Hakimler ve Savcılar Yüksek
Kurulu (
HSYK)
Başkanvekili Kadir Özbek, Kurul'un 17
Ağustos 2010 tarihinden beri fiilen çalıştırılmadığını ifade ederekk, kendisi ile birlikte Suna
Türkoğlu,
Musa Tekin, Orhan Cem Erbük, Fatma Anıl Genç, Hatice Ceyda Keyman ve Ayşe
Albayrak Doğan'ın görevlerinden ayrıldıklarını açıkladı. Ali
Suat Ertosun ise hala görevde.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili
Kadir Özbek başta olmak üzere üyeler Musa Tekin, Ayşe Albayrak Doğan, H. Ceyda Keyman, Suna Türkoğlu, Fatma Genç 'Gündemi belli olmayan görev yaptırılmayan kurumda daha fazla kalmanın bir anlamı yok' diyerek
istifa ettiler. İstifa eden üyeler, kararlarının münferit olduğunu bildirdiler.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanvekili Kadir Özbek, ''Gündemi belli olmayan, toplantı yaptırılmayan, karar verdirilmeyen, görüşlerini açıklaması dahi fiilen engellenen bir yapı içerisinde daha fazla kalmanın bir yarar sağlamayacağı görüşüyle, ben ve arkadaşlarım Suna Türkoğlu, Musa Tekin, Orhan Cem Erbük, Fatma Anıl Genç, Hatice Ceyda Kerman ve Ayşe Albayrak Doğan, görevimizden ayrılma kararı almış bulunuyoruz'' dedi.
Özbek, düzenlediği basın toplantısında, Kurul'un bir süredir kamuoyunun
gündeminde çok yoğun bir biçimde yer aldığını söyledi. Hukukun
toplum için olduğunu ve toplumla iç içe olduğunu söyleyen Özbek, şunları kaydetti:
''Sürekli
tartışma konusu yapılması ve bu yolla yıpratılması, topluma, hukuka ve hukuk kurumlarına zarar vermektedir. Birinin her an hukukun koruması altında olduğunu hissetmeli, hukukun herkes için aynı ve tek olduğuna inanmalı, kurallar ve kurumlardan oluşan hukuk devletinde yaşamanın en temel hakkı olduğunu bilmeli ve bunun için de mücadele etmelidir. Hukuk kurumları ise bu süreçte kendilerine anayasa ve yasalarla verilen görevleri görev bilinci ve sorumluluğu içerisinde hukuk kurallarına göre yerine getirmek zorundadırlar. Bu bağlamda HSYK hiçbir önyargı ve hiçbir art niyeti olmadan anayasanın çizdiği sınırlar içerisinde ve
kanunların kendilerine verdiği yetkilerine sahip çıkarak görev yapmak amacını ısrarla ortaya koymuş olmasına rağmen,
17 Ağustos 2010 tarihinden itibaren fiilen çalıştırılmamaktadır.
Üzüntüyle ifade edelim ki bu husus
Adalet Bakanlığına defalarca iletilmiş, sözlü ve yazılı başvurularla duruma resmiyet kazandırılmış, yapılamayan her toplantı için Kurulun
seçimle gelen üyeleri tarafından
tutanak tutularak durum ilgili makamlara iletilmiş olmasına rağmen bugüne kadar hiçbir sonuç alınamamıştır.
Adalet Bakanlığı son olarak
Adalet Bakanı imzasıyla göndermiş olduğu yazısında yeni oluşum tamamlanıncaya kadar mevcut HSYK'ya gündem yapılmayacağını, Kurul Başkanvekilliğine resmen bildirmiş bulunmaktadır. Bu süre içerisinde HSYK halen yürürlükte olan 2461 sayılı kuruluş kanunundan ve 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunundan kaynaklanan ve birçoğu ivedi olan, hiçbir görevini yapamadığı gibi bu ivedi işlerin
adalet Bakanlığınca nasıl yürütüldüğü konusunda da hiçbir bilgisi bulunmamaktadır.
Adalet Bakanlığı tarafından açıklanan ve 20 ayrı kuruluştan görüş istendiği bildirilen HSYK Kanun Tasarısının ön taslağının
hazırlık çalışmaları sırasında kurulumuzun seçimle gelen üyeleriyle herhangi bir bilgi paylaşımında bulunulmadığı gibi
taslak tamamlandıktan sonra bir
iletişim kurulamamış, taslak hakkında görüşü istenen kuruluşlar arasında kurula yer verilmemiş, hatta kurulun bu taslak hakkında hazırladığı görüşlerini HSYK'nın kendi internet sitesinde yayınlanmasına da olanak tanınmamıştır.
Bizim bugün basın toplantımızı yapacağımızı açıkladıktan sonra yaklaşık 1.5 saat kadar önce HSYK'nın internet sitesine bizim yeni taslakla ilgili kurulun görüşlerinin eklendiğini öğrenmiş bulunuyoruz.
Gündemi belli olmayan, toplantı yaptırılmayan, karar verdirilmeyen, görüşlerini açıklaması dahi fiilen engellenen bir yapı içerisinde daha fazla kalmanın bir yarar sağlamayacağı görüşü ile ben ve arkadaşlarım Suna Türkoğlu, Musa Tekin, Orhan Cem Erbük, Fatma Anıl Genç, Hatice Ceyda Kerman ve Ayşe Albayrak Doğan, görevimizden ayrılma kararı almış bulunuyoruz.''
"SEÇİM GÜNÜNÜ BEKLEMEDEN AYRILMA KARARI ALDIK"
"Bugüne kadar neden bekledikleri'' konusuna da değinen Özbek, bugüne kadar hiçbir evrakı imzalayamadıklarını, hiçbir konuda görüşme yapamadıklarını ve hiçbir karar alamadıklarını yineledi. Özbek, ''Ancak, hep kararnamenin geri kalan kısımlarının getirileceğini bekledik, getirilmesi gerektiği konusunda Bakanlıkla sürekli yazışmalar yaptık. Ayrıca, çok önemli gördüğümüz günlük ve ivedi işlerin gündem dışı olarak getirilip, bir karara bağlanması gerektiği ve bu eksikliğin, gereğin tamamlanması icap ettiği için de görevimizi devam ettirmeye çalıştık. Fakat, maalesef bugüne kadar herhangi bir kurulun işlemi, kararı, benzer bir tasarrufu olmamıştır. Ayrılmamızın en önemli gerekçesi budur, arkadaşlar'' diye konuştu.
Özbek, daha fazla beklemek istemediklerini ifade ederek, ''Bekleyip, 17
Ekim tarihinde gerçekleştirilecek seçimden sonra gelecek arkadaşlarımızın buraya gelmesinden veya isimlerinin belli olmasından sonra ayrılmanın da bir
takım polemiklere sebep olacağı, yeni oluşacak kadronun beğenilmediği veya onlarla uyumlu bir şekilde çalışılamayacağı şekilde bir takım değerlendirmeler yapılabilir endişesiyle seçim gününü beklemeden ayrılma kararı aldık'' dedi.
Kararlarının tamamen ''münferit'' olduğunu vurgulayan Özbek, ''Her bir arkadaşımız, bu yoldaki iradesini, düşüncesini kendileri ifade etmişlerdir. Bugün birlikte de bu kararın uygulanmaya konmasını uygun gördük'' değerlendirmesinde bulundu.
HSYK üyelerinin haberdar olmadığı
kanun tasarısı ön taslağı...
Bir gazetecinin "İstifanızı 17 Ekim sonrasına bırakmak istemiyoruz dediniz bu istifanızı bir seçim stratejisi mi. Görev sürenizin dolmasına bir süre kala gerçekleşmesi anlamlı değil mi?" sorusuna Özbek, "Günlük yaşamda konuşma imkanı olsa
ucuz kahramanlık yapmıyoruz 17 Ağustos'tan beri bu konuları değerlendiriyorduk. O süreden beri kurum normal çalışmalarını yapamamaktadır. Bir hakim ciddiyetinde olayları yansıtmaya çalıştık. Yapabileceğimiz budur" diye
cevap verdi.
Özbek başka bir soru üzerine de, "Biz
Yargıtay ve
Danıştay üyeleriyiz eski görevlerimize geri dönüp görevlerimiz sürdüreceğiz" dedi.