Ergenekon terör örgütüyle ilgili soruşturma kapsamında her geçen gün yeni bilgiler ortaya çıkıyor. Gözaltına alınan zanlılardan bazılarının yaptıkları telefon görüşmeleri gazete sayfalarına yansırken, bu konuşmalarda darbeye zemin hazırlanması yönünde talimatların verildiği tespit edilmişti. Son olarak derin yapılanmanın tüzüğünü yayınlayan Radikal gazetesi, 'İşte o belge!' manşetiyle çıktı. Habere göre tüzükte, "Ergenekon'un TSK içindeki faaliyetlerinden söz ediliyor, JİTEM deneyimi övülüyor, siyasilere suikastlar da mubah sayılıyor." Örgütün çalışma tarzı ve prensipleriyle ilgili bilgilerin yer aldığı belgede, "gerektiğinde 'naylon terör grupları' oluşturularak terör dünyasına yön verilmesi gerektiği" vurgulanıyor. Örgütün terörle yakından ilişkili olduğunu gösteren tüzükte, "Benzer idealler doğrultusunda faaliyet gösteren ulusal ve uluslararası legal ve illegal örgütlerle işbirliğine yönelmek zorunluluktur." deniyor. Ajanlarından merhametsiz olmalarını isteyen örgütün sırrı ise "İllegal işlerin en önemli sorunu, faaliyetlerin gizliliğidir." cümlesiyle özetleniyor. Habere göre, Ergenekon operasyonu kapsamında tutuklanan Türk Ortodoks Patrikhanesi Sözcüsü Sevgi Erenerol, en uzun ve detaylı şekilde sorgulanan zanlılardan biri. İlk kez Tuncay Güney'in evinde ele geçirilen 'Ergenekon Analiz Yeni Yapılanma Yönetim ve Geliştirme Projesi 29 Ekim 1999 İstanbul' başlıklı metin hakkında en detaylı sorular ona soruluyor. Ergenekon belgesi, örgütün illegal kolları, suikast düzenleme koşulları, tetikçi ajanların eğitimi, örgüt içi infaz koşulları gibi bütün detaylar düşünülerek kaleme alınıyor. Ergenekon metnine göre örgüt finansal kaynaklar yaratmak için de illegal yollara başvurabilir. Farklı ülke bankalarının içine ajanlar sızdırarak hesaplardan para aktarımı yapılması da planlar arasında bulunuyor. Banka, holding, medya sahibi olmak önemli hedeflerden bazıları. Belgenin içeriğinde ilginç bilgiler yer alıyor. Bunlardan biri de örgütün kimlerden oluştuğu bilgisi. Belgede, "Ergenekon, 'Türk Silahlı Kuvvetleri'nin değerli personeli dışında entelektüel ve her meslekten seçkinlerin de içinde yer alacağı 'sivil' personelden yararlanmakla karşılaştığı ve bundan sonra karşılaşacağı en önemli sorunların üstesinden gelmekte güçlük çekmeyecek." deniliyor. 'Naylon terör grupları' Ergenekon, terör eylemlerinin içinde olmaktan da çekinmiyor. Tüzükte yer alan "Terör grupları mutlaka kontrol altında tutulmalı, gerektiğinde 'naylon terör grupları' oluşturularak terör dünyasına yön verilmeli ve güçlü istihbarat örgütlerinin kurguladığı oyun içerisinde mutlaka yer alınmalıdır." ifadesi bunun en açık kanıtı. Tüzükte örgütün sırrı "İllegal işlerin en önemli sorunu, faaliyetlerin gizliliğidir." şeklinde açıklanıyor. Örgüt, siyasilere suikastı da amaçlarına ulaşmada mubah olarak görüyor. Tüzükte, "Kişisel çıkarlar adına siyasete yönelmiş ve hedefe ulaşabilmek adına her şeyi mubah sayabilen siyasilerin engellenebilmesi için geriye kalan tek yol suikasttır." deniliyor. JİTEM'den de övgüyle söz edilerek, deneyimlerinden faydalanılması gerektiği anlatılan tüzükte, ayrıca, 'Ergenekon merkez yönetiminde yer alacak eleman sayısının olabildiğince az olması gerektiği, benzer idealler doğrultusunda faaliyet gösteren ulusal ve uluslararası legal ve illegal örgütlerle işbirliğine yönelmenin zorunlu olduğu' üzerinde duruluyor. Belgede, "Ergenekon'un üretim tesislerine, ticari holdinglere ve bankalara ihtiyacı vardır. Hem de doğrudan ve mutlak sahibi olarak. Medya, uluslararası ticaret, bankacılık alanlarında deneyimli, Kemalist ideolojiye uygun sivil personele ihtiyaç vardır." ifadeleri dikkat çekiyor. Tüzükte ayrıca, 'TSK bünyesinde faaliyet göstermekte olan Ergenekon'un yeni bir yapılanmaya yönelme zorunluluğu ve gereksinimi' olduğu anlatılıyor.