Uzay istasyonu astronotu McArthur’a çağrı gönderen Başak ‘Aman Tanrım Türkiye’den bir kadın’ yanıtını aldı
SÜREKLİ cızırtılı sesiyle birçok insan için sinir bozucudur
telsizler. Ancak bu sesler PTT emeklisi Gülay Başak (48) ve eşi Mehmet Başak’ın (51) yaşamlarının temelini oluşturuyor. Onlar uluslararası telsiz ehliyetine sahip bir çift... Ve telsiz merakları ‘Brek, brek
arkadaş arıyorum’ repliğini çoktan aşıp, uzaya kadar ulaştı. Mehmet Başak’ın telsiz aşkı 15 yaşında bulduğu Telsiz ve Radyo
Amatörleri Cemiyeti’ne ait dergiyi karıştırmasıyla başladı.
TELSİZ KODU: YANKİ BRAVO
MEHMET Bey’in merakı 1979’da evlendiği Gülay Hanım’a da yansıdı. Gülay Başak’ın uluslararası telsiz kodu TA1YB,
açılımı Tango Alfa One Yanki Bravo... 25 yılını telsiz başında bu anonsla geçiren Gülay Hanım evini bile telsize göre seçti.
Ulus’ta baktıkları dairede frekans uymayınca
Mecidiyeköy’deki bir apartmanın çatısı bacası akan dairesine yerleştiler.
DEPREMDE İLETİŞİMİ SAĞLADI
TELSİZ ve Radyo Amatörleri Cemiyeti Yönetim Kurulu üyesi Gülay Başak, afet anlarında görevlendirilmek üzere
İstanbul Valiliği’ne bağlı çalışıyor. 17
Ağustos felaketinde dönemin
Başbakan’ı
Bülent Ecevit ile donanma komutanlarının görüşmesini sağlayan Gülay Hanım,
Endonezya’daki tsunami ve
Afganistan depremi sonrası
haberleşme desteğinde görev aldı.
HAZAR DENİZİ’NDE YAKALADI
GÜLAY Başak hayatının görüşmesini ise Uluslararası
Uzay İstasyonu Astronotu Bill McArthur’la yaptı. Kendileri gibi amatör telsizci olan astronotu takibe alan Başak çifti, uzay istasyonunu
Hazar Denizi üzerinde yakaladı. Saatler gece yarısını gösterdiğinde 350 kilometre yükseklikteki istasyona ilk mesajı yolladı. O andan sonra yaşananları Başak şöyle anlattı:
ANTENLER HAREKETLENDİ
YUKARIDAKİ adamlar dünyadan gelen çağrılara aslında pek yanıt vermiyorlar. Uzay istasyonu dünya etrafında günde 16-17 kez dönüyor. Şansımı denedim. Çatıdaki antenlerim o geçince dönmeye başladı.
Avrupa’daki istasyonla görüşmeye başlayınca çağrı yolladım.
İSTANBUL’A DAVET ETTİ
ASTRONOT McArthur ‘Ooo Türkiye... Aman tanrım bir kadın telsizci’ diye
cevap verdi. ‘Merhaba ben Gülay nasılsınız. Yukardasınız tanrı sizi korusun’ dedim. O da ‘Teşekkür ederim’ dedi. İstanbul’a davet ettim. Üç-dört dakika süren görüşmemiz bitti.
NASA bana bir süre sonra görüşme yaptığıma dair bir
kart gönderdi.
‘BU BİR HASTALIK’
GÜLAY Hanım hayatını adadığı telsiz merakını ‘Bu bir hastalık’ diye tanımlıyor ve nedenini şöyle açıklıyor: Çağrı işaretimiz değişecek diye evimizi bile taşımıyoruz. Koltuk almak yerine cihaz alıyoruz. Amatör telsizcilik artık Türkiye’de yasal. Olağanüstü hallerde resmi otoritelerle çalışıyoruz. Maddi beklentimiz yok.
Afetlerde insanların yanında olmak yetiyor.
STAR