İşte röportajın İP lideri Perinçek ile ilgili bölümü:
Bugünkü olayları, Ergenekon'u nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bir defa Ergenekon olayında savcının iddianamesini hep birlikte bekliyoruz. Fakat burada bir ayrım yapmak lazım; yani 'Ergenekon' denen, içinde ne olduğu belli olmayan bir olay söz konusu. Bunun içinde yalnız daha farklı olan bence
İşçi Partisi'nin konumu. İşçi partisinin lideri Doğu Perinçek'in 1974'e, hatta daha öncesine giden birtakım faaliyetleri var bu ülkede. Ve bu faaliyetlerinin yanı sıra saygın bir sürü kurum ve kuruluşu yıpratmaya yönelik söylemleri... Yani Kıbrıs'ı işgal saymaktan tutun da
Öcalan'la el sıkışmaya,
Kürt meselesine kadar... Perinçek'in o çizdiği çizgiyi çok iyi izlemek lazım. Onun ayrı bir vaka olarak ele alınması gerekiyor.
Peki Ergenekon içinde mi, dışında mı ele alınmalı?
Onu bilmiyorum. Ama ben diyorum ki beraber görünsün veya görünmesin, İşçi Partisi liderlik kadrolarının geçmişi ile beraber çok ayrı bir şekilde ele alınması lazım. Nereden geldi, nereye gidiyor? Bu ülkeye yaptığı tahribat nedir, hangi faaliyetlerde bulunmuştur? Bu konuda MİT'in devreye girmesi lazım.
O zaman sizin döneminizde de faaliyetleri izleniyordu?
Basını açsanız, çizdiği çizgiyi siz de görebilirsiniz. Onun için ben diyorum ki, onun durumu biraz farklı. Geçmişiyle beraber ele almak lazım. Bu konuda Milli
İstihbarat Teşkilatı'nın da devreye girmesini ben faydalı görüyorum.
Sizce Türkiye'ye zararı olmuş mudur?
Olduğu muhakkak!
Abdullah Öcalan meselesi, Kıbrıs'ın işgali meselesi... Çok şey var. Onun için ilk başlangıç noktasından itibaren, mali kaynakları da dahil her şeyinin incelenmesi gerekiyor. Ben bu kadar söylüyorum. Onların
hedefi olacağımı da biliyorum ama böyle hedef olunacak diye bazı şeylerin söylenmesinden de çekinilmemesi lazım.