit edilmiştir. 16 No'lu CD'de bulunan 'atamalar.doc' isimli dosyanın CD ilk defa yazıldıktan sonra ikinci bir yazma işlemiyle eklendiği görülmüştür. 'atamalar.doc' isimli dokümanın CD'ye sonradan sahtecilik amacıyla mı eklendiği yoksa ilk yazma işlemini yapan kişi tarafından mı eklendiği konusunda kesin bir sonuca varmak teknik olarak mümkün değildir. Yapılan inceleme sonucunda CD'nin ilk yazdırıldığında yazdırma işleminin yapıldığı bilgisayarın tarihinin 114 Ekim 2003 ve bilgisayar saatinin 11.42, ikinci yazdırma işlemi yapıldığında ise yazdırma işleminin yapıldı bilgisayarın tarihinin 14 Ekim ve bilgisayarın saatinin 12.14 olduğu ve iki yazılma işleminde aynı programın kullanıldığı görülmüştür. İki yazılma işleminde de aynı yazılımın kullanılması ve iki farklı yazdırma işleminin arasında yaklaşık 32 dakikalık zaman farkı olması sebebiyle CD'nin ilk yazılmasından sonra ortaya çıkmış olabilecek bir ihtiyaç sebebiyle, ikinci yazdırma işleminin yapılmış olmasının muhtemel olduğu değerlendirilmektedir. Bir CD'nin tek oturumda ya da birden fazla oturumda yazılmış olması bir manipülasyon emaresi olmadığı gibi raporlar arasındaki teknik farklılığın diğer bulgulara ve genel sonuca etki eder özellikte olmadığı değerlendirilmektedir" ifadeler yer aldı. ASKERİ BİLİRKİŞİ FİLDİŞ'İN RAPORLARINA İLİŞKİN SORULAR Savcılığın, "Albay bilirkişi Yavuz Fildiş, raporunda kurumunuz tarafından yapılan araştırma sonuçlarının teknik inceleme açısından önem taşımakta ve sahtecilik şüphesini arttıran bir kısım bulgular taşıdığını belirtmiştir. Rapordaki teknik inceleme ile ilgili bu bulgular doğru mudur?Özellikle 11, 16, 17 nolu CD'lerdeki belgeler üzerinde sonradan manipülasyon yapılma ihtimalı var mıdır ve yapılmış mıdır?Bu CD'ler ile diğer CD'ler arasındaki farklılıklar nelerdir?Bu farklılıklar neyi işaret etmektedir?" sorularına TÜBİTAK heyeti Fildiş'in raporuna atıfta bulunarak cevaplar verdi. HASH DEĞERİNİN TEKNİK DAYANAK OLARAK KULLANILMASI MÜMKÜN OLAMAZ Fildiş raporunda, "HASH kodları aynı olan iki dosya birbirinin kesinlikle aynısıdır ve değişikliğe uğramamıştır" tespitine karşılık TÜBİTAK heyeti, HASH değerleri ile iki dosyanın aynı olup olmadığının tespit edilebileceğini vurguladı. Heyet, raporunda "CD ve DVD'lerin yazıldığı sistemlerdeki kaynak dosyalara erişim mümkün değilse bu yöntem uygulanabilir değildir. Konusu geçer 19 adet CD'de bulunan dosyaların bilgisayarda CD'ye yazılmadan önceki hallerine ait özet (hash) değerleri bulunmadıkça söz konusu incelemede özet (hash) değerinin teknik bir dayanak olarak kullanılması mümkün olamaz." HASH KARŞILAŞTIRMA YÖNTEMİYLE BİLİMSEL GERÇEKLİK ARAŞTIRMASI YAPILAMAZ Yine askeri bilirkişi Yavuz Fildiş'in yaptığı " 3 DVD ve 1 CD'deki elektronik belgelerin hiçbirinin dijital imza ile imzalanmamış olması ve 1. Ordu Komutanlığı bilgisayar ve sistemlerinde yapılan incelemede karşılıklarının bulunamamış olması nedeni ile bu belgelerin bilimsel olarak gerçekliğinin kanıtlanması mümkün değildir" tespite de TÜBİTAK raporunda açıklama getirildi.Raporda, "Belgelerin iddia edilen sistemde hazırlanış olup olmadığının anlaşılması için, iddia edildiği şekilde, karşılaştırılacak dökümanların dijital olarak imzalanmış olması yeter ve şart koşul değildir.İlgili bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde incelemeye tabi dosyaların iddia edilen kaynak sistemlerde karşılıkları bulunmuyorsa, söz konusu belgelerin bilimsel gerçekliğinin tespit edilebilirliğinden bahsetmek mümkün olmaz.İlgili raporda, belgelerin hazırlandığı iddia edilen kaynak sistemlerde söz konusu dosyaların karşılıkları bulunmadığı ifade edilmiştir.Bu sebeple özet(hash) karşılaştırma yöntemiyle bilimsel gerçeklik araştırması yapılamaz" denildi. YAZICI ÇIKTISI ALINMAMIŞTIR DENİLEMEZ Fildiş'in, "Eylem planlarının ana metinlerini içeren 'Balyoz', Suga, Çarşaf, Sakal ve Oraj isimli belgelerin yazıcı çıktısı alma verisi olmaması, bu belgelerin hiçbir zaman yazıcı çıktısı alınmamış olma ihtimalini göstermektedir" ifadesine karşılık bu bilirkişiler, "CD'ye yazılmış olan bir belgenin yazıcı çıktısı alındığında o belgede son yazıcıya gönderilme tarihi oluşmaz.Bu sebeplerle söz konusu belgelerin kesin olarak yazıcı çıktısı alınmamıştır denilemez" dedi KULLANICILAR "GERÇEK KİŞİLER" TESPİTİ YAPILAMAZ Tüm raporlardaki bulguların karşılaştırılması ve bu hususların açıklığa kavuşturulması talep edilen bilirkişiler, Yarbay Birol Çelik tarafından hazırlanan raporda yer alan "dökümanların üstverilerinin bilgisayarı kullanan ve doküman üzerinde işlem yapan gerçek kişi ile ilgisi yoktur" ifadesi ile bilirkişiler Erdem Alparslan, Tahsin Türköz ve Hayrettin Bahşi'nin hazırladığı raporda yer alan "Dosyalarda tespit edilen kayıt ve diğer bilgilerle dosya üzerinde işlem yapan kişiler, işlem zamanları ve başka bilgiler ekteki bilgiler ışığında tespit edilmiştir" ifadeleri ile ilgili olarak bir değerlendirme yaptı. Bilirkişiler "Söz konusu raporda bahsedilen 'ekteki bilgiler' incelenen CD ve içerisindeki dosyaların üstverisinden oluşmaktadır. Raporda bahsedilen kullanıcıların gerçek kişiler olduğuna dair bir tespit yapılmamıştır" ifadelerini kulland. "BİLİRKİŞİLERİN UZMANLIK ALANI FARKLI, ÇELİŞKİ GÖSTERGESİ DEĞİL" Raporun sonuç bölümünde ise şu ifadeler kullanıldı: "Genel değerlendirme olarak, TÜBİTAK'ta görevli Erdem Alparslan, Tahsin Türköz ve Hayrettin Bahşi tarafından hazırlanan raporun ekinde sunulan üstveri bilgilerinin tutarlı olduğu, bu bilgilerin ayrıca diğer bilirkişi incelemelerinde de kaynak olarak kullanıldığı, üstveri bilgilerinin teknik olarak yanlış olduğuna dair herhangi bir iddia olmadığı görülmüştür. Aynı üstveri bilgileri üzerinde yapılan teknik incelemelerde, sahtecilik şüphesini artırdığı ifade edilen çelişkilerin, teknik olarak bir çelişki göstergesi olmadığı, normal sistem/kullanıcı davranışları dahilince oluşabileceği ve sahtecilik bulgusu olmadığı sonucuna varılmıştır. Bir kısım çelişkilerin ve farklı tespitlerin ise bilirkişilerin farklı uzmanlık alanlarına (askeri yazım kuralları vb.) sahip olmasından kaynaklandığı sonucuna varılmıştır"
<< Önceki Haber İşte TÜBİTAK'tan en son Balyoz raporu Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER